Merkez Bankasi PPK Toplanti Özetini Yayimladi

Merkez Bankasi para politikasi kurulu toplanti özetini paylasti. Metinde “Son dönemde belirgin sekilde açilan politika kredi faizi makasinin parasal aktarimin etkinligini azalttigi degerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul, makroihtiyati politika setini, parasal aktarim mekanizmasinin etkinligini destekleyecek araçlarla daha da güçlendirmeye karar vermistir” denildi.

Merkez Bankasi PPK Toplanti Özetini Yayimladi
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi (TCMB), Para Politikasi Kurulu toplanti özetini yayimladi. Politika kredi faizi makasinin parasal aktarimin etkinligini azalttigi degerlendirmesinin yapildigi metinde, “Bu çerçevede Kurul, makroihtiyati politika setini, parasal aktarim mekanizmasinin etkinligini destekleyecek araçlarla daha da güçlendirmeye karar vermistir” denildi.

Özet metinde su ifadelere yer verildi:

“Tüketici fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 2,37 oraninda artmis, yillik enflasyon 0,98 puan yükselerek yüzde 79,60 olarak gerçeklesmistir. Bu dönemde, yillik tüketici enflasyonu enerji grubunda gerilerken diger gruplarda yükselmis, enflasyondaki yükseliste temel mal ve hizmet gruplarinin etkisi belirgin olmustur. Yillik enflasyon temel mal grubu genelinde yükselirken hizmet grubunda lokanta-otel grubu hariç diger alt gruplarda artmistir. Gida grubunda yillik enflasyon islenmemis gidada sinirli bir miktar gerilerken, islenmis gidada yükselisini sürdürmüstür. Enerji enflasyonu uluslararasi enerji fiyatlarindaki gelismelere paralel olarak gerileyen akaryakit ve tüp gaz fiyatlariyla düsüs kaydetmistir. Uluslararasi emtia fiyatlarinin etkileriyle rafine petrol ürünleri ve ana metal fiyatlarinda düsüs olmakla birlikte diger enerji kalemlerinin etkisiyle üretici enflasyonu yüksek seyretmistir. Bu görünüm altinda, çekirdek göstergelerin yillik enflasyonlarindaki yükselis devam etmistir.

Gida ve alkolsüz içecek fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 3,15 oraninda artmis, grup yillik enflasyonu 0,72 puan yükselerek yüzde 94,65 olmustur. Yillik enflasyon islenmemis gidada 0,65 puan düsüsle yüzde 91,00’a gerilerken, islenmis gidada 1,98 puan artisla yüzde 98,02’ye yükselmistir. Son iki aydir gerileme kaydeden mevsimsellikten arindirilmis taze meyve sebze fiyatlarinda bu dönem artis izlenmistir. Taze meyve ve sebze disinda kalan islenmemis gida grubunda pirinç, yumurta, patates ve bakliyat kalemleri fiyat artislariyla öne çikmistir. Islenmis gida fiyatlarindaki yüzde 3,61 oranindaki yükseliste ise ekmek-tahillar, kahve-çaykakao ve alkolsüz içeceklerin etkisi gözlenmistir.

Enerji fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 3,13 oraninda gerilemis, grup yillik enflasyonu 22,06 puanlik azalisla yüzde 129,27 olarak gerçeklesmistir. Bu gelismede, uluslararasi ham petrol fiyatlarindaki düsüsü takiben akaryakit fiyatlarinda gözlenen yüzde 8,18 oranindaki azalis etkili olmus, bu alt grupta yillik enflasyon 37,11 puan düsüsle yüzde 214,87 seviyesine gerilemistir. Tüp gaz fiyatlari da olumlu uluslararasi gelismelerin etkisiyle 3,98 oraninda düsüs kaydetmistir. Diger yandan, sebeke suyu ve kati yakit fiyatlarinda artislar devam etmistir. Akaryakit fiyatlarindaki düsüsün Agustos ayinda da enerji fiyatlarini olumlu yönde etkilemesi beklenmektedir.

Hizmet fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 3,20 oraninda artmis, grup yillik enflasyonu 2,76 puan yükselerek yüzde 51,45 olmustur. Bu dönemde, yillik enflasyon lokanta-otel grubunda sinirli bir miktar gerilerken, ulastirma ve kirada daha belirgin olmak üzere diger alt gruplarda yükselmistir. Ulastirma hizmetlerinde fiyatlar yüzde 5,01 oraninda artmis, bu gelismede demiryolu ve karayolu ile sehirlerarasi yolcu tasimaciligi, havayolu tasimaciligi ve otobüs ile sehir içi yolcu tasimaciligi öne çikmistir. Böylelikle, ulastirma grubu yillik enflasyonu yüzde 90,71 olmustur. Temmuz ayinda lokanta-otel alt grubunda fiyat artislari yüzde 2,49 ile hiz kesmis, yillik enflasyon yüzde 79,14 olarak gerçeklesmistir. Bu dönemde haberlesme hizmetlerinde internet ücretleri öne çikarken, diger hizmetlerde fiyat artislari grup geneline yayilmistir. Kira fiyatlarinda kaydedilen yüzde 4,24 oranindaki artis, grup aylik enflasyonunda hizlanmaya isaret etmistir.

Temel mal fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 3,67 oraninda artmis, grup yillik enflasyonu 6,07 puan yükselisle yüzde 70,93 olmustur. Dayanikli mal grubunda fiyatlar beyaz esya ve otomobil fiyatlari öncülügünde yüzde 3,85 oraninda artmis, grup yillik enflasyonu yüzde 84,93 seviyesine ulasmistir. Diger temel mal grubunda aylik enflasyon yüzde 4,47 olarak gerçeklesirken bu grupta ilaç, ev ile ilgili temizlik malzemeleri ve kisisel bakim ürünleri öne çikmistir. Giyim ve ayakkabi grubu fiyatlarinda mevsim normalinin tersi yönünde yüzde 1,74 oraninda artis gerçeklesmis, grup yillik enflasyonu 5,10 puan yükselisle yüzde 31,45 olmustur.

Alkollü içecekler ve tütün ürünleri fiyatlari Temmuz ayinda yüzde 6,85 oraninda artmis, grup yillik enflasyonu yüzde 82,66 seviyesine yükselmistir. Bu gelismede sigara fiyatlarinda yapilan vergi ayarlamasinin sinirli etkisinin yani sira üretici firmalar kaynakli artislarin yansimalari izlenmistir.

Piyasa Katilimcilari Anketi Agustos ayi sonuçlarina göre cari yil sonu enflasyon beklentisi 0,66 puanlik artisla yüzde 70,60, gelecek on iki aya iliskin enflasyon beklentisi 1,76 puan yukari yönlü güncellemeyle yüzde 41,99 seviyesine yükselmistir. Gelecek yirmi dört aya iliskin enflasyon beklentisi ise yüzde 24,35 ile yataya yakin seyretmistir.

Enflasyonu Etkileyen Unsurlar ve Riskler

Jeopolitik risklerin dünya genelinde iktisadi faaliyet üzerindeki zayiflatici etkisi artarak sürmektedir. Önümüzdeki döneme iliskin küresel büyüme tahminleri asagi yönlü güncellenmeye devam etmekte ve resesyonun kaçinilmaz bir risk faktörü oldugu degerlendirmeleri yayginlasmaktadir.

Türkiye’nin gelistirdigi stratejik nitelikte çözüm araçlari sayesinde temel gida basta olmak üzere bazi sektörlerdeki arz kisitlarinin olumsuz etkileri azaltilmis olsa da uluslararasi ölçekte üretici ve tüketici fiyatlarinin artis egilimi sürmektedir. Yüksek küresel enflasyonun, enflasyon beklentileri ve uluslararasi finansal piyasalar üzerindeki etkileri yakindan izlenmektedir. Bununla birlikte, gelismis ülke merkez bankalari artan enerji fiyatlari ve arz-talep uyumsuzlugu ile isgücü piyasalarindaki katiliklara bagli olarak enflasyonda görülen yükselisin beklenenden uzun sürebilecegini vurgulamaktadirlar. Ülkeler arasinda farklilasan iktisadi görünüme bagli olarak gelismis ülke merkez bankalarinin para politikasi adim ve iletisimlerinde ayrisma devam etmektedir. Finansal piyasalarda artan belirsizliklere yönelik merkez bankalari tarafindan gelistirilen yeni destekleyici uygulama ve araçlarla çözüm üretme gayretlerinin sürdügü gözlenmektedir.

