Baba Meslegiyle Yetinmedi, Üniversiteyle Pekistirip Hali Tezgahinin Basina Geçti

Ispartali El Sanatlari Uzmani Ihsan Akkus baba meslegi olan hali dokumaciligi ve hali tamiri meslegini gelecek nesillere aktarmak ve haliciligi canlandirmak için çalisiyor.

Baba Meslegiyle Yetinmedi, Üniversiteyle Pekistirip Hali Tezgahinin Basina Geçti
Isparta’da yasayan 53 yasindaki Ihsan Akkus 12. yüzyildan beri varligi bilinen, desenleri, ilmigi, yün ve pamuk kalitesiyle dünya çapinda üne sahip Isparta Halisini simdilerde Isparta’da bulunan Isparta Etnografya Hali ve Kilim Müzesinde, dokumasini ve tamirini yaparak meslegini gelecek nesillere aktarmaya çalisiyor. Baba meslegi olan hali tamirciliginde çocuklugundan beri hali ve kilimlerin içinde büyüyen Akkus, bu isi meslek edinmeye baslayarak, Güzel Sanatlar Fakültesinde lisans egitimini tamamladiktan sonra yine Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk El Sanatlari bölümü Hali-Kilim ve Eski Kumas Desenleri Ana sanat dalinda yüksek lisans egitimini tamamladi. Alayli ve mektepli olmanin avantajlarina sahip olan Akkus bilgilerini gelecek nesillere mutlaka aktarmasi gerektigini belirterek “Gerek dokuma, gerek tamir ve tasarim konusunda yetistirdigim insanlar var. Baba meslegi hali tamirciligi ata meslegim benim. Özellikle dijital tasarim konusunda bilgisayar ekraninda tasarim yaparak uygun malzemelerin, ipliklerin nerede oldugunu, nereden temin edecegimizi sektörün içinde büyümüs olmanin verdigi avantajla biliyorum. Meslek bizi bu noktalara getirdi ben de meslege olan ahde vefami yerine getirmeye çalisiyorum. Kalici degiliz geçmisimizde arkamizda hos bir seda birakabilmek yaptiklarimiz yapacaklarimiz bunlardan ibaret” dedi.



“Kendimizi çalisirken yetistirmis gibi olduk”

Her türlü hali dokuma tekniginin tamirini yapabildigini ve çocuklugundan beri bunun içinde oldugunu vurgulayan Ihsan Akkus “Hali tamiri tabi baba meslegi ama isi üniversite okuduktan sonra fark ettik. Aslinda tamirin ne oldugunu dokumadan kaynakli hatalar dokuma sonrasi kaynaklanan hatalar veya yikama sonrasi kaynaklanan hatalari babamdan kendi evimizde olan atölyemizde ögrendim. Tamirin içinde oldugum için bize sadece bir tek hali veya sadece Isparta Halisi gelmiyordu. Her türlü Türkiye’nin degil dünyanin muhtelif bölgelerinden farkli dokuma tekniklerinden halilar geliyordu bunlari tamir ederken de o teknikler her zaman benim dikkatimi çekmisti. Aslinda bir yerde kendimizi çalisirken yetistirmis gibi olduk” seklinde konustu.

Simdilerde birçok kisiye hali dokuma ve tamir konusunda ögreticilik yapan Akkus Ögrencileri ile birlikte yaptiklari halilar ile Isparta’da haliciligin tekrar canlanmasini saglayacaklarini belirterek “Artik günümüz sartlarinda bir sinirsizlik var yani sunda olup bunun arkasi olmaz denen bir kavram kalkti. Bugün burada yaptigimiz tasarimlarda sinir koymuyoruz kendimize bu yünden olacak baska olmaz degil pamuk, yün, viskon, keten her birini kullanabilme bilgi becerisine sahibiz dolayisiyla yetistirdigim insanlar bu malzemelerle birlikte dokuyacaklari dokumalarin kalitesine göre de ne yapmalari gerektigini ögretiyorum. Bizim halidan daha fazla dokumacilik kültürümüz var yani dokuma bilgi beceri ve kabiliyetlerimiz var bu vesileyle düne kadar yapamadiklarimizi bugün yapmaya çalisiyoruz yani Isparta halisini yeniden canlandirmaya çalismamizdaki gaye de bu. Yüzyillar öncesinde Isparta’da dokunmus halilarinin bugün dünyanin muhtelif müzelerinde sergilenen halilarin tekrar üretimini yapiyoruz. Bunlari yapmakla kalmayip üzerine neler katabiliriz onlarin çalismalarini yapiyoruz. Yeni modellerin yeni tasarimlarin, dünyanin arz ve taleplerine cevap verebilecek ürünlerin tasarlanmasi ve üretebilmesi. Biz bunlari yapabilirsek dünyadaki rekabet gücümüz artar ve dünyadaki pazardan payimizi alabiliriz. Bu asamada çalismalarimiz tam gaz dolu dolu devam ediyor. Dolayisiyla Isparta dedigimiz zaman hali degil ama halicilik olarak bilgi becerimizi katma degeri olan sürdürülebilir halilarla tekrar canlandirmaya çalisiyoruz” dedi.

Suan tamamen yün halilar yaptigini belirten Akkus, yaptigi ürünlerin bir geleceginin olduguna, yani yüzyilda geçse üzerinden müzelerde sergilenecek ürünler olduguna inandigini dile getirdi.
Kaynak: İHA