SİYASET / AHMET DAVUTOĞLU'NUN HAYATI

İlginç ama ayrı bir ekibi hiç olmadı Davutoğlu’nun. Başbakanlıkta, yardımcısı ve eski öğrencisi Ali Sarıkaya, bir sekreteri ve şoförü vardı sadece. Cumhurbaşkanlığı-Başbakanlık-Dışişleri Bakanlığı üçlüsü ile koordinasyon halinde çalıştı hep. Askerler de analizlerine önem verdi. Bazen danışmanlar Akif Beki ve Ömer Çelik ile sorun yaşasa da kimseyle derin bir çatışması olmadı. Çok eleştirildi. En çok da “Neo-Osmanlıcı” olmakla suçlandı. Kendisi kabul etmedi bu tanımı. Amacı, Türkiye’yi “merkez ülke” yapmaktı. Bölgedeki uçan kuştan bile haberdar olmaya çalışıyordu. Sonuç, 1.5 ay içinde 11 ülkeye gitmesiydi. Şubat sonundan itibaren Tanzanya, Kenya, İran, Irak, Çek Cumhuriyeti, ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Katar ve Suriye’yi dolaşmıştı ve geziler aynı tempoda sürüp gidiyordu. 40 yıldır oturdukları Bahçelievler’deki evine çok az uğrayabiliyordu. Bu tempodan en çok yakınan da küçük çocuklarıydı. Babasının adını verdikleri oğlu Mehmet henüz 12 yaşındaydı, kızı Hacer Bike ise 10. İkisi de henüz ilkokuldaydılar. Davutoğlu, gittiği her ülkeden onlara birer hediye almayı ihmal etmiyordu.