Şiddete yönelik eylemleri tasvip etmiyoruz

Tokat'ın Reşadiye İlçesinde 7 askerimizin şehit edilmesinin ardından DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, PKK'nın saldırıyı üstlenmesini yorumladı.

DTP Genel Başkanı Ahmet Türk, PKK’nın Tokat Reşadiye saldırısını üstlenmesini “Yaşama hakkına, şiddete yönelik eylemleri tasvip etmiyorum” şeklinde değerlendirdi.

DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş “Biz başından beri yaşam hakkı kutsal bir haktır. Nereden veya nasıl, kim tarafından yapılırsa yapılsın savunulamaz dedik. Dolayısıyla hangi örgütün üstlendiğine göre DTP'nin tavrı ve bu konudaki yaklaşımı değişmez” diye konuştu.

Türk, Meclis’te gazetecilerin konuya ilişkin sorusunu yanıtladı. Türk “Üzgün olduğumu söylemek istiyorum. Geçmişteki konuşmamın arkasındayım. Yaşama hakkına, şiddete yönelik eylemleri tasvip etmediğimizi baştan beri söylüyorum”dedi.

Ahmet Türk saldırıyla ilgili daha önce 1993 yılındaki 33 askerin şehit olduğu saldırıda olduğu gibi ‘provokasyon’ olduğu yönündeki sözlerinin hatırlatılması üzerine “Üzgünüm, açık açık nereden gelirse gelsin kabul etmiyorum” şeklinde konuştu.

HANGİ ÖRGÜTÜN ÜSTLENDİĞİNE GÖRE TAVRIMIZ DEĞİŞMEZ

DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş “İlk andan beri yaptığımız değerlendirmeler partimizin görüşüdür. Bu görüşlerimiz hangi örgütün üstlendiğine, üstlenmediğine göre değişmez. Biz başından beri yaşam hakkı kutsal bir haktır. Nereden veya nasıl, kim tarafından yapılırsa yapılsın savunulamaz dedik. Dolayısıyla hangi örgütün üstlendiğine göre DTP'nin tavrı ve bu konudaki yaklaşımı değişmez. İlk andan beri yaptığımız açıklamalar bizim ilkesel tutumumuzdur. Bu devam ediyor. Bugüne kadarki düşüncelerimizde bir değişiklik yok. Yaşam hakkı ihlali kimin gerçekleştirdiğine göre değişen bir hak değildir. İstisnasız bir şekilde savunulması gereken kutsal bir haktır. Partimiz bu meseleye böyle bakıyor. Hepimizi üzen, üzmeye de devam eden bir olay. DTP olarak aylardır böyle bir tehlikeye dikkat çekiyoruz. Açılım dediğimiz şeyin anaların gözyaşını dindirecek ciddiyette Meclis'te siyasi partiler arasında ele alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu bizim meselenin buraya gelmemesi için defalarca dile getirdiğimiz bir kaygımızdı. Kaygılarımız büyüdü, acılarımızla buluştu. Bütün siyasetçilerin meseleyi çok daha ciddi düşünmesi lazım. Bu partilerin birbirini suçlayarak içinden çıkabileceği bir durum değil. Bu ülkenin 25 yıldır yaşadığı acı deneyime Tokat'ta bir acı deneyim daha eklenmiş oldu. Bir daha yaşanmaması için neler yapabiliriz buna bakmak lazım. Umut ediyoruz ki gelişmeler, çatışmaların boyutlanmasına doğru gitmez. Bunun olmaması için DTP olarak çaba sarf etmeye devam edeceğiz” dedi.

DTP’nin daha önce yaptığı çağrılar olduğunu, operasyonlar dursun, örgüt de eylem yapmasın dediklerini belirten Demirtaş, bu çağrılarının hala güncelliğini koruduğunu kaydetti.

Selahattin Demirtaş, “Aslında ne kadar acil ve önemli bir çağrı olduğu görülüyor. Bu tür yaşam hakkına kasteden eylemler asla yaşanmamalıdır. Bunun en azından anaların acısının, anaların bu konudaki masumiyetinin kutsallığının gözetilerek herkes tarafından dikkate alınması lazım.” diye konuştu.

Demirtaş, PKK’nın saldırıyı 3 gün sonra üstlenmesini nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine ise “Bilemiyoruz bu işin altından ne çıkar, yıllar sonra başka bir şey çıkar mı? Sonuç itibariyle örgüt üstlenmiş durumda. Siyasal sonuçları da 33 asker olayına benzer mi benzemez mi, siyasetçilerin elinde. Şu anda top siyasetçilerde. 33 asker olayı barışa doğru giden bir süreci kesmişti. Şimdi siyasetçiler bunun 33 asker olayına dönüşmemesi için daha fazla görev üstlenmelidir. Daha sonra başka bir açıklama mı yaparlar, kendi içlerinde başka bir soruşturma, araştırma mı yaparlar bilemiyorum. Sonuç itibariyle ortada 7 acılı anne baba ve acılı 72 milyon insan var” dedi.