Azerbaycan-Pakistan-Türkiye parlamento başkanları Bakü Beyannamesi'ni kabul etti!

Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan parlamento başkanları, Bakü Beyannamesi'ni kabul etti. Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Gafarova da toplantının Azerbaycan Parlomentosu'nda gerçekleştirilmesinin, üç kardeş ülkenin, meclis başkanlarınca burada temsil edilmesinin tarihi bir olay olduğunu söyledi.

Azerbaycan-Pakistan-Türkiye parlamento başkanları Bakü Beyannamesi'ni kabul etti!
Azerbaycan-Pakistan-Türkiye parlamento başkanları Bakü Beyannamesi'ni kabul etti!
Azerbaycan-Pakistan-Türkiye Üçlü Parlamento Başkanları Birinci Toplantısı, Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahiba Gafarova'nın ev sahipliğinde, TBMM Başkanı Mustafa Şentop ve Pakistan Milli Meclis Başkanı Asad Kaiser'in katılımıyla başkent Bakü'de yapıldı.

Beyannamenin icra toplantısında kabul edilmesinin ardından TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Pakistan Milli Meclisi Başkanı Asad Kaiser ve Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Sahibe Gafarova, Azerbaycan parlamentosunda konuşma yaptıktan sonra beyanname imza altına alındı.

TBMM Başkanı Şentop, Bakü'de bulunmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan arasındaki köklü ilişkileri "dostluk ve kardeşlik" paydasında tanımladıklarını söyledi.

Bu paydanın tarihi, siyasi, beşeri ve kültürel bileşenlerden oluşan müşterek bir zemini ifade ettiğini dile getiren Şentop, "Söz konusu zeminde geliştirdiğimiz müstesna ilişkilerimizin, zor zamanlarda ve milli davalarda sergilenen ortak bir anlayışla kendini ispat etmiş tutarlı ilişkiler olmasından gurur duyuyoruz. Halklarımızın saadet, keder ve kader algısının bir olmasının 21'inci asırda ne kadar nadir ve kıymetli bir his olduğunun da farkındayız. Ezeli ve ebedi dostlar olarak yüz yüze geldiğinde birbirine samimiyetle tebessüm eden halklarımızın, ülkelerimizin istikbali bakımından en büyük teminatımız olduğunu düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Üç ülkenin parlamento başkanları olarak yeni bir girişimi Bakü'de başlatmanın heyecanını yaşadıklarını belirten Şentop, müşterek gayretlerle olgunlaşacak bu girişimin parlamentolar arası iş birliğini daha da zenginleştirecek somut projelere hayat vermesini temenni ettiğini kaydetti.

Azerbaycan ordusunun vatan muharebesi sırasında Azerbaycan'la olan birlik ve beraberliği dünyaya gururla ilan ettiklerini anımsatan Şentop, yan yana dalgalanan bayrakların, dayanışmanın şanlı sembolü olarak hafızalardaki yerini aldığını söyledi.

Şentop, zafere giden yolda şehit olan 2 bin 906 kahramana Cenabıhak'tan rahmet, Azerbaycan halkına başsağlığı diledi.

Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye olarak yakın coğrafyayı ilgilendiren kronikleşmiş meselelerin çözümlenmesi için üzerlerine düşen birçok sorumluluk olduğunu ifade eden Şentop, siyasi meselelerin yanında savunma, ulaştırma, bölgesel bağlantılılık, ticaret, enerji, eğitim, turizm, bilgi ve iletişim teknolojileri sahalarındaki ortak faaliyetlerin de üçlü iş birliğinin temel taşlarından olduğunu dile getirdi.

Şentop, Bakü Beyannamesi'nde ilan ettikleri iradenin hayata geçirilebilmesi için parlamentolarda uygun kurumsal zemini hazırlamaları gerektiğini anlatarak parlamento başkanları olarak aradaki samimi iletişimle bu süreci kolaylıkla tamamlayacaklarını ve üçlü mekanizmayı süratle kurumsallaştıracaklarına inandığını kaydetti.

