- Çocukların hayvanlarla oynaması - Kuşların doğaya salınması - Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürü Fahrettin Ulu ile röportaj - Karacaların doğaya salınması - Karacaların su ihtiyacının karşılanmasını sağlayan yalak sisteminden görüntüler - Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürü Fahrettin Ulu: - "Anadolu topraklarında insan ve hayvan ayrımı yapılmadan tüm canlılara saygı duyulmuştur"İSTANBUL (AA) - Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürlüğü tarafından 4 Ekim Dünya Hayvanları Koruma Günü dolayısıyla doğaya sülün salındı.Polonezköy Tabiat Parkı'nda, sülünler ile tedavisi tamamlanan puhu kuşu, leylek, beç tavuğu, kerkenez, bıldırcın kılavuzu ve karaca gibi hayvanlar da doğaya bırakıldı.Doğa Koruma ve Milli Parklar 1. Bölge Müdürü Fahrettin Ulu, gazetecilere yaptığı açıklamada, etkinliğe katılan hayvanseverlere teşekkür etti.Yunus Emre'nin "Yaratılanı sevmişiz Yaradan'dan ötürü." dediğini ifade eden Ulu, şöyle konuştu:"Anadolu topraklarında yine aynı şekilde insan ve hayvan ayrımı yapılmadan tüm canlılara saygı duyulmuştur. Bu saygı ve merhamet öyle bir noktaya ulaşmıştır ki, baktığınız zaman hemen hemen mimariden sanata birçok alanda etkili olmuştur. Bunların en güzel örneklerini de yine ecdadımız Osmanlı'da 17. yüzyılda binaların dış cephesindeki kuş evlerinde görmemiz mümkündür. Göçmen kuşların yaşayabileceği, konaklayabileceği beslenme ihtiyaçlarını karşılayabileceği yerler yapılmıştır. Bunun en güzel örneğini de Yıldız Sarayı'nda görmemiz mümkündür."Ulu, "Yine aynı hissiyat, şefkat ve muhabbetle bugün hayvansever dostlarımızla birlikte hayvanlarımızı koruyup kollama, onların beslenmesine katkı sağlama açısından farkındalık oluşturma anlamında burada birlikte bulunuyoruz." diyerek, şöyle devam etti:"Bulunduğumuz nokta Polonezköy Tabiat Parkı ve içerisinde, karaca üretim istasyonu ve aynı zamanda sülün üretim istasyonu mevcut. Bu alanda bizim ürettiğimiz hayvanları doğaya bırakıyoruz. Sadece mevcut sahipsiz hayvanlarla ilgili değil, yaban hayatı ile ilgili de bakanlığımızın bir projesi mevcut.Diğer taraftan her yıl doğada yaralanan yaklaşık 5 bin hayvanı bu alanda rehabilite ederek tekrar doğaya kavuşturuyoruz. Birazdan yine hep birlikte bir puhu kuşunu ve iki leylek, beç tavuğu ve sülünleri bu alandan doğaya kavuşturacağız. Onları doğal yaşam alanlarına geri bırakacağız. Ayrıca bugünün anısına da önemli bir öyküye, buluşmaya tanık olacağız. Önceden bir köpeği sahiplenen bir çocuğumuz ile yine aynı şekilde özlemini ve hasretini bitirecek olan bir köpeğin öyküsüne birazdan hep birlikte tanık olacağız."Ulu, doğal hayatın, yaban hayatının beslenme ve su ihtiyacının karşılanmasıyla ilgili de yoğun şekilde gayret gösterdiklerini, bu çerçevede İstanbul 'da, bu bölgedeki bütün alanlarda doğaya uyumlu yalak sistemleri geliştirdiklerini dile getirdi.Konuşmanın ardından hayvanlar, görevliler ve hayvanseverin katılımıyla doğaya bırakıldı.Etkinliğe İstanbul Orman Bölge Müdürü Yusuf Şahin, İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz Karaca, şarkıcı Kıraç ve Doğa Bilimci Serdar Kılıç da katıldı.