YTÜ İnşaat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ersoy, Deprem Milli Güvenlik Sorunu Gibi Ele Alınması Gerektiğini Belirtti

Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) İnşaat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depremin milli güvenlik sorunu gibi ele alınması gerektiğini söyledi.

Prof. Dr. Ersoy, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesince (NKÜ) çevrim içi düzenlenen "Tekirdağ ve Marmara'nın Deprem ve Tsunami Tehlikesi" başlıklı toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin güçlü bir ülke olduğunu ve afetlerle baş edebileceğini belirtti.

Deprem ve afetler konusunda farkındalığı artırmak için çalışmalara devam ettiklerini anlatan Ersoy, "Doğal afet tehlikelerini ne kadar iyi tanırsak ona göre önlem alırız. Tekirdağ'ı bekleyen afetler, deprem, kuraklık, denizi olduğu için tsunami ve salgınlardır. Bunlara karşı eylem planları olması gerekiyor. Bütün kurumların bu konuda çalışma yapması önemli." dedi.

Ersoy, herkesin deprem konusunda bilinçli olması gerektiğini vurgulayarak, "Dünyada her yıl milyonlarca deprem oluyor. Bunların bazıları zarar veriyor. Türkiye'de de her yıl 2 bin deprem oluyor. 6 şiddetinin üzerindeki depremler ülkemizde yıkıcı olabiliyor. Depremin nerede, nasıl olacağını bilebiliyoruz. Bizim bilim insanları deprem konusunda çok iyi. Dünyanın her yerinde çalışma yapabilecek kapasitedeler." bilgisini verdi.

Depremlerin yıkıcı etkilerinin tarih boyunca görüldüğünü anımsatan Ersoy, şöyle devam etti:

"Fethiye ve Rodos arasında 4 bin 500 metrelik Akdeniz'in en derin çukuru var. Burada yaşanacak depremler ne Marmara ne Kuzey Anadolu fayı, hepsinden daha tehlikeli. Türkiye'nin tehlikesi değil ama ülkemizi de ilgilendiriyor. Burada 8'in üzerinde, hatta 8,5'a varan büyük depremler meydana gelebiliyor. Depremlerle birlikte volkanlar faaliyete geçebiliyor, tsunumiler meydana gelebiliyor. Dolayısıyla burada üçlü tehlikeler söz konusu ve bu tehlikeler de her an olabilir."

Ersoy, Kuzey Anadolu fay hattının Türkiye'nin en tehlikeli fayı olduğunu ve tarih boyunca bu hatta doğudan batıya doğru depremler meydana geldiğini vurguladı.

Tekirdağ'ın Şarköy ilçesinde 1912'de yaşanan depremde 25 bine yakın evin hasar gördüğünü, yer kabuğunda 50 kilometrelik kırık meydana geldiğini anlatan Ersoy, şunları kaydetti:

"Marmara'da tarih boyunca yaşanan depremleri görüp deprem olmayacak diye beklemek aymazlık olur. Marmara Denizi etrafında 30 milyona yakın insan yaşıyor. Paranın kalbi burada atıyor. Burada olacak depreme hazırlanmamak dünyanın en büyük kumarını oynamaktır. Bütün enerjimizi deprem zararlarını azaltma üzerine harcamamız lazım. Depremi milli güvenlik sorunu gibi ele alıp çalışmamız gerekiyor. Her 50 yılda bir Marmara çevresinde 7'nin üzerinde deprem oluyor. O yüzden gelecekte de bir deprem olacağını söylemek kehanet değil. Bu nedenle alınacak tedbirlerle farkındalıklar oluşturarak depremin zararlarını azaltabiliriz."

Toplantıda, Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım ve NKÜ Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin de konuşma yaptı.

Kaynak: AA