- Kırklar Dağı mağdurları yıkımın durdurulmasını talep etti - Kırklar Dağı mağdurları: - “Mülkiyet hakkımızın öncelikle devletin kurumları tarafından savunulması gerekir”
Kamulaştırma Basın Açıklaması Mahkeme Kararı Tarım Arazisi Yıkım Çalışmaları
-İş makinesinden
-Alınan güvenlik önemleri
-Bekleyen hak sahipleri
-Ayık’ın konuşması
-Konutların girişine vurulan tabela
-Genel ve detay görüntüler
-Görüntü Kirklardagi_platformundan_aciklama_ başlığıyla FTP’ye aktarıldı.
( DİYARBAKIR ) - Kırklar Dağı mağdurları yıkımın durdurulmasını talep etti- Kırklar Dağı mağdurları:- “Mülkiyet hakkımızın öncelikle devletin kurumları tarafından savunulması gerekir” DİYARBAKIR
- Diyarbakır’da türkülere konu olan Kırklar Dağı’na yapılan konutların kaçak yapıldığı gerekçesiyle yıkıma başlanmasının ardından ‘Kırklar Dağı Mağdurları Platformu’ basın açıklaması yaptı. Biran önce yıkımın durulmasını isteyen platform üyeleri, en temel hak olan mülkiyet hakkının öncelikle devletin kurumları tarafından savunulması gerektiğini ifade etti.
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde bulunan Bağıvar Mahallesi sınırları içerisinde yer alan ve türkülere konu olan Kırklar Dağı’nda yapılan konutların yıkımına tepki gösteren ‘Kırklar Dağı Mağdurları Platformu’, basın açıklaması yaptı. Yıkımın sürdüğü alanda yapılan basın açıklamasında üyeler adına ortak basın açıklamasını Zeki Ayık okudu. Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nın 15 Ağustos 2017 tarih ve 349 sayılı meclis kararıyla inşaatların üzerinde yapılı olduğu eski 797’nolu parsele ait imar planının Diyarbakır 1. İdare Mahkemesi kararına dayanmak suretiyle iptal edildiğini öğrendiklerini ifade eden Ayık, “24 Kasım 2016 tarihinde verilmiş olan mahkeme kararını temyiz eden yani bu kararın hukuksuz ve yanlış bir karar olduğunu iddia eden Büyükşehir Belediyesi bu haksız ve hukuksuz kararı kesinleşmediğini bilmesine rağmen alelacele uygulamaya koymuştur. Bakanlık bütçeleri dikkate alındığında mümkün olmayacağı için öncelikle imar iptali yoluna gidilmiş ve kesinleşmeyen mahkeme kararı uygulamaya konmuştur. Önce imar durumunun iptali ve sonrasında yıkım kararının alınması hukuku dolanarak haksız ve hukuksuz iş yapmaktan başka bir anlam taşımamaktadır” dedi.
“Paraların cebimizden çıktığı unutulmamalıdır” Bugüne kadar uğradıkları haksızlıkların son bulması umuduyla çağrıda bulunduklarını belirten Ayık, şunları kaydetti: “Şuanda devam eden yıkım çalışmaları derhal durdurulmalı ve tamamen yasalara uygun inşa edilmiş konutlarımız aleyhinde yapılan haksız eleştiriler nihayete erdirilmelidir. Söz konusu konutları satın alırken yılların birikimi olan paraların cebimizden çıktığı unutulmamalıdır. En temel haklardan bir olan mülkiyet hakkımızın öncelikle devletin kurumları tarafından savunulması gerektiğini tekrar hatırlatmak isteriz. Yapılaşmanın olduğu alanla ilgili olarak tarihi eser, ziyaret, tescilli yapı ve tarım arazisi söylentilerine son verilmelidir. Devletin ilgili kurumları bölgeyi eski haline getirmek için kamulaştırma dışında bir seçenek arayışına girecekse bunun bizlerin mahfına olacağını ilgililere tekrar hatırlatıyoruz. Bugün burada hakka hukuka aykırı olarak devam eden yıkım kararıyla ilgili hukuki mücadelemizi sürdüreceğimizi tüm kamuoyu ile saygıyla paylaşırız.” (EEI-AKK-Y)
29 Aralık 2017 Cuma günü yayınlandı