Gelismekte olan ülkelere yönelen portföy akimlarinda küresel risk istahina paralel olarak Agustos ayinda hem borçlanma senetlerinden hem de hisse senedi piyasalarindan çikislar devam etmistir. Bununla birlikte gelismis ülkelerin uzun vadeli tahvil faizlerindeki oynaklik ve küresel finansal kosullarin seyri gelismekte olan ülkelere yönelen portföy akimlarina iliskin riskleri canli tutmaktadir. Türkiye özelinde ise son haftalarda sermaye piyasalari yatirim araçlarina yabanci ilgisinde belirgin bir artis gözlenmektedir.

Liralasma stratejisi kapsaminda atilan politika adimlarinin da etkisiyle Türkiye’nin Türk lirasi cinsi devlet tahvili getirileri bu dönemde basta uzun vadede olmak üzere benzer ekonomilere göre daha olumlu bir performans sergilemistir.

Enflasyonda gözlenen yükseliste; jeopolitik gelismelerin yol açtigi enerji maliyeti artislarinin gecikmeli ve dolayli etkileri, ekonomik temellerden uzak fiyatlama olusumlarinin etkileri, küresel enerji, gida ve tarimsal emtia fiyatlarindaki artislarin olusturdugu güçlü negatif arz soklari etkili olmaya devam etmektedir.

Üretici fiyatlarinda rafine petrol ürünleri ve ana metal kalemlerinde uluslararasi emtia fiyatlarindaki gerilemenin etkileri gözlenmeye baslanmis olsa da, alt gruplar geneline yayilan fiyat artislari, elektrik, dogal gaz, temel eczacilik ürünleri ve tütün ürünlerinde daha belirgin olmak üzere Temmuz ayinda da devam etmistir.

Yilin basindaki güçlü büyüme dis talebin de olumlu etkisiyle ikinci çeyrekte de sürmüstür. Sanayi üretimi Haziran ayinda mevsim ve takvim etkilerinden arindirilmis olarak bir önceki aya göre yüzde 1,3 oraninda, yillik bazda ise yüzde 8,4 oraninda yükselmistir. Böylelikle sanayi üretimi bir önceki çeyrege kiyasla yüzde 1,1 oraninda artis kaydetmistir. Ihracat yogunlugu nispeten yüksek sektörlerde sanayi üretimi artisi aylik ve çeyreklik bazda daha kuvvetli gerçeklesmistir. Perakende satis hacim endeksi ise aylik bazda yüzde 0,7 oraninda azalmasina ragmen yilin ikinci çeyreginde bir önceki çeyrege kiyasla yüzde 4,2 gibi yüksek bir oranda artmistir. Bu çerçevede, kartla yapilan harcama verileriyle de uyumlu olarak ikinci çeyrekte iç talepte dönemlik bazda toparlanmaya isaret etmistir.

Isgücü piyasasindaki gelismeler yilin ikinci çeyreginde iktisadi faaliyetle uyumlu güçlü bir görünüm sergilemistir. Salgin sonrasi toparlanma sürecinde istihdam kazanimlari, özellikle sanayi ve hizmetler sektörlerinde, benzer ekonomilere göre daha olumlu seyretmektedir. Nitekim, yilin ikinci çeyreginde mevsimsellikten arindirilmis olarak toplam istihdam bir önceki çeyrege göre yüzde 2,5 oraninda (yaklasik 765 bin kisi) artmistir. Özellikle çeyreklik bazda yüzde 3,3 artis ile sanayi sektörü basta olmak üzere, istihdam artisina katki veren sektörler dikkate alindiginda büyüme dinamiklerinin yapisal kazanimlarla desteklenmekte oldugu görülmektedir. Sonuç olarak, issizlik orani bir önceki çeyrege göre 0,4 puan azalarak yüzde 10,6 seviyesinde gerçeklesmistir. Anket göstergeleri ve yüksek frekansli veriler ise istihdamdaki artis egiliminin ivme kaybetmekle birlikte korunduguna isaret etmektedir.