"VAKUR BİR AÇILIM"

Azerbaycan'ın muzaffer bir devlet olarak kapsamlı bir barış anlaşması imzalamak için Ermenistan'a yaptığı çağrıyı "vakur bir açılım" olarak değerlendirdiklerini belirten Şentop, bu süreçte muvaffakiyetler temenni ettiğini söyledi. Şentop, şöyle devam etti:

"Ermenistan'ın söz konusu çağrıya iyi niyetli ve yapıcı bir anlayışla karşılık vermesinin yapabileceği en doğru hamle olacağına inanıyoruz. Savaşı kaybetmesine rağmen 20 Haziran seçimlerinden sonra yeniden seçilen Paşinyan'ın, imzaladığı belgelerin uygulanmasını hızlandırmasını ümit ediyoruz. Bu adımı samimiyetle atması halinde, Türkiye olarak aynı anlayışla karşılık vereceğimizi tekrar ifade etmek isterim.

Bu süreç zarfında, Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan'ın dayanışmasının barış isteyenleri cesaretlendireceğini ve süreci hızlandırabileceğini düşünüyoruz. Karabağ gibi Kıbrıs da Türkiye'nin yarım asırlık milli ve asli meselesidir. 50 seneden uzun bir süredir Kıbrıs meselesine çözüm bulunamamasının esas sebebi, Rum tarafının hakimiyetçi zihniyeti ve Ada'nın eşit sahibi Kıbrıs Türkleriyle iktidarı ve refahı paylaşmak istememesidir. Kıbrıs Türk tarafı ise Cenevre'de egemen eşitliklerinin ve uluslararası eşit statülerinin tescil edilmesini, bilahare iki devlet arasında müzakerelerin başlamasını isteyerek Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri'ne yazılı bir teklifte bulunmuştur. Kıbrıs Türk tarafı teklifini, adadaki iki devlet arasında iş birliği ilişkisi tesisi üzerine inşa etmiştir. Kıbrıs Türk tarafının söz konusu vizyonunun Kıbrıs'ta çözümü sağlayacağına, aynı zamanda da bölgesel barış ve istikrarı güçlendireceğine inanıyoruz ve bahse konu vizyonu destekliyoruz."

"AMBARGO STATÜKOSU DEĞİŞMELİ"

Kıbrıs Türkü'nü senelerdir insanlık dışı ambargolara maruz bırakan statükonun değişmesini samimiyetle arzu ettiğini vurgulayan Şentop, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Uluslararası toplumdan da bu sürece destek vermesini, Kıbrıs Türk tarafının yeni teklifini ön yargısız şekilde değerlendirmesini bekliyoruz. Bu çerçevede, Azerbaycan Milli Meclisi Dışişleri ve Parlamentolar Arası İlişkiler Komitesi Başkanı Sayın Samed Seyidov başkanlığındaki heyetin 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı gibi anlamlı bir günde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni ziyaret etmesini son derece önemli bulduğumuzu ifade etmek isterim. Bu temasların karşılıklı olarak artarak devam etmesi Kıbrıs Türk halkına haklı davasında kuvvet verecektir. Bu temasların karşılıklı olarak artarak devam etmesi Kıbrıs Türk halkına haklı davasında kuvvet verecektir. Bu bağlamda, ambargo ve kısıtlamaların hafifletilmesine yönelik Azerbaycan tarafından atılacak adımlara da önem atfediyoruz."

TBMM Başkanı Şentop, Pakistan'ın da Kıbrıs Türkleriyle olan dayanışmasının artarak devam edeceğine inandığını dile getirdi.

"AFGANİSTAN'DA TARAFLAR BİR AN EVVEL UZLAŞMALI"

Afganistan'ın yeni bir iç savaşın eşiğine geldiğini endişeyle müşahede ettiklerini söyleyen Şentop, Afgan ordusunun Taliban'ın saldırılarına karşı koymakta zorlandığını belirtti.

Afganistan'da artan istikrarsızlık ve kötüleşen güvenlik durumun bölge ülkelerine çok boyutlu etkileri olacağına dikkati çeken Şentop, "Giderek kötüleşen güvenlik şartlarının tetiklediği, başta bölge ülkeleri olmak üzere, Türkiye'ye yönelik artan bir göç baskısı da mevcut. Bu tabloda Afganistan'ın dış dünyayla bağını sağlayan Kabil Havaalanı'nın açık kalmasının önemli olduğunu düşünüyoruz." dedi.

Türkiye bu bağlamda bir sorumluluk üstlenmeye hazırlandığını aktaran Şentop, "Afganistan'da şiddetin bir an evvel son bulması, tarafların müzakere edilmiş siyasi bir çözümde uzlaşması gerekiyor. Ancak özellikle Taliban'ın, son dönemde sahada elde ettiği kazanımlar nedeniyle müzakere masasında maksimalist bir tutum takındığını takip ediyoruz. Arzumuz Taliban başta olmak üzere bütün tarafların, Afgan halkının huzur ve refahı için daha yapıcı bir tutum benimsemeleridir." diye konuştu.

"AZERBAYCAN'IN ZAFERİNDEN MEMNUNUZ"

Pakistan Milli Meclisi Başkanı Asad Kaiser de Azerbaycan halkını 44 günde elde edilen zafer dolayısıyla tebrik ederek bu zaferden Pakistan halkının da memnuniyet duyduğunu ifade etti.

"Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye bayraklarının yan yana dalgalanmasından memnuniyet duyuyorum." diyen Kaiser, işgal altındaki toprakların kurtarılmasının kolay olmadığını ancak Allah'ın gereken kudret ve cesareti Azerbaycan askerlerine bahşettiğini dile getirdi.

Kaiser, benzer şekilde Hindistan'ın Cammu Keşmir bölgesindeki hukuk dışı işgalinin biterek halkın barış ve refah içindeki özgürlüğüne en kısa zamanda ulaşmasını umduğunu ifade etti.

Türkiye ve Azerbaycan'a, Pakistan'ın yanlarındaki duruşları nedeniyle teşekkür eden Kaiser, Bakü Beyannamesi ile sunulan önerilerin uygulamaya konulduğunu da görmek istediklerini kaydetti.

"TARİHİ BİR OLAY" DEĞERLENDİRMESİ

Azerbaycan Milli Meclisi Başkanı Gafarova da toplantının Azerbaycan Parlomentosu'nda gerçekleştirilmesinin, üç kardeş ülkenin, meclis başkanlarınca burada temsil edilmesinin tarihi bir olay olduğunu söyledi.

Türkiye, Azerbaycan ve Pakistan arasındaki müşterek güven ve kardeşlik temelinde zuhur bulan ikili ilişkilerin uzun yıllardır devam ettiğinin altını çizen Gafarova, Azerbaycan'ın Karabağ'daki zaferine de değindi. Gafarova, "Adalet için verdiğimiz savaşta hem Pakistan hem Türkiye'den aldığımız destek sonsuza kadar zihinlerimizde, gönüllerimizde kalacaktır." dedi.

Parlamentolar arasındaki yakın ilişkilerin, halklar arasındaki ilişkilerin gelişmesine hizmet edeceğini belirten Gafarova, üçlü parlamento başkanları toplantısının da uluslararası platformlarda müşterek çıkarların desteklenmesi açısından önem arz ettiğini vurguladı.

Gafarova, bu mekanizmanın kurumsallaşmasını ve daha etkin mekanizmaların gelişmesini sağlamasını umduğunu ifade ederek üç kardeş ülkenin uluslararası huzuru ve refahı tesis etmek için gösterdiği gayretlerin daha güçlenmesini beklediklerini söyledi.

Gafarova, Ermenistan'ı mayınlara ilişkin haritaları ibraz etmediği için de kınadığını belirtti.

Konuşmaların ardından üç parlamento başkanı Bakü Beyannamesi'ni imzaladı.

BAKÜ BEYANNAMESİ

Parlamento başkanları, Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye arasında kardeşlik, tarihi ve kültürel bağlar, karşılıklı saygı ve güven temelinde var olan ilişkilerin öneminin altını çizerek devletler ve milletler arasında var olan ilişkilerin daha da derinleştirilmesi için üç ülke arasındaki parlamenter diyaloğu ve iş birliğini güçlendirmenin gerekliliğini kabul etti.

Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye'nin bölgelerinde barışı, istikrarı ve kalkınmayı inşa etme ve geliştirmede oynadıkları önemli rolleri ve katkıları vurgulanan Beyanname'de, kendi bölgelerinde, istikrar, güvenlik ve refahı geliştirmek için Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye arasında daha kapsamlı iş birliğinin stratejik öneminin altı çizildi. Beyannamede, şunlar kaydedildi:

"Parlamento başkanları, dış destekli terör eylemleri tehdidi dahil ancak bunlarla sınırlı olmamak üzere siber saldırılar, hibrit savaş biçimleri, hedefli dezenformasyon kampanyaları ve birçok ülkede Müslüman toplulukların barış içinde bir arada yaşamasını etkileyen artan İslamofobi eğilimleri gibi ülkelerinin karşı karşıya olduğu sayısız zorluğun ve ortaya çıkan tehditlerin bilincinde olarak;

Uluslararası hukukun ilke ve normlarına, ayrıca ülkelerimizin taraf olduğu uluslararası anlaşmalar ve diğer uluslararası belgelerdeki yükümlülüklerimize olan bağlılığımızı iş birliğinin pekiştirilmesi için yeniden teyit ederek;

Kovid-19 salgınının ekonomik büyümeye ilişkin dünya çapındaki etkilerinin farkında olarak;

Ermenistan'ın yaklaşık 30 yıldır sürmekte olan işgalinin ardından, bölgesel bütünlüğünü yeniden sağlayan Azerbaycan hükümetini ve halkını tebrik ederek;

Ve Azerbaycan-Pakistan-Türkiye Üçlü Parlamento Başkanları Birinci Toplantısı'na ev sahipliğinden ötürü Azerbaycan Milli Meclisine şükranlarını ifade ederek:

Azerbaycan, Pakistan ve Türkiye'nin kardeş halklarını daha da yakınlaştırmak için hem ikili hem de çok taraflı düzeyde parlamentolar arası diyalog ve iş birliğini geliştirmeye yönelik çaba gösterme kararlılıklarını beyan ettiler."

Beyannameyle, mevcut ilişkileri güçlendirme ve daimi komitelerin, dostluk gruplarının ve parlamentoların idari personelinin iletişimini teşvik etme konusundaki kararlılıklarını teyit eden parlamento başkanları, uluslararası anlaşmazlıkların çözümünde ve uluslararası barışın ve güvenliğin pekiştirilmesinde ikili ve çok taraflı parlamenter ilişkilerin rolünü vurguladı.

Yapıcı bir diyalog ve iş birliği için başarılı bir platform sunma çabalarında uluslararası kuruluşları, özellikle de parlamenter asambleleri desteklediklerini ifade eden parlamento başkanları, kadın parlamenterlerin karar alma süreçlerindeki rol ve sorumluluklarını arttırmaya yönelik girişimleri ve atılan adımları desteklediklerini belirtti.

Parlamento başkanları, karşılıklı menfaatlerin söz konusu olduğu bölgesel ve küresel konularda yakinen çalışmaya hazır olduklarını ve uluslararası parlamenter kuruluşlarda üç kardeş ülke olarak ortak bir duruş sergilemeye çalışacaklarını ifade ederek, bölgesel ve uluslararası parlamenter platformlarda İslamofobi, ayrımcılık ve Müslüman azınlıklara yönelik baskılara karşı mücadele konusunda ortak çabaları koordine etmeyi teyit etti.

Beyannameye göre; ulaştırma, ticaret, enerji, halklar arası temas, eğitim, sosyal ve kültürel teati, turizm ve bilgi ve iletişim teknolojisinde bölgesel bağlantısallığa ilişkin daha iyi iş birliği inşa etme çabalarında hükümetlerine kapsamlı destek verme hususunda mutabık kalındı.

Başkanlar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının geniş kapsamlı etkilerine ilişkin müzakerelerde bulunurken bilgi ve en iyi deneyimlerin teati sürecini destekleme hususunda mutabık kaldı ve bu sorunla etkin ve kapsamlı bir şekilde mücadele edebilmek adına uluslararası iş birliğinin ve dayanışmanın güçlendirilmesi çağrısında bulundu.

Bağımsızlık, egemenlik, bölgesel bütünlük ve devletlerin uluslararası sınırlarının dokunulmazlığı için güçlü desteklerini ve karşılıklı saygılarını yeniden tasdik eden üç meclis başkanı, Ermenistan Cumhuriyeti'nin Azerbaycan'a mayınlı alanların haritalarını vermeyi reddetmesini kınayarak, kurtarılmış toprakları yeniden inşa etme ve yerinden edilmiş kişileri evlerine döndürme çabalarında Azerbaycan ile tam dayanışma içinde olduklarını vurguladı.

Bir sonraki üçlü toplantının ise Pakistan'da, Mart 2022'de gerçekleştirilmesinde mutabık kalındı.