Amerika'da kaybolan mutluluk Türkiye'de bulundu (Özel)
Florida State Üniversitesi'nde öğretim üyesi olan Dr. Eron Manusov ve Dr. Furkan Aydıner, Batıdaki 'kayıp' mutluluğu Türkiye'de aradı. Gelişmiş Batı t
Söz konusu çalışma, manevi değerleri hayatın birinci gayesi yapan, ailevi yaşamı ebedi beraberlik gören, menfaat beklemeksizin samimi dostluk ve arkadaşlık edinen, entelektüel faaliyetlerle hayatın manasını anlamaya çalışan, dürüstlüğü ve hakkaniyeti rehber edinen insanların mutlulukta zirve yaptığını ortaya çıkardı.
9. Bediüzzaman Sempozyumu için Türkiye'ye gelen Florida State Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Eron Manusov ve Florida State Universitesi Nöroiktisat ve Mutluluk Araştırmaları Merkezi Direktörü Dr. Furkan Aydıner, yaptıkları araştırmanın sonuçlarını Cihan Haber Ajansı'na açıkladı. Dr. Furkan Aydıner, "Kişilerin mutluluk düzeyi, maddiyat, menfaat, eğlenceler, şan ve şöhret gibi değerlere önem verdikçe azalıyor; maneviyata, hakkaniyete, aile yaşamına, arkadaşlık ve dostluğa, sosyal ve entelektüel faaliyetlere, estetiksel deneyime önem verdikçe artıyor." dedi.
Amerika'dan online ile İstanbul'da 1523 kişi üzerinde yaptıkları anket hakkında bilgi veren Masunov "Değerler dünyasını ve yaşam felsefelerini ortaya çıkarmak ve subjektif yaşam memnuniyetlerini ölçmek için hazırlanan 100'ün üzerinde soru sorduk. Anket, yaşam memnuniyeti skalası, aspirasyon indeksi, lezzetler skalasını ölçen bölümlerden oluşuyordu. Mevcut aspirasyon indekslerindeki 11 alana entelektüel yaşam, dürüstlük ve hakkaniyet ve estetiki deneyim alanları da ekledik. Anketin sonuçlarını analiz ederken, Risale-i Nur okuyucularını, Risale-i Nur külliyatını bitirme, günlük okuma yapma, tespihat yapma ve sohbetlere katılma sıklıklarına göre üç kategoride (başlangıç, orta düzey, ve ileri düzey) değerlendirdik. Sonuç olarak Risale-i Nur okuma oranı artıkça kişilerin mutluluk düzeyinin artığını ortaya çıktı." açıklamasında bulundu.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TUİK) 2010 yılı verilerine göre, Türkiye'deki yetişkinlerin yüzde 54'ünün hayatından memnun olduğunu hatırlatan Aydıner, "Söz konusu çalışmaya katılanlardan ileri düzeyde manevi ve moral değerlere önem veren insanların yaşam memnuniyet oranı yüzde 93 gibi astronomik bir rakama çıktı. Yaptığımız çalışma, mutlulukta zirve yapanların lezzetler piramidini de çiziyor. Piramidin tepesinde manevi, entelektüel, duygusal lezzetler yer alıyor. Yani, söz konusu kişiler için, en çok mutluluk verici şeyler sırasıyla inanç, öğrenme, sevgi ve şefkat göstermedir." şeklinde konuştu.
MUTLULUK TÜRKİYE'DE BULUNDU
"Niye Türkiye'yi seçtiniz? Batıda niye yapmadınız bu çalışmayı? Batı'daki insanların ekonomik refah seviyeleri daha yüksek olduğu için huzuru yakalama ihtimalleri daha yüksek olmalı. Dolayısıyla, mutluluğun sırrını Batı'da aramanız daha uygun olmaz mıydı?" sorusu üzerine Dr. Eron Manusov, şunları söyledi: "Mutluluk konusunda Batı'da yapılan binlerce çalışma var. Paradoksal bir şekilde, söz konusu çalışmaların birçoğu, üretim ve tüketimdeki müthiş artışın beklenilen huzuru getirmediğini söylüyor. Geçim seviyesinin ötesinde paranın mutluluğa katkısının önemsenmeyecek kadar az olduğunu ortaya koyuyor. Anlayacağınız, Batı'nın daha fazla tüketim ve daha fazla eğlenceye dayalı yaşam tarzı insanlara mutluluk değil, birçok psikolojik ve sosyal sorunlar getirmiş. Bu nedenle, Türkiye'de farklı yaşam tarzı olanları, yani farklı bir yolla mutluluğu arayanları incelemeye karar verdik. Çalışmanın bulguları bu konuda seçimimizin hayli isabetli olduğunu gösteriyor." ifadelerini kullandı.