Üçüncü çeyrege iliskin öncü göstergeler iktisadi faaliyette bir miktar ivme kaybina isaret etmektedir. Iktisadi Yönelim Anketi, PMI ve sektörel güven endeksleri gibi anket bazli göstergeler ile diger yüksek frekansli veriler isiginda Agustos ayinin ortasi itibariyla iktisadi faaliyette dönemlik bazda yavaslama görülmektedir. Imalat sanayi firmalarinin kayitli iç ve dis piyasa siparisleri ile gelecege yönelik siparis beklentileri de yurt içi ve yurt disi talepte zayiflamaya isaret etmektedir. Firmalarin gelecege dair yatirim ve istihdam beklentilerinde ise, yüksek seviyelerde bulunmalarina ragmen, Temmuz ayi itibariyla gerileme gerçeklesmistir. Bu dönemde yapilan saha görüsmelerden edinilen bilgiler de iktisadi faaliyete dair benzer sinyaller vermistir.

Son dönemde enerji ithalatindaki yüksek seyir cari islemler dengesini olumsuz etkilemeye devam etmektedir. Cari Islemler Dengesi 2022 yili Haziran ayinda 3,5 milyar ABD dolari açik verirken, yilliklandirilmis cari açik 2,3 milyar ABD dolari artisla 32,7 milyar ABD dolari seviyesine yükselmistir. Geçici dis ticaret verileri Temmuz ayinda ihracatta bayram ve takip eden izin günleri ile otomotiv sektöründeki fabrika tatillerinin de etkisiyle sinirli miktarda yavaslamaya isaret etmistir. Öte yandan, ihracatçi firmalarin dinamik kapasitesi ve pazar çesitlendirme esnekligi sayesinde, jeopolitik risklere ragmen ihracat gücünü korumaktadir. Ithalatta ise kismi bir gerilemeye karsin yüksek seyreden enerji ithalati ile birlikte artan altin ithalatinin söz konusu gerilemeyi sinirlandirdigi gözlenmistir. Dis ticaret açiginda enerji basta olmak üzere emtia fiyatlarindaki artis kaynakli gözlenen yükselise karsin hizmet gelirlerinde süregelen artis egilimi cari islemler dengesini desteklemeyi sürdürmektedir. Büyümenin kompozisyonunda sürdürülebilir bilesenlerin payi artarken, turizmin cari islemler dengesine beklentileri asan güçlü katkisi devam etmektedir. Bunun yaninda, enerji fiyatlarindaki yüksek seyir ve ana ihracat pazarlarinin resesyona girme ihtimali cari denge üzerindeki riskleri canli tutmaktadir. Cari islemler dengesinin sürdürülebilir seviyelerde kalici hale gelmesi, fiyat istikrari için önem arz etmektedir.

Para Politikasi

Para politikasi durusu, enflasyon görünümüne yönelik risklerin kaynagina, kaliciligina ve para politikasi ile ne ölçüde kontrol altina alinabilecegine dair degerlendirmeler dikkate alinarak, temkinli bir yaklasimla sürdürülebilir fiyat istikrari hedefine ulasilmasi odaginda belirlenecektir.

Para politikasinda sürdürülebilir fiyat istikrari hedefi dogrultusunda finansal istikrara yönelik riskleri de gözeten liralasma odakli bir yaklasim sergilenmeye devam edilecektir. Kredilerin büyüme hizi ve erisilen finansman kaynaklarinin amacina uygun sekilde iktisadi faaliyet ile bulusmasi yakindan takip edilmektedir. Ayrica, son dönemde belirgin sekilde açilan politika kredi faizi makasinin parasal aktarimin etkinligini azalttigi degerlendirilmektedir. Bu çerçevede Kurul, makroihtiyati politika setini, parasal aktarim mekanizmasinin etkinligini destekleyecek araçlarla daha da güçlendirmeye karar vermistir.

