Neset Ertas'in Oglu Hüseyin Ertas Açiklamasi 'Babamizin Istemedigi Bir Film Çekilmekte, Biz De Derdimizi Anlatiyoruz'

Kirsehir’de ’Garip Bülbül Neset Ertas’ filmi ile ilgili açiklamalarda bulanan Neset Ertas’in oglu Hüseyin Ertas, herkesin kendine yakisani yaptigini söyledi.

Ertas, "Babamizin istemedigi bir seyi biz de karsi çiktigimiz için aile karsi çikiyor diye bir yandan saldirilar yapiliyor ama mesele sudur; babamizin istemedigi bir film çekilmekte. Biz bugün ilk defa göz önüne çikip kameralara derdimizi anlatalim dedik. Onu anlatirken bile, bu yaptigimiz is bile karsi tarafa ne kadar yüzsüzlük diyecegim, yüzsüzlükte sinir yok. Biz derdimizi anlatirken bile bunu firsat bilip çektikleri filmin reklamlarini yapmislar. Baskalari adina utanmak diye bir sey varsa en güzel örnegi budur efendim" dedi.



Babasinin 40 kiloda kanserle mücadele ettigini aktaran Hüseyin Ertas, "40 kiloya düsmüs, kanserle savasan bir insanin hastaneye yatmadan 6 gün önce evine noter götürüp imzasini almak hangi serefli bir insana yakisir. Ondan sonra da ’ben muvafakatname aldim’ diye ortalikla dolasmak hangi adam kalibina yakisir. Sonra da bunu satip bile bile göz göre göre gerçekleri bile bile kitabini satip, bunun üzerinden hala bir yerlere varmaya çalismak nasil bir insanliga yakisir. Kitap kitap diyorlar. Babam ’15 senede bir kitap bitmez mi, benim ölmemi bekliyor bu’ dedigi adam hakkinda biz hiçbir zaman açiklama yapmadik, hiçbir isine de karismadik"" diye konustu.



"Aile babalarinin iradesine sahip çikiyor"

Ertas ailesinin avukati Ugur Çapkin ise ailenin babalarinin iradesine sahip çikmaya çalistigini söyleyerek, "Neset Ertas hayati boyunca belgesellere izin vermis, ne olacagi belli olmayan, ajitasyon, gözyasi eklenerek, aile mahremiyetine girilerek yapilabilecek filmlere karsi çikmis. Bunun iradesine saygi duymaktan baska elimizden ne gelir. Ailenin de yapmak istedigi bundan ibaret. Babalarinin iradesine sahip çikmaya çalisiyorlar. Ailesini bypass edip kitap izni adi altinda senaryo uyarlayip film yapmaya çalisiyorlar. Vefatindan 22 gün önce evine hiç haberi yokken noter getiriliyor ve 42 sayfa belge imzalatiliyor. O zaman 40 kiloya düsmüs, kanser hastasi, evde kimse yok. Evde kimsenin olmadigi bir zamanda baskin yapar gibi eve geliyorsun, agri kesici bantlar üzerinde, uygu halinde, zor durumda, ne imzaladigini bilecek durumda bile degil. Öyle bir durumda iradesinin olup olmadigi ortada degilken, doktor raporu alinmamisken, 42 sayfa imza aliniyor. Bu muvafakatnameye dayanarak kitap yazdik, film yaptik deniyor. Bir an onun dogru oldugunu kabul etsek bile muvafakatnamenin içinde film yapmaya izin yok. 3 tane davamiz var devam ediyor. O muvafakatnamelerle ilgili, fikri sinai haklarla ilgili davalar var. Hem kitap hem yapimci hem kurdugu sirketlerle ilgili davalar devam ediyor. Insallah yargi bu davalar neticelenmeden filmin oynatilmasina müsaade etmez" ifadelerini kullandi.