Erkeklik onuruyla örtüşmez (özel röportaj)
8 Kasım'da yapılacak olan MHP kongresinde Devlet Bahçeli'nin karşısına çıkmaya hazırlanan Ahmet Reyiz Yılmaz, Beyaz Gazete'nin sorularını cevapladı.
Bahçeli’nin başörtüsüne ve İslam’a sahip çıkmadığını söyleyen Yılmaz, başörtüsünü çıkartarak meclise giren MHP Milletvekili Nesrin Ünal’ı hatırlatarak; “Bir ayağı İslam, bir ayağı Milliyetçilik olan partide bir kadının başörtüsünü açtırmak ne erkeklik onuruyla, ne siyasi onurla ne de kendisini İslami çizgide tutan bir partinin hareketiyle örtüşür” dedi.
Ahmet Reyiz Yılmaz Beyaz Gazete muhabirlerinin sorularına şöyle cevap verdi;
Beyaz Gazete: Devlet Bahçeli’ye Milliyetçilik ve İslam’ın bağını kopardınız, İslam ve başörtüsüne kininiz neden? diye bir soru sormuşsunuz, bu soruyla neyi kastettiniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: 1999’da Milliyetçi Hareket Partisi Meclis’e girdiği zaman başörtülü milletvekilimiz vardı. Aynı zamanda Merve Kavakçı’nın da Meclis’e girdiği dönem. Milliyetçi Hareket Partisi o zaman normalde başörtülü bir vekilin seçilip oraya kadar gelmesine, yol açmasına rağmen ne yazık ki kadın milletvekilinin başını açtırtarak meclise sokmuştur. O zaman o milletvekili şöyle bir beyanda bulunmuştu, peruk takıp girmişti hatırlarsanız: ‘kendimi bütün Meclis’in ortasında çıplak hissettim’ demişti. Yani Milliyetçi Hareket Partisi Türk – İslam ülküsüne oturmuş bir parti, bir ayağı İslam, bir ayağı Milliyetçilik olan partide başörtüsünü bir kadının başından açtırmak ne erkeklik onuruyla, ne siyasi onurla ne de kendisini İslami çizgide tutan bir partinin hareketiyle örtüşür. O gün zaten AKP’nin temellerini de atmış oldu. Merve Kavakçı’nın gösterdiği kararlılığı Bahçeli gösteremedi. Hatta Ecevit ile beraber başörtünün Meclis’ten çıkarılması için alkış tuttu. Bu çok önemli bir hadiseydi ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin kırılma noktası olmuştur. Daha sonra AKP’nin güçlenmesi ve AKP’nin iki dönem başörtüsüyle Meclis’te çoğunluğu elde etmesinin yolunu açmıştır. Sayın Bahçeli bunu bilerek yapmıştır; ‘bizim başörtüsü ile işimiz yok’ demiştir. Hâlbuki vardır, Milliyetçi Hareket Partisi İslam merkezinde, İslam çizgisinde İslam anlayışına sahip çıkan yegane partidir. Daha doğrusu ülküsü budur. Böyle bir partide ‘başörtüsü ile işimiz yok dediğiniz zaman tüm partinin kimyasını da bozmuş olursunuz, başka partilerin sizin üzerenizden geçerek iktidar olmasının yolunu açmış olursunuz. Devlet Bahçeli’nin yapmış olduğu iş budur ben de bunu demek istedim.
Beyaz Gazete: Devlet Bahçeli’nin Ermeni çocuklarının gittiği okulda okuduğunu söylemişsiniz, burada ne demek istediniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: Bunu ben söylemiyorum. Bahçelinin okul hayatına bakın, İstanbul’da okuduğu okullara bakın, bu kolejlerde o dönemde okuyan insanlara bakın. Bu konuda başka bir şey söylemiyorum.
Beyaz Gazete: Sayın Bahçeli'ye yönelik olarak ‘DTP için şans’ demişsiniz. Neye istinaden bu cümleyi söylediniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: İslam’dan uzak bir Milliyetçilik Doğu’da her zaman DTP’nin yükselmesi anlamına gelir. Tez – antitez veya etki – tepki hesabı Milliyetçiliğin içinden İslam’ı çekip alırsanız tek başına bir Milliyetçilik kalırsa; Bahçeli’nin yapmış olduğu gibi o zaman Doğu’ya giremezsiniz. O zaman Doğu’daki insanınızı neyle kucaklayacaksınız? Siz oraya gidip ‘ben Türk’üm’ değdiniz zaman o da size ‘ben Kürt’üm’ diyor bu da DTP’nin var oluşunu sağlıyor.
Beyaz Gazete: Sizin Bahçeliye yönelik sözlerinizle ilgili dün Oktay Vural Bey’le görüştük, kendisi ‘bunlar boş şeyler, boş laflar, kayda değer şeyler değil’ dedi. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: Söylediklerini dolu mu boş mu olduğunu siz yorumlayın, Oktay Vural’ın ‘bunlar boş şeyler’ demesi MHP’nin bugünkü durumuyla çok örtüşüyor. Biz de zaten bu kafaları göndermek için aday olduk. Bahçeli’nin yanında duran herkes benim için Bahçelidir, benim muhatabım da devlet Bahçeli’dir. Biz ‘değişim hareketi’ dedik, neden bunu dedik? Çünkü MHP 12 yılda Alparslan Türkeş’in kurduğu çizgiden kaymıştır. Biz de bu çizgiye geri getireceğiz. Doğu’da güçlenerek Milliyetçi Hareket Partisi’ni tek başına iktidar yapacağız. Bu yapıyla Milliyetçi Hareket Partisi her zaman muhalefette kalmak zorundadır, Doğu’da teşkilatı kalmayan, Doğu’ya giremeyen bir Milliyetçi Hareket Partisi olamaz, mevcut durum da budur. Böyle bir parti de iktidar olamaz. Kimse kimseyi kandırmasın, en çoğu muhalefetin bir partisi olursunuz.