Kurul, sürdürülebilir fiyat istikrari ve finansal istikrarin güçlendirilmesi için atilan ve kararlilikla uygulanan adimlar ile birlikte, küresel baris ortaminin yeniden tesis edilmesiyle dezenflasyonist sürecin baslayacagini öngörmektedir. Küresel büyümeye yönelik belirsizliklerin ve jeopolitik risklerin arttigi bir dönemde sanayi üretiminde yakalanan ivmenin ve istihdamdaki artis trendinin sürdürülmesi açisindan finansal kosullarin destekleyici olmasi önem arz etmektedir. Bu çerçevede Kurul, politika faizinin 100 baz puan düsürülmesine karar vermis, mevcut görünüm altinda güncellenen politika faiz düzeyinin yeterli oldugunu degerlendirmistir.

Fiyat istikrarinin sürdürülebilir bir sekilde kurumsallasmasi amaciyla TCMB’nin tüm politika araçlarinda kalici ve güçlendirilmis liralasmayi tesvik eden genis kapsamli bir politika çerçevesi gözden geçirme süreci devam etmektedir. Bu süreçte, politika araçlarinin Türk lirasi mevduat gelisiminin desteklenmesi, API fonlamasinin teminat yapisinda Türk lirasi cinsi varliklarin artirilmasi, para takasi (swap) miktarinin kademeli sekilde azaltilmasi ve döviz rezervlerinin güçlendirilmesi istikametinde gelistirilmesine odaklanilacaktir.

Degerlendirme süreçleri tamamlanan kredi, teminat ve likidite politika adimlari para politikasi aktarim mekanizmasinin etkinliginin güçlendirilmesi için kullanilmaya devam edilecektir. Uzun vadeli sabit getirili ve Türk lirasi varliklara talebin yükselerek getiri egrisinin parasal aktarimin etkinligi yönündeki seyri yakindan izlenmektedir. Kurul, kredilerin büyüme hiziyla birlikte, hedefli alanlarda verimlilik kazanimlari saglayan kredilerin finansman maliyetlerinin de aktarimin korunmasini saglayacak sekilde gelisimini gözetecektir.

Bu çerçevede, Türk lirasi likiditesinde ve dagiliminda yasanan gelismelerin mevduat ve kredi fiyatlamalari üzerindeki etkileri, döviz kurundaki gelismelerin enflasyon üzerindeki etkileri, kur korumali mevduat ürünlerine yönelik gelismelerin ters para ikamesi, döviz piyasalarinin derinligi ve istikrari ve fiyat istikrari üzerindeki etkileri analiz edilmekte ve gerekli politika tedbirleri olusturulmaya devam edilmektedir.

TCMB, fiyat istikrari temel amaci dogrultusunda enflasyonda kalici düsüse isaret eden güçlü göstergeler olusana ve orta vadeli yüzde 5 hedefine ulasincaya kadar elindeki tüm araçlari liralasma stratejisi çerçevesinde kararlilikla kullanmaya devam edecektir.

Fiyatlar genel düzeyinde saglanacak istikrar, ülke risk primlerindeki düsüs, ters para ikamesinin ve döviz rezervlerindeki artis egiliminin sürmesi ve finansman maliyetlerinin kalici olarak gerilemesi yoluyla makroekonomik istikrari ve finansal istikrari olumlu etkileyecektir. Böylelikle, yatirim, üretim ve istihdam artisinin saglikli ve sürdürülebilir bir sekilde devami için uygun zemin olusacaktir.

Kurul, fiyat istikrarinin saglanmasi için, güçlü bir politika koordinasyonuyla tüm paydaslari içeren bütüncül bir makro politika bilesimi olusturulmasini desteklemektedir.

Kurul, kararlarini seffaf, öngörülebilir ve veri odakli bir çerçevede almaya devam edecektir.
Kaynak: İHA