Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

İmralı süreci

9 Mart 2013 Cumartesi günü yayınlandı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, çözüm sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Surinam Devlet Başkan Yardımcısı Robert Ameerali ile yaptığı görüşme sonrası düzenlenen ortak basın toplantısında gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Erdoğan, İmralı tutanaklarının sızdırılmasına yönelik, 'Biraz sabırlı olursak medya dünyasından arkadaşlar sızdırmayı açıklayabilir. Onlar biliyorlar ve onların açıklaması gerekir. Ama biraz sabretmek lazım. Açıklamamaları durumunda biz açıklayabiliriz ' diye konuştu.

İmralı'ya yapılan ikinci ziyaret sonrası gündeme gelen 'PKK'nın elindeki kamu görevlilerinin bırakılması'na da değinen Erdoğan, 'Olayın ikinci Habur'a dönüşmesini istemiyoruz ' dedi.

Erdoğan, terör örgütü PKK'nın elindeki kamu görevlilerinin serbest bırakılma sürecine ilişkin bir soru üzerine de "İlgili birimlerimiz süreci takip ediyorlar, verilen tarihler, tarih var. Temenni ederim ki çok gecikmeden bu kardeşlerimiz, vatandaşlarımız bırakılmış olurlar. Onun metodu veya şekli nasıl olur, usul itibariyle onu da az önce ifade etiğim gibi ilgili birimler takip ediyorlar. Bunun bir şova dönüştürülmesini arzu etmiyoruz, ikinci bir Habur yaşamak istemiyoruz. Çözüm sürecine gölge düşmeden bu iş başarılsın istiyoruz. Buradaki bütün dert, sürecin başarılı bir şekilde sürdürülmesidir." diye konuştu.

ARTIK ESAD DEMEYECEĞİM

Başbakan Erdoğan'a, ayrıca, CHP'den 3 milletvekilinin Beşşar Esed ile görüşmek için Şam'a gitmesi ve Esed'in Türk hükümetini BM'ye şikayet edeceğini açıklaması soruldu. Erdoğan, şöyle cevap verdi: "Sayın Esed demeyeceğim, artık geride kaldı. Esed, Türk hükümetinden tabii ki şikayet edecek. Sizin bir şeyin dikkatinizi çekmesi lazım. Bu ülkenin ana muhalefet partisi 3 milletvekilini acaba bu diktatörle görüşmeye niçin gönderiyor? Oradan hangi neticeyi elde ediyorlar? Ülkemize yeri geldiği zaman saldırıda bulunan bir rejim var. 70 bini aşkın, bir rivayete göre 100 bini aşkın insan öldürülmüş. Türk hükümetini BM'ye şikayet edecekmiş. 250 bin insanın topraklarımızda barındırdığımız için mi şikayet edecek? Adeta orada soykırım katliamı gerçekleştiriyor, devlet terörü estiyor. Bunun için mi bizi şikayet edecek? Birleşmiş Milletler herhalde böyle bir zalimin, diktatörün müracaat kapısı değildir. BM'nin görevi dünya barışına hizmettir, savaşlara, iç savaşlara yandaş olmak değildir. Bildiğini hangi yoldan yapacaksa yapsın, bizim abdestimizden şüphemiz yok, onun için namazımızdan da şüphemiz yok. Emin adımlarla gidiyoruz. Zulümden kaçanlara kapımız açık, her türlü lojistik desteği gıda, giyim, ilaç vb. bunları vermeye devam edeceğiz."


HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı