28 Nisan 2013 Pazar günü yayınlandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, 'milli içki' tartışmalarıyla ilgili olarak, “Bana dedem milli içki olarak ayranı önerirdi.
Birileri de votka içecekmiş, bira içecekmiş varsın o da birasını votkasını içsin ama biz anayasanın 58. maddesi gereği neyse devlet olarak bunu yapmaz zorundayız” dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (MUSİAD) Haliç Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen olağan genel kurul toplantısına katıldı.
Toplantıda konuşan Başbakan Erdoğan, milli içki tartışmalarına değinerek, “Gazi Mustafa Kemal’in başkanı olduğu meclisin çıkardığı ilk 5 yasadan biri alkolle mücadele yasası. O zaman Meclis Başkanı Gazi Mustafa Kemal. Bu işin önemini vurguladık. İlk çıkan yasalardan biri bu. Çıktıktan 4 sene sonra maalesef önünü açıyorlar. Bununla da kalınmıyor öyle bir süreç geliyor ki, o süreçte de birayı ‘milli içki’ diye tanıtıyorlar bu ülkede” dedi.
Türkiye’de doğum kontrollü nüfus planlaması yapılan dönemleri hatırlatan Erdoğan, “Doğum kontrolü nüfus planlaması ile ilgili neler yaptılar hatırlayın. Okullarda bize bunları anlattılar. Bu ülkede maalesef ilaçlarla kısırlaştırma süreci başlattılar. Buna karşı siz bayrak açtığınız zaman hemen ‘cumhuriyet düşmanı’ dediler. Ben milletimin çoğalmasını istiyorum, onlar azalmasını istiyor aramızdaki fark bu. Bahaneleri hazır, 'eğitimsiz bir nesilden ne olur.' Bu ülkede en zengin olanların kaç çocuğu var bakın 1-2 tanedir. İşte parasal imkanları var niye okutmuyorlar, okutsunlar. Ya da paraları var okutuyorlar niye daha fazla çocuk yapmıyorlar? Şu an nüfus artışımız çok kötü. 2040’da Türkiye artık yaşlı milletler arasına girmiş olacak. Bu en büyük tehlikedir. Bu milletin nüfusunun artması lazım” şeklinde konuştu.
“Bana dedem milli içki olarak ayranı önerirdi” diyen Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Birileri de votka içecekmiş, bira içecekmiş varsın o da birasını votkasını içsin ama biz anayasanın 58. maddesi gereği neyse, devlet olarak bunu yapmaz zorundayız. Anayasanın 58. maddesi devletin uyuşturucu ile mücadelede, kumarla mücadelede, kötü alışkanlıklarla mücadelede tedbirler alacağını söylüyor. Onun gereğini yapmak başbakanın görevidir. Kimse rahatsız olmasın. Üniversitenin kampüsü içerisinde alkollü içki satılıyor. Böyle şey olur mu? Oraya aydınlanmaya gelen genç kafayı bularak evine gidiyor. Buna karşı tedbir almaktan başka ne olacak? Ondan sonra eline bilgisayar alacak yerde döner bıçağıyla oradaki arkadaşına saldırıyor. Kafa kıyak çünkü. Bunu söylediğimizde bazı çevreler rahatsız oluyor. Biz hak neyse yapmak, milletimizin yanında yer almak zorundayız.”