Cumhurbaskani Erdogan, Canli Yayinda Sorulari Yanitladi Açiklamasi (3)

'(AFAD'in sel bölgesine yardim kampanyasi) Yarin kabine toplantimiz var. Kabine üyelerimiz de yarin bagista bulunacaklar' 'Muhalefetin karalama dili bu ülkede acaba ne zaman yok olacak? Gerçekten bunlar çok üzücü'

Cumhurbaskani Recep Tayyip Erdogan, yarin yapilacak kabine toplantisinda kabine üyelerinin de Içisleri Bakanligi Afet ve Acil Durum Yönetimi Baskanliginin (AFAD) yürüttügü kampanyaya destek vererek, bagista bulunacagini söyledi.

Cumhurbaskani Erdogan, Çankaya Köskü'ndeki Kanal 7, Ülke TV, 24 TV, TVNET ve TV 360 ortak yayininda, gündeme iliskin sorulari yanitladi.

Selden etkilenen bölgelerde çalisan Kara Kuvvetleri Komutanligi ve jandarma ekipleri ile çatilarda kalan vatandaslari kurtararak, güvenli bölgeye nakledenlere tesekkür eden Erdogan, bu tür örnekleri dünyada bile görmenin mümkün olmadigini söyledi.

Erdogan, "Daha önceki afetlerde ve salginla mücadele sürecinde oldugu gibi sellerde de birligin, beraberligin, dayanismanin en güzel örneklerini sergileyen vatandaslarima bir kez daha tesekkür ediyorum." dedi.

Cumhurbaskani Erdogan, konusmasini söyle sürdürdü:

"Biz ne zaman bir ve beraber olacagiz? Hangi sartlarda bir ve beraber olacagiz? Her zaman karalamak için bir seyler mi bulmak lazim, bir seyler mi söylemek lazim? Yani yapilmasi gerektigi halde yapilmayan bir sey mi vardi da bu tür karalama kampanyasini sürdürüyorlar. Antalya'da, Rize'de bunu gördüm, burada yine bunu gördüm. Muhalefetin bu karalama dili bu ülkede ne zaman acaba yok olacak? Gerçekten bunlar çok üzücü. Onlar bunu yapsa da yapmasa da biz görevimizi yaptik, yapmaya devam ediyoruz ve edecegiz.

Simdi süratle iste Dogu Karadeniz'den tutun, Antalya, Mugla bütün bu bölgelerde yanan konutlarin insasi basladi, onlari yapiyoruz. Simdi Bartin, Sinop, Kastamonu buralarda da yine yikilan tüm binalarin hemen insasina baslayacagiz. Elestiri basladi. Ne diyorlar? 'AFAD'a para mi verecekmisiz?' 'Bize ne ya devlet kendisi versin.' Sen cebren AFAD'a para verecek degilsin. AFAD, bu ülkede bu tür afetler için kurulmus olan bir kurulustur. Senden kimse gelip girtlagini sikarak para istemiyor. Buraya hayirda bulunmak isteyen olursa verir, bulunmak istemeyen de vermez. Sen de hayirda bulunmak istemeyenlerden olursun. Verme ama verenler olursa bunlarin da önünü kesme."

- "181 milyon lira bagista bulunan oldu"

AFAD'in resmi hesaplari üzerinden vatandaslarin bagislarini yaptigini aktaran Erdogan, "Bugün itibariyla söylüyorum, 181 milyon lira bagista bulunan oldu. Yarin, bundan sonraki günlerde belki daha da artacak." dedi.

Resmi hesaplardan yardim kampanyasi düzenlenmemesi halinde farkli tezgahlarin dönebilecegine dikkati çeken Erdogan, "Bak iste geldi, buradan sahte hesaplar, bilmem sunlar, bunlar filan. Biz bunlara firsat vermek istemiyoruz. Yarin kabine toplantimiz var ve kabine üyelerimiz de yarin bagisinda bulunacaklar. Beraberce ne yapabiliyorsak bu sekilde, bu destekleri verecegiz ve adimlarimizi da buna göre atacagiz." ifadelerini kullandi.

Kendisini bir çok hayir severin aradigini ve "Baskanim ne yapabilirim?" diye sordugunu aktaran Erdogan, "AFAD'in hesabi var, AFAD'in hesabina ne yapacaksaniz, nakdi noktada oraya yapin. Yapmamiz gereken bu." diye konustu.

- "Dere yatagina konut yapilmamali"

Yapilasma tartismalari animsatilarak, "Dere yatagindaki yapilar çok dikkati çekiyor ve onlarin yerine hak sahiplerine daha güvenli yerlere ev yapilmasi mümkün mü?" sorusu üzerine Erdogan, dere yatagina konut yapimini belediye baskanligi döneminden beri onaylamadigini ifade etti.

Dere yataklarina konut yapilmamasini ve dikey mimariye müsaade edilmemesini her zaman söyledigini aktaran Erdogan, "Bunlari söylerken ülkede degil dünyada yasanan tecrübelerden hareketle söyledik." dedi.

