'Zarfa değil mazrufa bakmak lazım'
Trakya`da ilk konferansını gerçekleştiren Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkan Vekili Oktay Vural,son dönemi sıkça meşgul eden 'açılım' konusunda 'Ambalaj kağıtlarıyla işi pazarlayıp bu millete hazmettirmek için türlü türlü dalaverelere gerek yok. Zarfa değil mazrufa bakmak lazım' dedi.
Çorlu Ticaret ve Sanayi Odası Konferans Salonu`nda düzenlenen konferansların ilkinde konuşan MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, "Şark meselesi diyerek Osmanlı İmparatorluğunu yıkanlar, daha sonra 'Kürdistan meselesi vardır' diyerek, 'Ermenistan meselesi vardır' diyerek karşımıza çıkmışlardır. Lozan öncesinde bu toprakların kopartılması için oyunlar oynandı. Bu coğrafyada o gün Kürdistan meselesi vardır diyenlere karşı Doğu ve Güneydoğu`da toplanan insanların, ileri gelenlerin, kanaat önderlerinin
Mustafa Kemal Atatürk`ün başkan olduğu TBMM`ye gönderdiği telgraf meclis zabıtlarında vardır. Türkiye`nin Kürdistan diye bir meselesi yoktur. Kürtlüğün TBMM`nin ayrı bir unsuru olarak telakki edilmesi gereksizdir bu bir oyundur diye söylüyorlar.Cumhuriyeti kurarken bu hususları reddeden milletimiz, ecdadımız, dedelerimizin bugün torunları olarak Türkiye`yi yönetenler nasıl olur da Türkiye`de bir Kürt sorunu vardır ifadesini kabul edebilir" diye konuştu.
Vural sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bu tarihle, Cumhuriyetle hesaplaşmanın günümüze taşınmasıdır. Asıl oyun budur oyunun ismini, tuzağın ismini koymak lazım. Böyle ambalaj kağıtlarıyla işi pazarlayıp bu millete hazmettirmek için türlü türlü dalaverelere gerek yok. Zarfa değil mazrufa bakmak lazım. Bazen analar ağlamasın, bazen demokratik açılım bazen milli birlik projesi. İçinde ne var içini anlat sen bana. Bir taraftan biz milli birlik ve bütünlüğümüzü, bin yıllık kardeşliğimizi yaşatacağız diyorsun ondan sonra da milli birlik
projesi diye çıkıyorsun. Yaşıyorsa projeye ne ihtiyaç var. Demek ki bu mazrufun altında bir başka zihniyet var. Sorun, insanların zarfın içindeki mazrufun farkına varmadan hazmettirme sorunudur, hazmettirmek istiyorlar. Onun için zarf kullanıyorlar. Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır diye bir laf vardır ya. Güya tatlı sözle milletimizi kandıracaklar ve böyle bir tuzağı biz demokratik açılım olarak göreceğiz. Asıl amaç, hedef büyük Türk milleti olarak oluşturduğumuz bu milleti etnik kimliklere göre
ayrıştırmak, rekabet oluşturmak, bu etnik kimliklere göre hak ve mükellefiyetleri ve egemenliği paylaştırarak, buna dayalı bir yönetim biçimini oluşturmaktır. Bunları da açıklıyorlar, söylüyorlar, bakmayın bunların milli birlik falan söylediklerine. Türkiye`yi yöneten hükümet, bunlarla ilgili incelediğimiz belgelerde bunların ipuçlarını veriyor. Muhafazakar demokrat kitabında söylüyor, küreselleşmelerin getirdiği maliyet nedeniyle ulus devlet yeniden düzenlenmelidir diye söylüyor. Dış güçlerin isteği
üzerine yapılacak diye söylüyor. Etnik kimlik ve dini mezheplere dayalı olarak kimliklere özerklik temin edilmelidir diye söylüyor."
Konferansa MHP Tekirdağ Milletvekili Kemalettin Nalcı, Edirne Milletvekili Cemalettin Uslu, Tekirdağ İl Başkanı Yunus Meral, Çorlu İlçe Başkanı Battal Arslan ve çok sayıda partili katıldı.
Mustafa Kemal Atatürk`ün başkan olduğu TBMM`ye gönderdiği telgraf meclis zabıtlarında vardır. Türkiye`nin Kürdistan diye bir meselesi yoktur. Kürtlüğün TBMM`nin ayrı bir unsuru olarak telakki edilmesi gereksizdir bu bir oyundur diye söylüyorlar.Cumhuriyeti kurarken bu hususları reddeden milletimiz, ecdadımız, dedelerimizin bugün torunları olarak Türkiye`yi yönetenler nasıl olur da Türkiye`de bir Kürt sorunu vardır ifadesini kabul edebilir" diye konuştu.
Vural sözlerini şöyle sürdürdü:
"İşte bu tarihle, Cumhuriyetle hesaplaşmanın günümüze taşınmasıdır. Asıl oyun budur oyunun ismini, tuzağın ismini koymak lazım. Böyle ambalaj kağıtlarıyla işi pazarlayıp bu millete hazmettirmek için türlü türlü dalaverelere gerek yok. Zarfa değil mazrufa bakmak lazım. Bazen analar ağlamasın, bazen demokratik açılım bazen milli birlik projesi. İçinde ne var içini anlat sen bana. Bir taraftan biz milli birlik ve bütünlüğümüzü, bin yıllık kardeşliğimizi yaşatacağız diyorsun ondan sonra da milli birlik
projesi diye çıkıyorsun. Yaşıyorsa projeye ne ihtiyaç var. Demek ki bu mazrufun altında bir başka zihniyet var. Sorun, insanların zarfın içindeki mazrufun farkına varmadan hazmettirme sorunudur, hazmettirmek istiyorlar. Onun için zarf kullanıyorlar. Tatlı dil yılanı deliğinden çıkarır diye bir laf vardır ya. Güya tatlı sözle milletimizi kandıracaklar ve böyle bir tuzağı biz demokratik açılım olarak göreceğiz. Asıl amaç, hedef büyük Türk milleti olarak oluşturduğumuz bu milleti etnik kimliklere göre
ayrıştırmak, rekabet oluşturmak, bu etnik kimliklere göre hak ve mükellefiyetleri ve egemenliği paylaştırarak, buna dayalı bir yönetim biçimini oluşturmaktır. Bunları da açıklıyorlar, söylüyorlar, bakmayın bunların milli birlik falan söylediklerine. Türkiye`yi yöneten hükümet, bunlarla ilgili incelediğimiz belgelerde bunların ipuçlarını veriyor. Muhafazakar demokrat kitabında söylüyor, küreselleşmelerin getirdiği maliyet nedeniyle ulus devlet yeniden düzenlenmelidir diye söylüyor. Dış güçlerin isteği
üzerine yapılacak diye söylüyor. Etnik kimlik ve dini mezheplere dayalı olarak kimliklere özerklik temin edilmelidir diye söylüyor."
Konferansa MHP Tekirdağ Milletvekili Kemalettin Nalcı, Edirne Milletvekili Cemalettin Uslu, Tekirdağ İl Başkanı Yunus Meral, Çorlu İlçe Başkanı Battal Arslan ve çok sayıda partili katıldı.
