''Dertleri Nevruz değil olay çıkarmak''

20 Mart 2012 Salı günü yayınlandı Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, bazı illerde izinsiz Nevruz kutlamaları sırasında yaşanan olaylara ilişkin ''Öyle gözüküyor ki BDP ve yandaşlarının derdi demokratik bir ortam içerisinde toplantı ve gösteri yapmak değil, Nevruzu kutlamak değil. Onların dertleri olay çıkarmak, kavga çıkarmak, vatandaşın malına canına zarar verecek eylemler yapmak ve bu suretle gündeme gelmek, Türkiye'de böyle bir fotoğraf dünyaya çektirmek'' dedi.

Bozdağ, Diyanet İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü'nce Sakarya Güral Sapanca Otel'de gerçekleştirilen Yurtdışı Hizmetleri Konferansı-Küresel Gelişmeler Yeni Perspektifler toplantısında, gazetecilerin dün bazı illerde izinsiz Nevruz kutlamalarıyla ilgili sorusunu yanıtladı.

Valiliklerin gösteri, yürüyüşlerde ya da kutlamalarda birtakım tedbirler aldığını belirterek, uygun gördüklerinde izin verildiğini anlattı.

Bütün valiliklerin bu noktada tedbir aldıklarını dile getiren Bozdağ, şöyle konuştu:

''Öyle gözüküyor ki BDP ve yandaşlarının derdi demokratik bir ortam içerisinde toplantı ve gösteri yapmak değil, Nevruzu kutlamak değil. Onların dertleri olay çıkarmak, kavga çıkarmak, vatandaşın malına canına zarar verecek eylemler yapmak ve bu suretle gündeme gelmek, Türkiye'de böyle bir fotoğraf dünyaya çektirmek. İyi niyetli değiller. İyi niyetli olmuş olsalar bu konuda valiliklerimiz gerekli tedbirleri alıyorlar, gerekli kolaylıkları veriyorlar.

Demokratik hakları ve hukuk içerisinde Nevruzu kutlamaya engel hiçbir şey yok ama ille hukukun dışına çıkarak, ille yasaları çiğneyerek, ille şiddet yaparak, ille onun bunun malına, hatta gerekirse canına zarar verecek usulde kutlama isteme gayretleri var. O yüzden bu bu gayretlerin şeyini görüyoruz. Bunlar demokratik bir mücadele yöntemi değildir. Çünkü bizim yasalarımız demokratik mücadeleye ve hukukun içinde kalarak hak aramaya her türlü kolaylığı sağlıyor ama bunların derdi hukuku çiğnemek ve şiddet yapmaktır, o yüzden gerçek yüzlerini ortaya koyuyorlar. Yani Türkiye kamuoyu ve dünya kamuoyu onları gerçek yüzleriyle tanıyacak ve tanıyor.''