İlhan Cihaner'den flaş açıklamalar
Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir başsavcı kameralar önünde gözaltına alındı.
Fethullah Gülen ve İsmailağa cemaatleri ile ilgili soruşturma yaparken özel yetkili savcılar tarafından “evrakta sahtecilik, imar yolsuzluğu ve Ergenekon Silahlı Terör Örgütü” ne üye olduğu iddiaları ile gözaltına alınan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner suskunluğunu, Mehmet Ali Birand ve Rıdvan Akar moderatörlüğünde yayınlanan 32. gün için bozdu.
BAŞKALARI BU GİZLİLİĞİ İHLAL ETTİ
Hükümet ve yüksek yargı arasında savaşa neden olan Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, "Benim ilk soruşturmayı başlatmam yalnızca bir cemaat. Kamuoyuna çok yansıdığı için söylememde bir sakınca yok İsmailağa Cemaati’yle ilgili bir soruşturmaydı..Bu soruşturmanın bir aşamasında sonra el edilen deliller aynı faaliyeleri gösteren başka cemaatlerin de yasalarda suç olarak tanımlanmış eylemler. Fetullah Gülen grubu,Menzir grubu,Süleymancılar grubu.Yargılaması devam eden şeyler ancak maalesef müfettiş soruşturması aşamasında ve henüz soruşturması devam eden bir dosyayı açık yargılamasıyla başkaları bu gizliliği ihlal ettiler o yüzden söylememde sakınca yok..Gazeteler de yazdı çizdi” dedi.
GÜNDELİK HAYATA EGEMENLER
Mehmet Ali Birand’ın tarikat ve cemaatlerin ne kadar güçlü oldukları sorusuna Cihaner,“Şimdi tarikat cemaat gelince akla hemen bir inanç ve dine dair bir vurgu geliyor ama benim soruşturma konusu ettiğim şeylerin özünde bunlarla alakası yok..Yani ülkemizde bir çok tarikat,cemaat var..Yüzlerce belki..Bunların hiçbiriyle doğrudan doğruya böyle soruşturmalar yok çünkü inanç özgürlüğü çerçevesinde pekala kendi inançlarına göre yaşam sürebilirler ancak bizim soruşturmamıza konu olanların çok farklı güçleri var Gündelik hayata mesela tamamen egemenler.Gidip bir taşra kentinde iddialı bir esnaf olmaya çalışın, bunun nasıl işlediğini çok net göreceksiniz" diye cevap verdi.
Rıdvan Akar’ın cemaatlere yönelik soruşturmanın nereye kara gittiği yönündeki sorusuna Cihaner, “Şöyle söyleyebilirim,bir tarikatın lideri bir işadamını arayıp falanca yerden filanca adamı aday gösterin demiştir.İş adamı da çok yukarılarda bir siyasetçiyi arayarak bu talimatı ona.. Talimat mı desek öneri mi desek iletmiştir” dedi.
HANEFİ AVCI'NIN ÖZEL HAYATI KİMSEYİ İLGİLENDİRMEZ
Hanefi Avcı'nın yazdığı kitabı sadece bizimle ilgili Erzincan Erzurum davasıyla ilgili kısmını dikkatle okuyabildiğini belirten Cihaner, " Çok açık yani okunduğu anda ona dair bir şey söylediği anda üstelik çok yine aynı sözcüğü kullanacağım alçakça bir saldırıyla karşı karşıya kalıyor insanlar.Hanefi Avcı ihtimaldir ki o iddia edilen suçları işlemiş de olabilir onu bilemeyiz nihayetinde soruşturma sürüyor.Ama Hanefi Avcı’nın özel hayatı herhalde hiç kimseyi ilgilendirmemesi gerekir değil mi yani çok kriminal bir tip de olabilir.En son ilgileneceğimiz şey Hanefi Avcı’nın özel hayatı iken bugün gazetelere bakıyorsunuz Hanefi Avcı’nın özel hayatına bir saldırı var ve bunu tüm davalarda yaptılar" diye konuştu.
İSTİHBARAT TEŞKİLATI NE İÇİN VAR?
Ülkede yasadışı dinlemelerin yapıldığını belirten Cihaner," Tabi yani bunun göstergeleri çok fazla.Eğer bu cemaat tarafından yapılıyor şüphesine dayanan buna dair adım atmak isteyen bunu dillendiren herkesin başına bir şey geliyorsa ve o ısrarla soruşturulmuyorsa başka bir sonuç çıkmaz bundan yani dediğim gibi ben hukukçu olduğum için. Hep de durduruluyor generallerin dinlendiği yüksek yargıçların dinlendiği bir vakıa gerçek ortada ve bizim buna dair bu sorunu çözecek mekanizmalarımız bir türlü harekete geçmiyor. Savcılıklarımız var yetkili savcılıklarımız var istihbarat teşkilatımız var. İstihbarat teşkilatı ne için vardır? Bu düşünün generaller dinleniyor, yüksek mahkeme başkanı dinlendiğinden şüpheleniyor" diye konuştu.
ADAY OLMAYACAĞIM
HSYK üyeliğine aday olup olmayacağı konusunda da açıklama yapan Cihaner, “Aday olsaydım haksız bir yarışma koşulu oluşturur diye böyle bir programa çıkmazdım. Aday olmayı düşünmüyorum. Meslektaşlardan çok fazla baskı var ancak birkaç gündür yapılan yayınlarda görüyorsunuz.Olası bir seçilme halinde hem kurulun,hem yargının,hem yargıya olan güvenin çok fazla örseleneceği,yayınlarla,saldırılarla karşılaşacağımı düşünüyorum.Onun için hiç düşünmedim.Olmayacağım” dedi.