beyazgazete.com’un özel haberidir kaynak gösterilmeden kullanılamaz
Ahmet Reyiz Yılmaz Beyaz Gazete muhabirlerinin sorularına şöyle cevap verdi;
Beyaz Gazete: Devlet Bahçeli’ye Milliyetçilik ve İslam’ın bağını kopardınız, İslam ve başörtüsüne kininiz neden? diye bir soru sormuşsunuz, bu soruyla neyi kastettiniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: 1999’da Milliyetçi Hareket Partisi Meclis’e girdiği zaman başörtülü milletvekilimiz vardı. Aynı zamanda Merve Kavakçı’nın da Meclis’e girdiği dönem. Milliyetçi Hareket Partisi o zaman normalde başörtülü bir vekilin seçilip oraya kadar gelmesine, yol açmasına rağmen ne yazık ki kadın milletvekilinin başını açtırtarak meclise sokmuştur. O zaman o milletvekili şöyle bir beyanda bulunmuştu, peruk takıp girmişti hatırlarsanız: ‘kendimi bütün Meclis’in ortasında çıplak hissettim’ demişti. Yani Milliyetçi Hareket Partisi Türk – İslam ülküsüne oturmuş bir parti, bir ayağı İslam, bir ayağı Milliyetçilik olan partide başörtüsünü bir kadının başından açtırmak ne erkeklik onuruyla, ne siyasi onurla ne de kendisini İslami çizgide tutan bir partinin hareketiyle örtüşür. O gün zaten AKP’nin temellerini de atmış oldu. Merve Kavakçı’nın gösterdiği kararlılığı Bahçeli gösteremedi. Hatta Ecevit ile beraber başörtünün Meclis’ten çıkarılması için alkış tuttu. Bu çok önemli bir hadiseydi ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin kırılma noktası olmuştur. Daha sonra AKP’nin güçlenmesi ve AKP’nin iki dönem başörtüsüyle Meclis’te çoğunluğu elde etmesinin yolunu açmıştır. Sayın Bahçeli bunu bilerek yapmıştır; ‘bizim başörtüsü ile işimiz yok’ demiştir. Hâlbuki vardır, Milliyetçi Hareket Partisi İslam merkezinde, İslam çizgisinde İslam anlayışına sahip çıkan yegane partidir. Daha doğrusu ülküsü budur. Böyle bir partide ‘başörtüsü ile işimiz yok dediğiniz zaman tüm partinin kimyasını da bozmuş olursunuz, başka partilerin sizin üzerenizden geçerek iktidar olmasının yolunu açmış olursunuz. Devlet Bahçeli’nin yapmış olduğu iş budur ben de bunu demek istedim.
Beyaz Gazete: Devlet Bahçeli’nin Ermeni çocuklarının gittiği okulda okuduğunu söylemişsiniz, burada ne demek istediniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: Bunu ben söylemiyorum. Bahçelinin okul hayatına bakın, İstanbul’da okuduğu okullara bakın, bu kolejlerde o dönemde okuyan insanlara bakın. Bu konuda başka bir şey söylemiyorum.
Beyaz Gazete: Sayın Bahçeli'ye yönelik olarak ‘DTP için şans’ demişsiniz. Neye istinaden bu cümleyi söylediniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: İslam’dan uzak bir Milliyetçilik Doğu’da her zaman DTP’nin yükselmesi anlamına gelir. Tez – antitez veya etki – tepki hesabı Milliyetçiliğin içinden İslam’ı çekip alırsanız tek başına bir Milliyetçilik kalırsa; Bahçeli’nin yapmış olduğu gibi o zaman Doğu’ya giremezsiniz. O zaman Doğu’daki insanınızı neyle kucaklayacaksınız? Siz oraya gidip ‘ben Türk’üm’ değdiniz zaman o da size ‘ben Kürt’üm’ diyor bu da DTP’nin var oluşunu sağlıyor.
Beyaz Gazete: Sizin Bahçeliye yönelik sözlerinizle ilgili dün Oktay Vural Bey’le görüştük, kendisi ‘bunlar boş şeyler, boş laflar, kayda değer şeyler değil’ dedi. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Ahmet Reyiz Yılmaz: Söylediklerini dolu mu boş mu olduğunu siz yorumlayın, Oktay Vural’ın ‘bunlar boş şeyler’ demesi MHP’nin bugünkü durumuyla çok örtüşüyor. Biz de zaten bu kafaları göndermek için aday olduk. Bahçeli’nin yanında duran herkes benim için Bahçelidir, benim muhatabım da devlet Bahçeli’dir. Biz ‘değişim hareketi’ dedik, neden bunu dedik? Çünkü MHP 12 yılda Alparslan Türkeş’in kurduğu çizgiden kaymıştır. Biz de bu çizgiye geri getireceğiz. Doğu’da güçlenerek Milliyetçi Hareket Partisi’ni tek başına iktidar yapacağız. Bu yapıyla Milliyetçi Hareket Partisi her zaman muhalefette kalmak zorundadır, Doğu’da teşkilatı kalmayan, Doğu’ya giremeyen bir Milliyetçi Hareket Partisi olamaz, mevcut durum da budur. Böyle bir parti de iktidar olamaz. Kimse kimseyi kandırmasın, en çoğu muhalefetin bir partisi olursunuz.
beyazgazete.com’un özel haberidir kaynak gösterilmeden kullanılamaz