Kck Duruşması 5'nci Gününde
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, terör örgütü PKK'nın gizli şehir yapılanması KCK/TM'ye yönelik soruşturmasında aralarında BDP'li bazı belediye başkanlarının da bulunduğu 104'ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına 5'inci duruşmayla devam edildi
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, terör örgütü PKK'nın gizli şehir yapılanması KCK/TM'ye yönelik soruşturmasında aralarında BDP'li bazı belediye başkanlarının da bulunduğu 104'ü tutuklu 152 sanığın yargılanmasına 5'inci duruşmayla devam edildi. Duruşma öncesi sanıklara destek vermek için 500 kişi yürüyüş düzenledi.
KCK/TM ana davasına bugün 5'inci duruşmayla devam edildi. Sanıklar yine sıkı güvenlik önlemleri altında adliye binasına getirildi. Duruşmayı izleyecek olan aralarında avukat, gazeteci ve sanık yakınları üst aramasından sonra adliye binasına alındı. Polis, aldığı sıkı güvenlik önlemlerini bugün de sürdürüp, adliye önündeki ve cevresindeki bazı kavşak ve caddeleri trafiğe kapattı. Duruşma saat 10.00'da başlarken, yapılan yoklamada sanıklar yine Kürtçe, "Buradayım" şeklinde cevap verdi.
Avukatlardan Fethi Gümüş, iddianamenin okunmasının uzun süreceğini tekrarlayıp, "Çarşamba günü duruşma bitiminden bir saat önce iddianamenin okunmasına ara verilmesi verilmesini istiyoruz. İddianamenin okunması bittiyse bile savunmalara geçmeden önce tahliye talepleri değerlendirilerek, ciddi bir karar verilmesi gerekir" diye konuştu.
İddia makamı savcılarından İsmail Aksoy, bugüne kadar 400 sayfası okunan idianamenin bugünkü bölümünde sanıklara yöneltilen suçlamalar bölümünü okumaya başladı. Savcı Aksoy, Türkiye'yi ziyaret eden ABD Başkanı Barack Obama'ya Ahmet Türk tarafından verilen mektubun, sanıklardan Sabri Ok tarafından kaleme alındığını anlattı. Savcı Aksoy, "Sabri Ok, avukatlara da talimatlar verip zaman zaman onlarla görüştü. Avukatlar aracılığıyla Öcalan'la sürekli görüştü" ifadelerini kullandı.
SANIK OK'TAN TUNCELİ'DEKİ SOL ÖRGÜTLERLE İŞBİRLİĞİ YAPMA TALİMATI
Sanık Ok'un, seçimde galip gelmek için kapatılan DTP'nin yönecilerinden Bayram Altun'a Tunceli'deki sol örgütlerle işbirliği yapma talimatı verdiğini belirten Savcı Aksoy, "Altun, TİKKO ve DHKP/C ile anlaştıklarını Ok'a anlattı. Ok ise anlaşmanın iyi olduğunu, ancak kontrolün kendilerinde olması gerektiğini hatırlattı. Toplumsal olayların tamanı Ok'un talimatıyla ve KCK'nın organizesiyle yapıldı" şeklinde konuştu.
Savcı Aksoy, sanıklardan Kamuran Yüksek ile ilgili bölümde ise DTP'nin Yüksek'e güvenmediğini, ancak Ok'un talimatlarını yerine getirdiği için örgüt tarafından sevildiğini belirtti. Aksoy, şöyle devam etti:
"Sanıkların kendi aralarındaki görüşmelerde özellikle kadın sanıklar Yüksek'in kişiliğinin oturmadığını belirterek, onun genel başkan olmasını onaylamadıklarını belirtiyor. Yüksek'in Ok'un bütün talimatlarını yerine getirdiği için Ok tarafından çok sevildiğini ve yönetici yapıldığını görüyoruz. Yüksek, Sabri Ok ile sürekli irtibat halindeydi. KCK eylemlerinde milletvekillerini görevlendirme görevini de yapıyordu. KCK içindeki gençliği toparlamadaki başarısının da etkisiyle Ok tarafından DTP
yöneticiliğine getirildi. Belediye başkanları üzerinde çok etkili bir konumu var bu yüzden. Diyarbakır'da Final Dersanesi önündeki patlama ile ilgili, kimi yönden iyi olduğunu ancak zamansız üstlenmesinin kendilerine zarar verdiğini dile getirmiştir."
