Bakan Koca Açiklamasi 'Sehir Hastanelerinde Herhangi Bir Garanti Söz Konusu Degildir, Ödenen Tek Bedel Kira Bedelidir'

Saglik Bakani Fahrettin Koca, ”Sehir hastanesi olmasaydi Ankara’da neler yasanirdi? Üzerine basa basa söylüyorum. Sehir hastanelerinde ne hasta sayisi, ne yatak doluluk orani, ne yogun bakim doluluk orani, ne ameliyat sayisi ile ilgili herhangi bir garanti söz konusu degildir. Yatak doluluk orani dahil olmak üzere. Sehir hastanelerinde garanti olarak ödenen tek bedel kira bedelidir” dedi.

Saglik Bakani Fahrettin Koca, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Plan ve Bütçe Komisyonunda milletvekillerinin sorularini yanitladi. Bakan Koca, ayaktan hasta kabul kapasitesinin artirildigini dile getirerek, “2020 yilinda aylik 13 milyon olan poliklinik muayene sayimizi 2022 yili Ekim ayi itibariyla 26 milyona ulastirarak var olan kapasitemizi iki katina çikardik. Hastanelerimizde pandemi öncesi dönemde günlük 672 bin MHRS randevusu açilirken, bugün yüzde 40 artisla 945 bine kadar çikmistir. Randevu alanlarin yüzde 25’nin de bu arada gelmedigini söylemek istiyorum. 945 açilan randevunun yüzde 60’i ancak bakilabilir durumda. Aradaki fark 400 bine yakin. 400 bin açilan randevuya gelinmis olsaydi aslinda bu sorun bitecek” ifadelerini kullandi.

Merkezi Hekim Randevu Sistemi’nin (MHRS) son yillarda yüksek talep gördügünü gözlemlediklerini belirten Koca, günlük yaklasik 1.2 milyon hastanin hizmet aldigini, 1 milyon 200 bin toplam bakilan hastanin 550 bininin MHRS’den, 650 bininin ise randevu almadan gelen hastalar oldugunu söyledi.

32 bin poliklinige 32 bin tibbi sekreter alacaklarini duyuran Bakan Koca, “Ilk 16 bini de gelecek hafta kilavuz yayinlaninca görmüs olacaksiniz. Sözlesmeli hekim kadrolarini da yayginlastiriyoruz. Böylece sikinti çektigimiz yerlerde hekim istihdamina tesvik ediyoruz. Yani en geç Ocak 15’e kadar da bu 27 bin sözlesmeli hekimin açiktan atamalarini yapiyor olacagiz” açiklamasinda bulundu.

“4 kisiden biri randevusuna gelmis olsa veya bos birakilmis olsa sorun büyük bir oranda zaten çözülmüs olacak”

Her 4 kisiden birinin randevusuna gelmediginin altini çizen Koca, “4 kisiden biri randevusuna gelmis olsa veya bos birakilmis olsa sorun büyük bir oranda zaten çözülmüs olacak. Hasta yogunlugunun fazla oldugu hastanelerimizde mesai sonrasi çalismayi özendirecek çalismalar yaptik, magduriyet olusmamasi için brans bazinda dinamik bir sekilde yönetmeye çalisiyoruz. Sorunun farkindayiz. Çözümü adim adim uyguluyoruz. Yakinda böyle bir gündemimiz olmayacak” diye konustu.



“Sehir hastanelerinde ne hasta sayisi, ne yatak doluluk orani, ne yogun bakim doluluk orani, ne ameliyat sayisi ile ilgili herhangi bir garanti söz konusu degildir”

Ankara’da Covid-19 hastalarinin yüzde 63’ünün sehir hastanesinde tedavi edildigini söyleyen Bakan Koca, “Sehir hastanesi olmasaydi Ankara’da neler yasanirdi? Üzerine basa basa söylüyorum. Sehir hastanelerinde ne hasta sayisi, ne yatak doluluk orani, ne yogun bakim doluluk orani, ne ameliyat sayisi ile ilgili herhangi bir garanti söz konusu degildir. Yatak doluluk orani dahil olmak üzere. Sehir hastanelerinde garanti olarak ödenen tek bedel kira bedelidir. Sehir hastanelerinin bunun disinda aldigi 19 hizmet bedeli var. Bu hizmet bedelleri yemek, güvenlik, laboratuvar, görüntüleme gibi 19 hizmet bedelinden bahsediyoruz. Bunlar da miktara bagli hizmet bedeli. Bunlarin da süresi 25 yil degil, 5 yil” diye konustu.

