Makedonya Cumhurbaşkanı Ivanov'a fahri doktora unvanı verildi- SİVAS
Üniversitenin Kültür Merkezi'nde düzenlenen fahri doktora töreni saygı duruşunda bulunulması ve her iki ülkenin milli marşının okunmasıyla başladı.
Vali Davut Gül, törende yaptığı konuşmada, programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek, "Bu fahri doktora töreniyle beraber her iki ülke arasındaki iyi ve güzel ilişkilerin daha da güçlenerek, hem eğitim hem de devam eden diğer alanlarda iki ülkenin akademisyenleri için daha hayırlı işlere sebebiyet vereceğini düşünüyorum." diye konuştu.
CÜ Rektörü Prof. Dr. Alim Yıldız da üniversite hakkında bilgi vererek, "Makedonya, Türkiye ile ortak bir geçmişi paylaşan, tarihi, kültürel ve coğrafi zeminde buluştuğumuz dost bir ülke." dedi.
Bilimin insanlığın ortak malı olduğunu vurgulayan Yıldız, Makedon üniversiteleri ile iş birliği yapmanın iki ülkenin geleceğine katkıda bulunacağını söyledi.
Konuşmaların ardından Rektör Yıldız, Makedonya Cumhurbaşkanı Ivanov'a cübbe giydirerek, fahri bilim doktorluğu unvanını verdi. - "Atatürk ve Makedonya" konferansıTörenin ardından Ivanov, "Atatürk ve Makedonya" konulu konferans verdi.Ivanov, konferansta Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşundan bu yana 95 yıl geçtiğini belirtti.
Sivas Kongresi'nde alınan kararların tüm ülkeyi temsil ettiğini aktaran Ivanov, " Sivas Kongresi Makedonyalı bir adam sayesinde gerçekleştirilebilmişti. Kongreyi başlatan ve başkanlığını yapan MustafaKemal Atatürk. Mustafa Kemal, kabiliyetleri açısından bir asker, sezgileri açısından bir öğretmen, hassasiyetleri açısından ise bir siyasetçiydi. Mustafa Kemal ve Makedonya arasındaki bağ sadece coğrafi bir bağ değildi. Makedonya sadece onun doğduğu yer değil, aynı zamanda onun anlayışını, görüşlerini ve karakterini şekillendirmiş olan ortamdı. Atatürk, Makedonya'dabirlikte var olmanın ne kadar önemli olduğunu yaşayarak öğrenebilmişti." ifadelerini kullandı.Atatürk'ün özelliklerinden ve Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş aşamalarından da bahseden Ivanov, şunları kaydetti:"Atatürk 1907’de Osmanlı İmparatorluğu'nun sınırlarını değiştirmesi ve Türk Milletinin etnik sınırları olarak gördüğü bölgeye çekilmesi gerektiğini düşünmüş ve böylelikle Türk Ulus Devleti'ni oluşturmuştu. Türkiye’nin modern bir ulus olabilmesinin tek yolunun, ulusal egemenliği temsil eden tek bir mercide toplanmış bir güç birliğinden oluşan, bölünmüş olmayan bir siyasi düzen ile mümkün olduğuna inanmıştı. Dolayısıyla, TBMM, yasama, yürütme ve yargıyı denetleyen bir merci olarak ortaya çıktı. TBMM'nin seçilmiş başkanı olarak Atatürk, ülkede yapılması gerekli inkılapları gerçekleştirebilmek için gereken muhteşem bir güce sahip oldu. 1 Kasım 1922'de TBMM Saltanatı kaldırmış, 29 Ekim 1923’te de Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmuştur. Böylelikle, Atatürk, cumhuriyetçi rejimin laik karakterini yerleştirmeye başladı.
"Atatük ve Makedonya ilişkisine de değinen Ivanov, sözlerini şöyle noktaladı:"Makedonya, Atatürk'ün tüm bu değerleri öğrendiği pencereydi, karakterini ve dünya görüşünü şekillendiren ortamdı. İleride Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşuna yol açacak olan fikirlerin büyümesine yardımcı olan bir yerdi. Kim bilir, meşhur düşüncesini dile getirirken belki de Makedonya'yı hatırlamıştı, 'Yurtta sulh, Cihanda sulh.' Makedonya her zaman birçok büyük evladın doğum yeri olmuştur. Bunlardan biri şüphesiz Atatürk'tür."Törene, Sivas 5. Piyade Eğitim Tugay Komutanı Tuğgeneral Ömer Ertuğrul Erbakan, İl Jandama Komutanı Albay Sinan Şen, İl Emniyet Müdürü Kenan Aydoğan, diğer protokol üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Saygı Duruşu Fahri Doktora Dünya Görüşü Öğrenciler Fahri Doktor
11 Mayıs 2018 Cuma günü yayınlandı
