'Doğu Guta'da gökyüzü bile ablukadaydı' (2) - BAB

"Doğu Guta'da gökyüzü bile ablukadaydı" (2) - BAB - Bab ilçesindeki geçici barınma merkezlerinde yaşayan siviller - 7 Nisan'da kimyasal silahla vurulan Duma ilçesinden Mahmut Şahap ile röportajSuriye'deki Beşşar Esed rejiminin kuşatmasındaki Doğu Guta'dan tahliye edilmek zorunda kalan siviller, gün ışığı ve bir dilim ekmeğe hasret oldukları, bebeklerini toprağa verdikleri günleri anlattı.Rejim ve destekçilerinin, başkent Şam'da 5 sene ablukada tuttuktan sonra Rusya ile varılan anlaşma gereği bölgeden çıkmasına izin verdiği sivillerden bir kısmı, Fırat Kalkanı Harekatı'nda kurtarılan Bab ilçesine sığındı. - "Gökyüzü bile ablukadaydı"7 Nisan'da kimyasal silahla vurulan Duma ilçesinden Mahmut Şahap, "Doğu Guta'da en değerli şey ekmekti. Arpa alabilmek için 2 - 3 gün sırada beklerdik. 3 veya 5 kilogram alır, 3 günlük ekmek yaptırırdık. Ekmek olmayınca ıspanak yerdik. Sebze ekmeye çalışırdık. Ekilecek arazi çok azdı. Her yer bina enkazıydı."Şahap, şöyle devam etti:"Doğu Guta'da gökyüzü bile ablukadaydı. Sığınaklarda yaşıyorduk. Kimyasal silah saldırılarında gözümüzün önünde ölenler oldu. İnsan hakları örgütleri rejime baskı yapıp giremez miydi? Tahliye edilirken otobüslerden gördük, hiçbir şeyi saklamıyorlardı. Kimyasal füzeleri sergiliyorlardı. Araştırmaya gelenler bizden delil istiyorlardı. Onlara 'Gidin ölülerimize bakın. Bahçeli evlerin bahçelerinin tamamına ölüleri serdiler.' dedim. Tahliye edilmeden 1 gün önce 4 yaşındaki kızımı toprağa verdim. Terörist miydi bu çocuk? Saldırılarda 7 çocuğum öldü. Cephe hattını vurmuyordu ki sivilleri vuruyordu. Bizim hayatımız böyleydi. Ne kadar konuşsam o kadar canınız acıyacak."Mahmut Şahap, "En zengin kişi bile kahvaltılık alamazdı. Yoğurt, zeytinyağı, şeker, çay, hiçbirini alamazdık. Evimiz yıkıldı. Her şeyimizi kaybettik. Hayattan beklentim kalmadı." dedi.

Gökyüzü İnsan Hakları Zeytinyağı Kimyasal Silah Gün Işığı 

19 Nisan 2018 Perşembe günü yayınlandı