Miktara bagli hizmetlerde esik degerin tespit edildigini söyleyen Bakan Koca, "Esik deger görüntüleme ve laboratuvar hizmetleri için Saglik Uygulama Tebligi’nin fiyatlari uygulaniyor. Benim de begenmedigim, üniversiteler için çok düsük oldugunu söylediginiz Saglik Uygulama Tebligi rakamlari ile ihale yapiliyor. MR’dan bahsedelim. MR’in SUT fiyati ne kadar? 115,07. Biz daha fazla indirim alabilmek için bir esik degerin üzerinde ola ki daha fazla talep olursa biz daha fazla indirim isteriz denilerek belirlenen esik degere kadar yüzde 40 indirimle aliyoruz. Kaç lirayla? 62.76 lira. O esik degerin üzerine çiktiginda bir yüzde 40 indirim daha aliyoruz. Kaç lira? 37.65 lira. 37 lira ile MR çekiliyor” ifadelerini kullandi.

Bakan Koca, sehir hastanelerine 2019 yilinda yapilan kanun degisikligi ile taban ve tavan uygulamasi getirildigini hatirlatarak, “Belki hiç farkinda olmadiniz o kanun geçerken. Sehir hastanelerinin uzun dönemde olusacak mali riski bu kanun ile minimilize edildi. O kanun çikarken var olan sözlesmedeki kira bedelinin üzerinde olmamak kaydiyla çikmisti. Yani altinda yapabiliyorsaniz yapin ama sözlesme rakamin üzerinde olmasin diye çikmisti. Bu sayede belirlenen taban degerinde fazla bir bedel ödemeyecegimiz kanunla koruma altina alinmisti” açiklamasinda bulundu.

“Diskapi Yildirim Beyazit Egitim ve Arastirma Hastanesi, yenilenmis halde ilave 600 yatak kapasitesi ile açilacak”

“Sehir hastanelerinde hasta garantisi olmasina ragmen hastaneleri neden kapatmiyoruz?” diyen Bakan Koca, söyle devam etti:

“Bu hastanelerde yenilenmesi gerekenleri de yeniliyoruz. Yatirim planina alindi. Mevcut hastanelerimizi yeniliyoruz. Biraz insaf. Burada ilk defa söylüyorum. Diskapi Yildirim Beyazit Egitim ve Arastirma Hastanesi, yenilenmis halinde yatak kapasitesi 600. Onkoloji Hastanesi’nin yatak kapasitesi 600. Ilave bunlar. Dr. Sami Ulus Çocuk Sagligi ve Hastaliklari Egitim Ve Arastirma Hastanesi de 300 yatak kapasitesi ile etüt projelerine baslandi. En geç 6 ay içinde ihaleleri yapilacak. Bestepe Devlet Hastanesi devam edecek. Ulucanlar Göz Egitim ve Arastirma Hastanesi de o kimligi ile devam edecek. Onun da kadrosunu güçlendirmeye devam edecegiz. (Kapatildi denilen hastaneler) Yatirima alindi, etüt projeye baslandi. En geç 6 ay içinde Diskapi yikim gerektigi için yikilarak yapilacak. Onkoloji, yikilmadan 600 yatak ilave ile yapilacak. Sami Ulus da 300 yatak ilave ile yeniden insa edilecek en geç 6 ay içinde.”

“Tanimlanmamis bransla 30’a yakin muayenehaneci hekim ameliyat yapiyor. Bunu mu istiyorsunuz?”

Muayenehane kisitlamasi konusunda sorulari cevaplayan Bakan Koca, “Muayenehane kisitlamasi ile ilgili ekim ayinda yürürlüge konan yönetmelik degisikligimizin yankilari çok fazla oldu. Yönetmeligin temel amaci muayenehaneleri sinirlamak degil, hasta güvenligini saglamak ve özel hastanelerin planlama disina çikmasini engellemektir. Biz muayenehaneleri sinirlamaya yönelik bir yönetmelik yayinlamadik. Öyle bir niyetimiz de yok. Öyle bir niyetimiz olsaydi sadece cerrahlara yönelik özel hastaneleri kullananlara yönelik yapmazdik. Dahili branslarla ilgili herhangi bir uygulamamiz yok bu anlamda. Sadece özel hastaneler yönetmeliginde yapiyoruz. Bizim gördügümüz özel hastanelerin özellikle su süreçte kendilerine yönelik planlamayi delmek üzere muayenehaneciligi kullanmalaridir. Son dönemde muayenehane hastaneleri olusmaya basladi biliyor musunuz? Özel hastanelerin yaptigimiz planlamayi, muayenehane hekimligi üzerinden delmelerine izin vermek istemiyoruz. Örnek vereyim; bir ilimizde bir hastane plastik cerrahi kadrosunda ruhsati olmayan bir hastane. Tanimlanmis bir brans degil. Ama o hastane plastik cerrahi hastanesi olarak internet sitesinde tanimliyor. 30’a yakin muayenehaneci hekim orada ameliyat yapiyor. Buna izin mi verelim? Bunu mu istiyorsunuz?” diye konustu.

Saglik turizminin giderek artmasi sonucu artan islemleri kayit altina almak istediklerini dile getiren Bakan Koca, “Bu yüzden serbest hekimlerin aynen hastanelerde oldugu gibi muayenehane bilgi sistemi kullanarak hastalarini dijital olarak kayit altina almalarini saglamak istiyoruz. Özellikle yabanci hastalarin bilgilerine erisemiyoruz. Bu alanda düzenleme ve denetim zorunlulugu gerekli hale geldi. Öncelik hasta güvenligini saglamaktan ibaret. Yönetmelik, özel hastanelerimizde kendi hastalarini yatirarak, muayene hekimleri ile sözlesme yapma zorunlulugu getirmistir. Buna da hemen geçilmedi, 3 aylik süre tanindi. Uygulama hayata geçtigi zamanki kaygiyi anliyorum. Bir sekilde hekim sayisinca özel hastanelerde yer olmazsa ne olur? Hiç endiseniz olmasin. Eger bölgelerde ve belli branslarda sikinti yasanmasi halinde bu durumu degerlendiririz. Bu süreçte iller bazinda eger bir sorun olursa zaten takip ediyoruz, gerekli olursa birtakim farkliliklari brans bazinda yapabiliriz. Özetle biz bütün vatandasimizin -yurt disindan gelen hastalar dahil olmak üzere- muayenehane hekimlerinden sadece istedigimiz yazilimi kullanarak gelen hastayi islemis olmasidir. Ikincisi, özel hastanelerin planlamayi delerek muayenehane hekimligi üzerinden bu islemi sürdürmelerine izin vermek istemiyoruz. Üçüncüsü ise kamudan, özel sektör kullanilarak yasal olmayan kullanimi da özel hastaneler üzerinden engellemek istiyoruz. Bununla ne demek istedigimi daha iyi anlarsiniz” dedi.

Daha önce kurucusu oldugu Medipol Hastaneleri konusunda ilgili yönetmeligin vekiller tarafindan dile getirildigini hatirlatan Bakan Koca, "Kendi kadrolari ile hizmet etmeyi ilke edindiklerinden emin olun. Asla disaridan hekimin üzerinde olusmus yapilar olmadigini bilin. Muayenehane hekimlerinin vakif üniversite hastanelerini kullanmalarina izin vermeyecegiz ve söz konusu olmayacak” ifadelerini kullandi.

“Bahse konu tedavinin etkinligini SMA Bilim Kurulumuz degerlendiriyor”

SMA konusunun hassas bir konu oldugunu belirten Bakan Koca, “SMA konusunda kelimelerimizi seçerek titizlikle kullanmak zorundayiz. Öncelikle SMA konusu kesinlikle bir ödeme sorunu degildir. Binden fazla SMA hastamiz var ve tedavilerini etkinligini ispat etmis ilaçla masraflarinin tamamini devletimiz karsilayacak sekilde kullaniyoruz. Bunun mali bir konu olmadigi su örnekle izah edilebilir. Türkiye’de toplam 250 hastasi için baska iki nadir hastalikta kullanilan, sadece iki enzim türü için yillik SMA hastalari için ödenen toplam miktarin iki kati ödeme yapiyoruz. 60 milyon avro SMA için, 120 milyon avro iki enzim için ödüyoruz. 250 hasta için. Sorun nerede? Zolgensma isimli gen tedavisinin ödeme kapsaminda olmamasi. Bahse konu tedavinin etkinligini SMA Bilim Kurulumuz degerlendiriyor. Bu bilim kurulu fakültelerimiz ve sahada özellikle hastalari tedavi eden hocalarimizdan olusan bir bilim kurulu. Bakanlik karar vermiyor. SMA Bilim Kurulumuz, SMA hastasi çocuklarimizin tedavisini üstlenen bilim insanlarindan olusuyor. SMA Bilim Kurulu, tedavinin etkinligi ile ilgili yeterli kanit olmadigi gerekçesiyle simdilik uygulamaya alinmasinin bir gereklilik olmadigini ifade etti.

Kaldi ki üretici, belirtisi olmayan hastalara bu tedavilerin uygulanmasini zaten önermiyor. Üreticinin kendisi belirtisi olmayan hastalara önermiyor” dedi.

TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda daha sonra Saglik Bakanligi ile bagli ve ilgili kurumlarinin 2023 yili bütçeleri kabul edildi.
Kaynak: İHA