Karadenizli oldugunu animsatan Erdogan, sunlari kaydetti:

"Rize'de eskiden agaçlar vardi, eskiden bu kizil agaçlari kestiler, bunlarin yerine çay diktiler. Çay dikmekle kalmadilar, çaya gübre verirken azot agirlikli gübre verdiler. Azot agirlikli olan bu gübre ne yapiyor? Topragi yakiyor, eritiyor ve yakip eritmesi ile beraber de yagmurla bulusunca adeta bir lapa haline geliyor ve akip gidiyor. Simdi bunlarin hepsini bu olaylarda da gördük. Simdi bunlari müteaddit defalar yasadigimiz halde kimse dinlemiyor, yine bildigini okuyor. Diger yerlerde de durum ayni. Örnegin yani Antalya Manavgat, Mugla, buralarda yasanan olaylara da baktigimizda buralarda da aynisi degil ama buna benzer olaylari yasadik. Tabii oralarda da öyle yerlere binalar yapilmis ki yani bu binalar her an bir tehdit altinda. Simdi bizim attigimiz adimlarla mümkün oldugunca bu binalari süratle yapacak, zemin +1, zemin +2 gibi insallah binalarla buralardaki yasam kosullarini daha iyi sartlara tasiyalim istiyoruz. Süratle de Çevre ve Sehircilik Bakanligimiz su anda çalismalari baslatmis vaziyette."

Erdogan, hayvancilikla ugrasan vatandaslarin düsüncelerine dikkat ederek, ahirlarin da insa edilecegini aktardi.

Aricilikla ugrasan vatandaslarin magduriyetlerinin de giderecegini belirten Erdogan, "Aricilik noktasinda da ari kovanlarindan tutunuz, 'Bu çevrede nereye bunlar yerlestirilebilir? Bunun kovanlarini da süratle temin edelim' dedik. Bu çalismalari da yürütüyoruz." bilgisini verdi.

Erdogan, bölgedeki enerji, su sikintilarini da süratle gidermek için çalismalarin yapildigini da aktardi.

- "Süratle bu isi bitirecegiz, beklemeye tahammülümüz yok"

Bartin, Sinop, Kastamonu'da çalismalarin devam ettigini vurgulayan Erdogan, "Moloz, balçik kaldirma çalismalarinin tamamlanmasiyla birlikte riskli bölgelerin bosaltilmasini da insallah saglayacagiz. Riskli yerlerde yikilmis ve hasar görmüs yapilari insallah daha güvenli yerlerde yeniden insa edecegiz. Adimlari hizli atarak süratle de bu isi bitirecegiz çünkü fazla bu noktada beklemeye tahammülümüz yok." dedi.

"Türkiye, yerli ve milli olarak iklim degisikligiyle ilgili küresel politika sergileyecek mi? Afet Bakanligi gibi bir bakanlik gündeme gelir mi?" sorusu üzerine ise Erdogan, su ifadeleri kullandi:

"Illa 'her sey bakanlik olursa çözülür' diye bir sey yok. Bu isle ilgilenen gerek tarimla ilgili bakanligimiz, gerek Içisleri Bakanligimiz, benzer oralarda bizim idari yapilanmalar var. AFAD bunlardan bir tanesi, bunu gideriyor. Dolayisiyla da böyle bir sey oldugu zaman zaten AFAD ne yapiyor? Devreye giriyor. Biz kainatta, tabiatta ilahi bir denge olduguna inaniriz. Bu denge ne kadar tahrip edilirse dogal felaketlerin yikiciligi da o derece artar ve artacaktir. Çünkü tabiat kendine isyan kabul etmez. Bizde biliyorsunuz bir söz vardir, 'Dere yataginda akar.' Siz eger bu yatagi ne kadar degistirmeye kalkarsaniz iste o yatak sizden intikamini eninde sonunda alir. Degistirmeyeceksin. Simdi Kastamonu'da bunu gördük, dere yatagi ile oynamislar. Rize'de ayni seyi gördük. Iste tabiat için bir rahmet olan yagmur bozulan denge ile felaket haline dönüsebiliyor. Hava olaylarinin da daha sert yasanmasi ve bir bölgede kuraklik diger bölgede asiri yagis görülmesi gibi durumlarin sebebi elbette iklim degisikligidir."

- "Bu isin çikis noktasi tabiatla kurulan iliskide bakis açisini degistirmektir"

Almanya'nin batisinda geçen ay yasanan sel felaketinde 186 kisinin hayatini kaybettigini animsatan Erdogan, "10 milyarlarca avroluk zarar ortaya çikti. Kimse bunu konusuyor mu? Yok." dedi.

Belçika'daki sel baskinlarinda da birçok kisinin yasamini yitirdigini söyleyen Erdogan, konusmasini söyle sürdürdü:

"Temmuz ayinda Avusturya, Italya, Ingiltere, Isviçre, Romanya, Rusya, Bulgaristan, Lüksemburg, Iran'da da sel baskinlari meydana geldi. Son olarak Japonya'da da benzer olaylar yasaniyor. Bütün bu seller dünya genelinde çok sayida can kaybina ve çok büyük maddi zarara neden oldu. Karsimizda dogusunda, batisinda, güneyinde, kuzeyinde tüm dünya ülkelerini ilgilendiren bir sorun var. Iskoçya'da iste bu iklim dengeleri ile alakali uluslararasi bir forum olacak. Elbette dogal afetlere karsi tedbir almak mümkün, onu da zaten devlet olarak almak zorundasiniz, alacaksiniz. Bunu yüzde 100 basarir misiniz? Kimse kendisiyle ve insanlarla alay etmesin. Bu isin çikis noktasi tabiatla kurulan iliskide bakis açisini degistirmektir. Yasanilan çevreye uygun yapilasmaya gitmemiz gerekiyor. Aslinda afet bölgelerinde ecdadin yaptigi yapilarin çogunun hala dimdik ayakta olmasi bize gitmemiz gereken istikameti de gösteriyor. Demek ki geçmisteki iyi örneklerden dogru mimariden ve dayanikli malzemeden faydalanarak yeni bir yapilasma modeli gelistirmemiz gerekiyor. Bu konuda TOKI'nin yerel mimari çalismalari mevcut, bunlari daha da gelistirerek tüm sahada insallah uygulayacagiz."

(Sürecek)

Kaynak: AA