SANIK ANLI: "SIKINTILARIMIZ VAR"
Tutuklu sanıklardan kapatılan DTP'nin İl Başkanı Fırat Anlı ise birtakım sorunları olduğunu kaydetti. Araç yetersizliğinden dolayı mahkemeye iki ayrı sefer halinde getirildiklerini belirten Anlı, "Bir bölümümüz sabah 06.00'da buraya geliyor. Saat 10.00'a kadar kelepçeli bekliyoruz. Bekleme odasında hijyen sorunu devam ediyor. Sağlıklı olmayan koşullar var. Salonu bugün su basmasından dolayı 3 saat boyunca bütün sanıklar 45 metrekarelik odada kaldık. Bunun dikkate alınarak tedbir alınmasını istiyorum"
şeklinde konuştu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, 104'ü tutuklu 152 sanık hakkında "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma, terör örgütü üyesi ve yöneticisi olma, terör örgütüne yardım ve yataklık etme" suçlarından 15 yıl ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
Diyarbakır Demokrasi Platformu üyeleri, sanıklara destek vermek için duruşma öncesinde Dağkapı Meydanı'nda toplanıp 300 metre mesafedeki adliye yanında bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı önüne kadar yürüdü. Yaklaşık 500 kişinin katıldığı yürüyüş sırasında Kürtçe ve Zazaca, "Kürt diline ve halklarına özgürlük" pankartı taşınırken, sık sık "Baskılar bizi yıldıramaz, PKK halktır halk burada" sloganları attı. Polis, yürüyüş sırasında sıkı güvenlik önlemleri aldı.
Eğtim-Sen Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Karahan, belediye önünde Kürtçe yaptığı açıklamada. duruşma bitimine kadar tutuklu arkadaşlarına destek vermek için belediye önünde bekleyeceklerini söyledi.
KCK/TM ana davasına bugün 5'inci duruşmayla devam edildi. Sanıklar yine sıkı güvenlik önlemleri altında adliye binasına getirildi. Duruşmayı izleyecek olan aralarında avukat, gazeteci ve sanık yakınları üst aramasından sonra adliye binasına alındı. Polis, aldığı sıkı güvenlik önlemlerini bugün de sürdürüp, adliye önündeki ve cevresindeki bazı kavşak ve caddeleri trafiğe kapattı. Duruşma saat 10.00'da başlarken, yapılan yoklamada sanıklar yine Kürtçe, "Buradayım" şeklinde cevap verdi.
Avukatlardan Fethi Gümüş, iddianamenin okunmasının uzun süreceğini tekrarlayıp, "Çarşamba günü duruşma bitiminden bir saat önce iddianamenin okunmasına ara verilmesi verilmesini istiyoruz. İddianamenin okunması bittiyse bile savunmalara geçmeden önce tahliye talepleri değerlendirilerek, ciddi bir karar verilmesi gerekir" diye konuştu.
İddia makamı savcılarından İsmail Aksoy, bugüne kadar 400 sayfası okunan idianamenin bugünkü bölümünde sanıklara yöneltilen suçlamalar bölümünü okumaya başladı. Savcı Aksoy, Türkiye'yi ziyaret eden ABD Başkanı Barack Obama'ya Ahmet Türk tarafından verilen mektubun, sanıklardan Sabri Ok tarafından kaleme alındığını anlattı. Savcı Aksoy, "Sabri Ok, avukatlara da talimatlar verip zaman zaman onlarla görüştü. Avukatlar aracılığıyla Öcalan'la sürekli görüştü" ifadelerini kullandı.
