Kredi kriterleri değişiyor
Bankalar artık şöhretli yerine şeffaf şirkete kredi verecek.
Şeffaf olmayan şirketlerin krediye erişimin zorlaşacağını belirten Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği Başkanı Tayfun Bayazıt, bankaların şöhretli şirketlere değil şeffaf şirketlere kredi vereceğini söyledi.
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Başkanı Tayfun Bayazıt, kurumsal yönetimde şeffaflık, sorumluluk ve hesap verebilir olma ilkelerini yerine getiren şirketlerin ucuz krediye daha kolay ulaşacaklarını söyledi. 14 Ocak'ta düzenlenecek "III. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi"nin tanıtım toplantısında konuşan Tayfun Bayazıt, artık bilançosu şeffaf olmayan şirketlerin kredi piyasalarına erişimin daha zor olacağını belirtti. Bayazıt, "Ben şeffaf olmayacağım, şöhretli bir şirketim ama bankalar bana kredi verecek. Böyle bir dünya yok" dedi.
İLKELER, ETKİN OLMANIN ŞARTI
Bayazıt, III. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi'nde global kriz sonrası yeniden şekillenen yönetim anlayışının tartışılacağını söyledi. Her alanda güven bunalımı yaşandığını, toplumun kurumlara olan güvenini tazelemesi için herkesin yönetim kalitesini geliştirmesi gerektiğini belirten Bayazıt, yönetim kalitesi anahtarının, kurumsal yönetim ilkeleri olduğunu vurguladı. Özellikle küresel pazarlarda, yeni pazarlarda etkin oyuncu olabilmek için kurumsal yönetim ilkelerinin ön şart haline geldiğini ifade eden Bayazıt, "Kurumsal yönetim, günümüzde rekabeti belirleyen temel unsurlardan biri. Adil olmak, şeffaf olmak, sorumlu ve hesap verebilir olmak toplumun tüm kesimlerinin beklentisi haline geldi" diye konuştu.
AİLE ŞİRKETLERİ HAREKETLENMELİ
Türkiye'de özellikle aile şirketlerinin kurumsal yönetim ilkelerini harekete geçirmesi gerektiğinin altını çizen Bayazıt, "Aile şirketlerinde kurumsal ilkelerin benimsenmesi, mali piyasalarda finansa ulaşım açısından önemli olacak. Bilançoların şeffaf olması, piyasa öngörülebilirliği olmasının şirketler açısından önemi artacak" dedi. Bayazıt, 2005 rakamlarına göre Türkiye'de kurulan şirket sayısının 1 milyon 720 bin 540 olduğunu, bu şirketlerin yaklaşık yüzde 90'ının aile şirketi olduğu bilgisini verdi. Krizden etkilenmemenin mümkün olmadığını belirten Bayazıt, "Ancak 2000 ve 2002 yıllar arasında mali sektörü yapılandırmamız bizim için bir şans oldu. Fakat, Türkiye'deki yapılanmanın henüz son noktasında olduğunu iddia etmemiz güç" dedi. Kurumsal yönetim ilkelerinin, Yeni Türk Ticaret Kanunu ile örtüştüğünü belirten Bayazıt, "TTK, önemli bir süreç getirecek. Şirketlerin yeni TTK'ya bugünden hazırlanmasının, daha doğru olduğunu düşünüyorum" dedi.
Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği (TKYD) Başkanı Tayfun Bayazıt, kurumsal yönetimde şeffaflık, sorumluluk ve hesap verebilir olma ilkelerini yerine getiren şirketlerin ucuz krediye daha kolay ulaşacaklarını söyledi. 14 Ocak'ta düzenlenecek "III. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi"nin tanıtım toplantısında konuşan Tayfun Bayazıt, artık bilançosu şeffaf olmayan şirketlerin kredi piyasalarına erişimin daha zor olacağını belirtti. Bayazıt, "Ben şeffaf olmayacağım, şöhretli bir şirketim ama bankalar bana kredi verecek. Böyle bir dünya yok" dedi.
İLKELER, ETKİN OLMANIN ŞARTI
Bayazıt, III. Uluslararası Kurumsal Yönetim Zirvesi'nde global kriz sonrası yeniden şekillenen yönetim anlayışının tartışılacağını söyledi. Her alanda güven bunalımı yaşandığını, toplumun kurumlara olan güvenini tazelemesi için herkesin yönetim kalitesini geliştirmesi gerektiğini belirten Bayazıt, yönetim kalitesi anahtarının, kurumsal yönetim ilkeleri olduğunu vurguladı. Özellikle küresel pazarlarda, yeni pazarlarda etkin oyuncu olabilmek için kurumsal yönetim ilkelerinin ön şart haline geldiğini ifade eden Bayazıt, "Kurumsal yönetim, günümüzde rekabeti belirleyen temel unsurlardan biri. Adil olmak, şeffaf olmak, sorumlu ve hesap verebilir olmak toplumun tüm kesimlerinin beklentisi haline geldi" diye konuştu.
AİLE ŞİRKETLERİ HAREKETLENMELİ
Türkiye'de özellikle aile şirketlerinin kurumsal yönetim ilkelerini harekete geçirmesi gerektiğinin altını çizen Bayazıt, "Aile şirketlerinde kurumsal ilkelerin benimsenmesi, mali piyasalarda finansa ulaşım açısından önemli olacak. Bilançoların şeffaf olması, piyasa öngörülebilirliği olmasının şirketler açısından önemi artacak" dedi. Bayazıt, 2005 rakamlarına göre Türkiye'de kurulan şirket sayısının 1 milyon 720 bin 540 olduğunu, bu şirketlerin yaklaşık yüzde 90'ının aile şirketi olduğu bilgisini verdi. Krizden etkilenmemenin mümkün olmadığını belirten Bayazıt, "Ancak 2000 ve 2002 yıllar arasında mali sektörü yapılandırmamız bizim için bir şans oldu. Fakat, Türkiye'deki yapılanmanın henüz son noktasında olduğunu iddia etmemiz güç" dedi. Kurumsal yönetim ilkelerinin, Yeni Türk Ticaret Kanunu ile örtüştüğünü belirten Bayazıt, "TTK, önemli bir süreç getirecek. Şirketlerin yeni TTK'ya bugünden hazırlanmasının, daha doğru olduğunu düşünüyorum" dedi.