Mutluluğu farklı şekilde arayanlar üzerine çalışmalarını yapmak istedikleri için Risale-i Nur talebelerini tercih ettiklerini belirten Manusov, "Said Nursi'nin kitaplarındaki mutluluk modeli kapitalist mutluluk modelinden çok farklı geldi bize. Kendi ifadeleriyle, 'Risale-i Nur, bu dünyada bir mânevî Cehennemi dalalette gösterdiği gibi, imanda dahi bu dünyada manevî bir Cennet bulunduğunu isbât ediyor. Ve günahların ve fenalıkların ve haram lezzetlerin içinde manevi elim elemleri gösterip, hasenat ve güzel hasletlerde ve hakaik-ı şeriatın amelinde Cennet lezâizi gibi manevi lezzetler bulunduğunu ispat ediyor.' Acaba, Said Nursi'nin dediği gibi, Cennet lezzetleri veya hakiki mutluluk, İslam'ın istediği manevi değerlere dayalı güzel amel ve faziletli yaşamla mı mümkündür? Yaptığımız çalışmayla temelde bu soruya cevap vermeye çalıştık." ifadelerini kullandı.
Bulgularının evrensel geçerliliğe sahip olduğunu düşündüğünü aktaran Manusov, "Çünkü, Nursi'nin anlattığı şeyler birçok açıdan evrensel değerler. Aynı değerleri neredeyse bütün dinlerde bulabilirsiniz. Hatta, filozoflar bile söz konusu değerlerin insanı huzurlu kılacağını söylüyor." dedi.
Anket çalışmasını, Risale-i Nur külliyatını bitirme, günlük okuma yapma, tesbihat yapma ve sohbetlere katılma sıklıklarına göre üç kategorideki (başlangıç, orta düzey, ve ileri düzey) katılımcıların mutluluk seviyelerini ölçmeye çalıştıklarını vurgulayan Aydıner, "İki farklı yöntemle yaşam memnuniyetini ölçtük. Karşılaştırma yapmak için TUİK'in yaşam memnuniyeti anketindeki bir soruya benzer bir soruyla katılımcıların hayatından genel anlamda ne kadar memnun olduklarını sorduk. TUIK'in 2010 yılında yaptığı memnuniyet anketinde söz konusu soruya verilen cevaba göre, Türkiye'deki yetişkin insanların yüzde 54'ü hayatından memnundur. Bizim ankete katılanlardan başlangıç düzeyindeki Risale-i Nur okurlarının memnuniyet oranı yüzde 62, orta düzeydekiler için bu oran yüzde 82'ye ve ileri düzeydekiler için yüzde 93'e çıkıyor." ifadelerini kullandı.
RİSALE-İ NUR OKUYANLAR DAHA FEDAKAR VE YARDIMSEVER
Katılımcıların Risale-i Nur okuma seviyeleri yükseldikçe maneviyat, dürüstlük, hakkaniyet, ailevi ve arkadaşlık bağları gibi değerlerin de güçlendiğini ifade eden Aydıner "Risale-i Nur okudukça, insanlar, hazdan, şan ve şöhretten, para ve maddiyatçılıktan, imaj ve endişeden uzaklaşıyor. Okudukça, kişiler içsel değerlere daha çok önem verirken dışsal değerlerden daha çok uzaklaşıyor. ve böylece daha mutlu oluyor." diye konuştu.
Aydıner, ''Nursi, eserlerinde okuyanlarını, iyilik, fedakarlık ve yardımseverlik gibi şeyleri beklenti veya övgü için değil, sadece Allah rızası için yapmaya teşvik ediyor. Bundandır ki, yardım ederken teşekkür dahi hiçbir beklenti içinde olmayanların yüzdesi 34 çıkmış. Risale-i Nur okuyucuları materyalist değerlere fazla önem vermiyor. Risale-i Nur okuyucularının seviyeleri yükseldikçe finansal başarıyı kendi dünyalarında önemli ve çok önemli bulanların yüzdeleri düşüyor. Risale-i Nur okuyucuları büyük bir kanaat duygusuna sahipler. Risale-i Nur okuma seviyeleri ilerledikçe, insanlar hırsı bırakıp daha kanaatkar oluyorlar." sözlerine ekledi.