SANIK OK'TAN TUNCELİ'DEKİ SOL ÖRGÜTLERLE İŞBİRLİĞİ YAPMA TALİMATI
Sanık Ok'un, seçimde galip gelmek için kapatılan DTP'nin yönecilerinden Bayram Altun'a Tunceli'deki sol örgütlerle işbirliği yapma talimatı verdiğini belirten Savcı Aksoy, "Altun, TİKKO ve DHKP/C ile anlaştıklarını Ok'a anlattı. Ok ise anlaşmanın iyi olduğunu, ancak kontrolün kendilerinde olması gerektiğini hatırlattı. Toplumsal olayların tamanı Ok'un talimatıyla ve KCK'nın organizesiyle yapıldı" şeklinde konuştu.
Savcı Aksoy, sanıklardan Kamuran Yüksek ile ilgili bölümde ise DTP'nin Yüksek'e güvenmediğini, ancak Ok'un talimatlarını yerine getirdiği için örgüt tarafından sevildiğini belirtti. Aksoy, şöyle devam etti:
"Sanıkların kendi aralarındaki görüşmelerde özellikle kadın sanıklar Yüksek'in kişiliğinin oturmadığını belirterek, onun genel başkan olmasını onaylamadıklarını belirtiyor. Yüksek'in Ok'un bütün talimatlarını yerine getirdiği için Ok tarafından çok sevildiğini ve yönetici yapıldığını görüyoruz. Yüksek, Sabri Ok ile sürekli irtibat halindeydi. KCK eylemlerinde milletvekillerini görevlendirme görevini de yapıyordu. KCK içindeki gençliği toparlamadaki başarısının da etkisiyle Ok tarafından DTP
yöneticiliğine getirildi. Belediye başkanları üzerinde çok etkili bir konumu var bu yüzden. Diyarbakır'da Final Dersanesi önündeki patlama ile ilgili, kimi yönden iyi olduğunu ancak zamansız üstlenmesinin kendilerine zarar verdiğini dile getirmiştir."
SANIK ANLI: "SIKINTILARIMIZ VAR"
Tutuklu sanıklardan kapatılan DTP'nin İl Başkanı Fırat Anlı ise birtakım sorunları olduğunu kaydetti. Araç yetersizliğinden dolayı mahkemeye iki ayrı sefer halinde getirildiklerini belirten Anlı, "Bir bölümümüz sabah 06.00'da buraya geliyor. Saat 10.00'a kadar kelepçeli bekliyoruz. Bekleme odasında hijyen sorunu devam ediyor. Sağlıklı olmayan koşullar var. Salonu bugün su basmasından dolayı 3 saat boyunca bütün sanıklar 45 metrekarelik odada kaldık. Bunun dikkate alınarak tedbir alınmasını istiyorum"
şeklinde konuştu.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan 7 bin 578 sayfalık iddianamede, 104'ü tutuklu 152 sanık hakkında "Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozma, terör örgütü üyesi ve yöneticisi olma, terör örgütüne yardım ve yataklık etme" suçlarından 15 yıl ile ağırlaştırılmış müebbet arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
Diyarbakır Demokrasi Platformu üyeleri, sanıklara destek vermek için duruşma öncesinde Dağkapı Meydanı'nda toplanıp 300 metre mesafedeki adliye yanında bulunan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı önüne kadar yürüdü. Yaklaşık 500 kişinin katıldığı yürüyüş sırasında Kürtçe ve Zazaca, "Kürt diline ve halklarına özgürlük" pankartı taşınırken, sık sık "Baskılar bizi yıldıramaz, PKK halktır halk burada" sloganları attı. Polis, yürüyüş sırasında sıkı güvenlik önlemleri aldı.
Eğtim-Sen Diyarbakır Şubesi Başkanı Abdullah Karahan, belediye önünde Kürtçe yaptığı açıklamada. duruşma bitimine kadar tutuklu arkadaşlarına destek vermek için belediye önünde bekleyeceklerini söyledi.