Ak Parti Danışma Meclisi Yapıldı

AK Parti Bursa Milletvekili Sedat Kızılcıklı, statükoyu savunanlara milletin inanmadığını söyledi.

Ak Parti Danışma Meclisi Yapıldı
AK Parti İnegöl İlçe teşkilatının danışma meclisi toplantısı Belediye Kültür Sarayı'nda yapıldı. Toplantıda konuşan Kızılcıklı, referandum tartışılırken gündemde en çok Anayasa Mahkemesi ve HSYK'nın olduğunu ifade ederek, "Anayasa Mahkemesi'ne meclisten üye seçilirse bazılarına göre kıyamet kopacak, siyaset yargıyı ele geçirecekti. Geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi'ne üyeler seçildi. 17 Ekim 2010 tarihinde HSYK seçimleri yapıldı. Kıyamet kopmadı. Adalet camiası demokrasi ile tanıştı. Bazıları feryat ediyor. Feryat edenlerin başında da YARSAV'cılar var. Siyasi parti gibi koşturdular. Sakın bu referandumda 'Evet' oyu vermeyin, 'Hayır' oyu verin dediler. CHP, MHP, medya, YARSAV, yani statükonun temsilcileri her şeyi yaptı, ama milleti ikna edemedi. Onlar statükonun kibirli üyeleri, onlara artık millet inanmıyor" dedi.
HSYK seçimlerini de değerlendiren Kızılcıklı, "HSYK seçimleri yapıldı. Bu kez 'Adalet Bakanlığı'nın adamları kazandı, Adalet Bakanlığı baskı yaptı' diyorlar. Biz 'Bütün hakim ve savcılar bir kişiye oy kullansın' dedik. YARSAV ve CHP koşa koşa Anayasa Mahkemesi'ne gitti. 'Kaç kişi seçilecekse, aday listesi kadar oy kullandırt' dediler. 'Yapılan, Anayasa Mahkemesi'nin 2. maddesine uymuyor' dediler. Anayasa Mahkemesi bunu uygun gördü. Anaya Mahkemesi bizim başta hazırladığımız 'Herkes sadece bir kişiye oy kullansın' maddesini çıkardı, 'Aday sayısı kadar oy kullansın' dedi. YARSAV'cılar alkışlar tutup havalara uçtu. Ama hakimler ve savcılar YARSAV'ın dediğini yapmadı. Kendi bildiğini, doğrusunu yaptı. Devamlı konuşan ve gündeme gelenlerin meğer tabanda bir etkisi yokmuş. Onlar azınlıktaymış. Meğer yargıda sadece vesayet yokmuş. Azınlığın çoğunluğa tahakkümü varmış. Çoğunluk bunu da kırıp attı. Demek ki, YARSAV onları temsil etmiyormuş. Adalet Bakanlığı'ndan 2 bürokrat seçimlere girdi, 'Onlar kazandı' diyorlar. 'AK Parti hakimleri ve savcıları o kadar etkiledi ki, son yıllarda o kadar kadrolaştı ki, onlar oy verdi' diyorlar. Adalet Bakanlığı'nda aday olanlara en çok oy birinci bölgelerden çıktı. Birinci bölgelerde de 10 yıl ve üzeri görevli hakim ve savcılar var. 10 yıl ve üzerindekilerin hiçbirini AK Parti atamamıştır. Dolayısıyla bütün iddiaları boş. Ama onlar kendi listeleri kazanmayınca, kendi adamları seçilmeyince basbas bağırıyorlar. HSYK şimdi bütün adaletindir. Bütün milletin adamlarından oluşacaktır. HSYK doğru kararlar alacaktır ve Türkiye doğru bir yöne gidecektir" diye konuştu.
"PAZARA KADAR DEĞİL, MEZARA KADAR ÖZGÜRLÜKÇÜYÜZ"
Son günlerde ülkede yine baş örtüsünün tartışılmaya başlandığını belirten Kızılcıklı, "CHP'nin meşhur git-gellerini yaşıyoruz. Bunlar 2007'de cumhurbaşkanı seçimleri sırasında, 'Eşi baş örtülü olan birisi cumhurbaşkanı olamaz' dedi. 367 kararlarını çıkardılar, neler neler yaptılar, başardılar da. Ama milletimiz oylarını yine AK Parti'ye verince Abdullah Gül Cumhurbaşkanı seçildi. 2007 seçimlerinde CHP seçim otobüslerinde başörtülü fotoğraflar kullandı. 2007 seçimleri sonrası baş örtüsü meselesini çözmek için 411 milletvekili ile anayasa maddesini değiştirdik. CHP koşa koşa Anayasa Mahkemesi'ne gitti ve iptal ettirdi. 2009 seçimleri geliyor, o zaman ki CHP Genel Başkanı Deniz Baykal çarşaflılara rozet takıyor. Seçim bitti. Bir baktık kadın kolları Mersin'de çarşafı, başörtüyü yırtıp, yakıyor. Daha sonra referanduma gidiyoruz. Kılıçdaroğlu, 'Baş örtüsü problemini biz çözeceğiz' diyor. Referandumdan evet çok, hayır az çıkıyor. 'Biz bunu genel seçimlerden sonraya bırakalım, yanına paketler koyalım, şu şartlar olsun' diye ipe un seriyorlar. Yine zikzak çiziyorlar. Bunların aklına özgürlükte, demokrasi de, baş örtüsü de seçimlerden seçime geliyor. Onlar pazara kadar, biz mezara kadar özgürlüklerden yanayız. Çoğunluğun dertleri de azınlığın dertleri de bizim dertlerimizdir. Biz kimseye ayrım yapmıyoruz. Başı açık olana da kapalı olana da ayrım yapmıyoruz. Çünkü, biz Türkiye'nin partisiyiz" diye konuştu.