Arnavutluk'ta 'Osmanlı Uygarlığı' sempozyumu - TİRAN

Arnavutluk 'ta "Osmanlı Uygarlığı" sempozyumu - TİRAN - YTB Başkanı Abdullah Eren'in konuşması - Tiran Büyükelçisi Murat Ahmet Yörük'ün konuşması - Arnavutluk Ulusal Kütüphanesi Müdürü Prof. Dr. Persida Asllani'nin konuşması - ALSAR Başkanı Mehdi Gurra'nın konuşması - Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Abdullah Eren: - "(Türk - Arnavut yakınlığı) İstiklal Marşı şairimiz olan Mehmet Akif, toplumlarımız ve kültürlerimiz arasında tesis edilmiş bu yakınlığın en müşahhas örneklerinden bir tanesidir"TİRAN (AA) - Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ile Arnavutluk 'ta faaliyet gösteren Geleceğin Alternatifi Vakfı (ALSAR) iş birliğiyle başkent Tiran'da "Osmanlı Uygarlığı" sempozyumu düzenlendi.
Prof. Dr. Halil İnalcık ve Prof. Dr. Günsel Renda'nın "Osmanlı Uygarlığı" isimli kitabının Arnavutça tercümesinin yayımlanması vesilesiyle düzenlenen sempozyuma YTB Başkanı Abdullah Eren, Türkiye'nin Tiran Büyükelçisi Murat Ahmet Yörük, ALSAR Başkanı Mehdi Gurra ve Arnavutluk Ulusal Kütüphanesi Müdürü Prof. Dr. Persida Asllani'nin yanı sıra ülkedeki Türk kurumlarının temsilcileri ile Türkiye, Arnavutluk , Kosova ve Makedonya'dan akademisyenler katıldı.
YTB Başkanı Eren, yaptığı konuşmada, Türk ve Arnavut toplumlarının 14. yüzyıldan bu yana sürdürdüğü yakın ilişkilerin, iki milletin fikir dünyasını, siyasi hayatını, aile ve toplum yapısını ve dilini etkilediğini belirterek, bu yönüyle de iki toplum arasındaki yakınlığın bugün bile ilk canlılığını korumayı başardığını söyledi.

Eren, "Kendisi de Arnavut kökenli olup kültür ufkumuzun ve edebiyat dünyamızın mümtaz şahsiyetlerinden birini teşkil eden ve İstiklal Marşı şairimiz olan Mehmet Akif, toplumlarımız ve kültürlerimiz arasında tesis edilmiş bu yakınlığın en müşahhas örneklerinden bir tanesidir." ifadelerini kullandı.Osmanlı idari teşkilatında da Arnavut kökenli 28 sadrazam ve 36 vezirin görev yaptığını anımsatan Eren, "Bununla birlikte ilk Türkçe sözlüğümüz olan Kamus - ı Türki'nin ve Türk edebiyatının ilk romanı sayılan Taaşşuk - ı Talat ve Fitnat'ın müellifi Arnavut asıllı Şemsettin Sami'dir." dedi.
Halil İnalcık'ın özellikle Osmanlı tarihine ilişkin yayımladığı eserleriyle bugüne ışık tuttuğunu ve geçmişin süzgecinden geçirip ulaştırdığı bilgilerle herkese geniş vizyon kazandırdığını vurgulayan Eren, "Ömrü boyunca çalışmayı ve araştırmayı asla terk etmeyen, hayatının son günlerinde dahi sönmeyen bilim aşkıyla kendisi dünya çağında birçok tarihçi ve bilim insanının da yetişmesine vesile olmuştur. Halil İnalcık, bizlere Osmanlı'nın aslında hepimizin ortak medeniyeti olduğunu anlatmıştır." diye konuştu.
- "Türkiye - Arnavutluk Ortak Araştırma Merkezi" kurulması çalışmalarıTürkiye'nin Tiran Büyükelçisi Yörük de "Osmanlı Uygarlığı" adlı eserin Arnavutçaya kazandırılmasında emeği geçenlere teşekkür ederek, "İnalcık Hoca, aslında dünya tarihinin en önemli devlet, kültür ve medeniyetlerinin birisi olan Osmanlı medeniyetini, bihakkın anlamamızı sağlayan şahsiyetlerin başında gelmektedir." dedi.
Osmanlı medeniyetinin, Türklerin Balkan halklarıyla girdiği etkileşimle şekillendiğini söyleyen Yörük, "Bir Balkan devleti olarak kurulan ve Avrupa tarihinin de ayrılmaz parçası olan Osmanlı İmparatorluğu'nun bu coğrafyada doğru şekilde tanıtılması için düzenlenen bu girişimi yürekten kutluyorum." diye konuştu.
Bu tür çalışmaların gelecekte de devam etmesi temennisinde bulunan Yörük, "Eğer önümüzdeki dönemde muvaffak olursak, geçmişimize ait birtakım farklı çevreler tarafından yapılmak istenen yanlış yönlendirmeleri ortadan kaldırabilmek, bertaraf edebilmek için önümüzdeki dönemde biz Türkiye - Arnavutluk Ortak Araştırma Merkezi'nin de Tiran'da faaliyete geçmesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Arnavutluk Ulusal Kütüphane Müdürü Asllani de "Osmanlı Uygarlığı" isimli eserin büyük bir proje olduğunu belirterek, bu eserin hazırlanmasına çeşitli alanlardan farklı kişilerin katkı sağladığını söyledi.

ALSAR Başkanı Gurra da Osmanlıyla ilgili yeterli sayıda kitaplarının bulunmadığını belirterek, "500 yıllık tarihi dönemle ilgili eserler yönünden büyük bir boşluk olduğunu görerek bu adımı attık. Ciddi yazar ve araştırma eksikliği var." ifadelerini kullandı.
Edebiyat Tarihçi Sadrazam Medeniyetler Başkent 

3 Aralık 2018 Pazartesi günü yayınlandı