Meclis'te 'yerel seçim' mesaisi

10 Ekim 2012 Çarşamba günü yayınlandı AK Parti ve MHP’nin birlikte hazırladığı ve yerel seçimlerin 2014 Mart ayından 2013 yılı Ekim ayının son Pazar gününe alınmasına ilişkin anayasa değişiklik teklifi TBMM Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlandı.

TBMM Genel Kurulu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile 309 milletvekilinin imzası bulunan, yerel seçimlerin 27 Ekim 2013 tarihinde yapılmasına ilişkin Anayasa Değişiklik Teklifi’nin birinci görüşmeleri başladı.

Partilerin teklif üzerine yapacağı konuşmaların ardından Anayasa değişiklik teklifinin ilk tur oylaması yapılacak. İkinci tur oylama ise Cuma günü gerçekleşecek. AK Parti ve MHP’nin ortak hazırladığı teklifin Cuma günü kabul edilmesi bekleniyor.

Teklif tümü üzerinde ilk konuşmayı yapan BDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, “Seçimlerin önümüzdeki yıl 27 Ekim’de değil, isterseniz bu Pazar günü yapılmasına hazırız” dedi.

Ancak itirazlarının yasa tasarı ve tekliflerinin oldu bittiyle getirilmesi ve BDP’nin görüşünün alınmaması olduğunu belirten Tan, değişiklik önergesiyle yerel seçimlerin Mayıs 2013’te yapılmasını teklif edeceklerini söyledi.

CHP Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, AK Parti’nin ekonominin kötüye gideceğini bildiği için ve kışı çıkaracak nefesi kalmayacağı için kışı görmeden yerel seçim yapmak istediğini söyledi.

Erken seçime karşı olmadıklarını da belirten Tezcan, “Çünkü millet sizden ancak önüne sandık geldiğinde kurtulabilir” dedi.

Teklifin gerekçesinde ‘hava şartlarının özgür propagandaya uygun olmadığının’ ifade edildiğini söyleyen Tezcan, “10 yıldır iktidardasınız, özgürlük adına ne kaldı. Hoşunuza gitmeyen şeyleri söyleyenleri hapishaneye tıktınız” dedi.

Suriye tezkeresine de değinen Tezcan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın ‘ABD’ye canınız cehenneme diyebiliyor musunuz?’ sözlerine yanıt verdi. Tezcan, “ABD’ye canın cehenneme deriz. Sadece ABD’ye değil, ABD ile birlikte onun dünyayı paylaşmak üzere onun çömezi olan bütün emperyalist işbirlikçilerine canınız cehenneme diyoruz” dedi.

Kimsenin angajman kurallarına göre, ülkeye doğrudan saldırı olduğunda karşılık verilmesine karşı olmadığını belirten Tezcan, ‘Irak için sınır ötesi tezkere verildi.

Kandil’e girebildiniz mi?’ diye sordu.

Tezcan’ın konuşmasının ardından AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, sataşma gerekçesiyle kürsüye geldi. Elitaş, sanki CHP’nin genel başkanı, parti sözcüsü yokmuş gibi Tezcan’ın Başbakan Erdoğan’a cevap verdiğini belirterek, “Bir taraftan da Sosyalist Enternasyonel’de konuşan milletvekillerine bakıyorum, bir de burada konuşan milletvekillerinin farkını görüp şaşırıyorum. Sosyalist Enternasyonel’de ‘Suriye rejiminin meşrutiyetini kaybettiği ve halka yapılan zulmün kabul edilemeyeceğine dair’ metne imza atan CHP yetkilileri bugün Suriye rejiminin yaptıklarını kabul savunur duruma gelmiş. Bir tarafta ‘niye Kandil’e girmiyorsunuz?’ derken, öbür taraftan Sosyalist Enternasyonel’de ‘İsrail ve Filistin sorununa benzeyen Kürt sorunu gibi’ diye ifadenin altına utanmadan imza atıyorsunuz. Aşırı şekilde çelişki içindesiniz. Bir taraftan Kandil’deki teröristlerin üzerine TSK çıkarma yaparken, teröristleri ininde boğmaya çalışırken, bir taraftan Kandil’in BDP’li temsilcisi zıplıyor, bir taraftan CHP üç çocukla iki anneyi şehit eden Suriye güçlerinin saldırıya müdahale eden TSK’ya ‘niye yapıyorsunuz?’ diye ayağa fırlıyor. Kandil’e yapılan saldırıya BDP ayağa fırlıyor, Suriye’deki insanlarımızı katledenlere karşı de CHP ayağa kalkıyor” dedi.

Elitaş’a cevap vermek üzere kürsüye gelen CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ise, hükümetin Suriye tezkeresi çıkarmakla yanlış yaptığını anlamış durumda olduğunu söyledi.

Hamzaçebi, “Buraya çıkan bir sayın diplomat ve grup başkan vekili tezkereyi anlatmak yerine dönüp, ‘siz Sosyalist Enternasyonel’de şunu yaptınız’ demeye çalışıyorlar. Sosyalist Enternasyonelle ilgili açıklamayı genel başkanımız ve ilgili arkadaşlarımız yaptılar. O metnin Türkiye’yi ilgilendiren bölümlerine CHP olarak muhalefet şerhlerimizi koyduk. Siz onu bırakın, tezkereye dönün. Halkın yüzde 80’i bu tezkereye karşı. Onun için siz ortaya çıkıp ‘biz aslında savaşmayacağız, bu korkutmak için’ demeye başladınız. Tezkerede diyorsunuz ki, ‘Türkiye silahlı saldırı eşiğine gelmiştir’. Niye, ‘Suriye silahlı kuvvetleri Türkiye Cumhuriyetine silahlı saldırıda bulunmuştur, sivil vatandaşlarımızı öldürmüştür’ deme cesaretini göstermiyorsunuz. Bir adım atıyorsunuz ama ABD’nin size ‘dur’ demesinden çekiniyorsunuz. Gidemeyeceksiniz oraya. Kabadayılık yapmak istiyorsunuz ama onun da hakkını veremiyorsunuz. Sizin Suriye politikanız iflas etmiştir, açık net biçimde vatandaştan dönmüştür” dedi.

Görüşmeler devam ediyor