Saglikli Uyku Kovid-19 Asisi Sonrasi Antikor Olusumunu Dogrudan Etkiliyor
Bursa Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Gögüs Hastaliklari Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Mehmet Karadag: '(Kovid19) Asi yapilan kisilerde lenfositlerin antikor ürettigini biliyoruz. Kisilerin antikoru ne kadar yüksekse hastaliga karsi korunmasi da o kadar fazla. Saglikli uykunun lenfositin gelismesinde ve antikor olusmasinda dogrudan etkili oldugunu gördük. Yapmis oldugumuz çalismada da bunu gösterdik. Saglikli bir uyku, insanlarin antikor gelisiminde, lenfosit gelisiminde etkili oluyor. Bu da insanlarin vücut direncini artiriyor' 'Asili insanlarin arasinda bile hastalanan olunca bakiyoruz, evet asi olmus ama vücut direnci düsük, ek bir hastaligi var, kortizon ya da baska bir sey kullaniyor. Asi oldugu halde hastalanan, ölen kisilerin ortak özellikleri vücut dirençlerinin düsük olmasi. Vücut direncini artiran ideal olay saglikli uyku'
ELIF KÜÇÜK - Bursa Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Gögüs Hastaliklari Ana Bilim Dali Baskani Prof. Dr. Mehmet Karadag, yeni tip koronavirüse (Kovid-19) karsi asilanan kisilerde lenfositlerin antikor ürettigini, kisilerin antikoru ne kadar yüksekse hastaliga karsi korunmasinin da o kadar fazla oldugunu hatirlatarak, yaptiklari bir çalismada, saglikli uykunun lenfositin gelismesinde ve antikor olusmasinda dogrudan etkili oldugunu gözlemlediklerini bildirdi.
Prof. Dr. Karadag, uykunun bagisiklik sistemi üzerindeki etkisine iliskin AA muhabirine yaptigi degerlendirmede, uykuyu "vücutla saglik arasindaki altin zincir" olarak tanimladi.
Bu zincir koptugunda ve uyku alinmadiginda bedenin saglikli yasayamadigini söyleyen Karadag, uykunun multidisipliner bir durum oldugunu ifade etti.
Saglikli uyku için belirli özellikler bulunduguna isaret eden Karadag, 6 saatten az ya da 9 saatten fazla uyunmamasi gerektigini, uyku için karanlik, isi ve ses açisindan uygun bir ortamin saglanmasinin önemli oldugunu anlatti. Karadag, saglikli uyumayanlarin sosyal ve günlük yasantilarinin da degistigini kaydetti.
Uykuda solunum bozukluklari arasinda horlamanin yaygin görüldügünü belirten Karadag, bu durumun erkeklerde, belirli bir yastan sonra daha fazla gözlendigini dile getirdi.
Horlayan kisilerin "Rahat nefes alamiyorum." mesaji verdigini aktaran Karadag, "Horlayan insanlarin bir kisminda da gece yarisi o nefes duruyor. Aldigimiz her nefes aslinda kanimizi temizler. Yani kanimiza yeterli oksijenin saglanmasini, bu oksijenle beynimizden ayagimizin parmak ucuna kadar saglikli yasamamizi saglar. Oksijeni alamazsak bundan beynimiz, akcigerimiz, kalbimiz, böbreklerimiz, tüm vücudumuz etkilenir. Bu diger hastaliklarla çok iç içedir." bilgisini verdi.
Prof. Dr. Mehmet Karadag, uykuda solunum bozuklugu ve uyku apnesi olan kisilerin sabah bas agrisiyla uyandigini, konsantrasyon bozuklugu yasadigini, sosyal yasamda da birçok problemle karsilastigini anlatti.
- Uyku apnesi olan kisiler Kovid-19'u daha agir geçiriyor
Salgin döneminde Kovid-19 tanili hastalara test yaparak uyku apnesi açisindan riskleri olup olmadigini gözlemlediklerini aktaran Karadag, söyle devam etti:
"Bu riski belirleyen stop-bang dedigimiz anket var. Kisi horluyor mu? Gündüz asiri uyku hali var mi? Gece uyurken nefesinin durduguna tanik bir kisi var mi? Hipertansiyonu var mi? Boyu, kilosu, vücut kitle endeksi... Obezitesi var mi? 50 yasin üstünde mi? Erkek mi? Bu 8 soruya bakiyoruz. Bunlar 4-5'ten fazlaysa 'Uyku apne riski vardir.' deyip uyku testi yapiyoruz. Bu anket çalismalariyla eriskinlerin yaklasik yüzde 35'inde uyku apnesi riski tespit ediliyor. Biz yatan hastalarimizda bu testi yaptik. Bursa'da birkaç merkez toplandik. Kovid-19 nedeniyle yatan hastalarin riski ne kadarmis diye. Onlarda toplumdan çok daha yüksek çiktik. Yüzde 45 civarinda çikti. O zaman uyku apnesi ya da uyku sorunu olan kisiler daha mi kolay Kovid oluyorlar? Kovid'i daha mi agir geçiriyorlar? Buna baktigimiz zaman, evet."
Uykunun aslinda basit bir dinlenme dönemi degil restorasyon dönemi oldugunu belirten Karadag, gün boyu yorulan, stres yasayan insanlarin uyuduklarinda sadece kaslarinin degil, beyin ve vücutlarinin da dinlendigini, uyku esnasinda tüm vücut hücrelerinin beslendigini, olgunlastigini, dinlendigini ifade etti.
Karadag, "Asi yapilan kisilerde lenfositlerin antikor ürettigini biliyoruz. Kisilerin antikoru ne kadar yüksekse hastaliga karsi korunmasi da o kadar fazla. Saglikli uykunun lenfositin gelismesinde ve antikor olusmasinda dogrudan etkili oldugunu gördük. Yapmis oldugumuz çalismada da bunu gösterdik. Saglikli bir uyku, insanlarin antikor gelisiminde, lenfosit gelisiminde etkili oluyor. Bu da insanlarin vücut direncini artiriyor." degerlendirmesinde bulundu.
- "Asi oldugu halde hastalanan kisilerin ortak özellikleri vücut dirençlerinin düsük olmasi"
Salginda vücut direnci yüksek kisilerin Kovid-19'u daha hafif, düsük olanlarin daha agir geçirdiklerinin, yogun bakimda daha fazla tedavi gördüklerinin ve vefat ettiklerinin gözlemlendigini ifade eden Karadag, sunlari kaydetti:
"Asili insanlarin arasinda bile hastalanan olunca bakiyoruz, evet asi olmus ama vücut direnci düsük, ek bir hastaligi var, kortizon ya da baska bir sey kullaniyor. Asi oldugu halde hastalanan, ölen kisilerin ortak özellikleri vücut dirençlerinin düsük olmasi. Vücut direncini artiran ideal olay saglikli uyku. Saglikli uykunun ne kadar önemli oldugunu tüm toplumun, hekimlerin yeniden farkindalik olusturarak anlamalari gerekiyor. Saglikli uykuyu saglayabilmek için tüm engelleri kaldirmamiz lazim. Her yer açilirken, okullar, alisveris yerleri açilirken tüm meslektaslarimiza 'Uyku laboratuvarlarinizi açin.' diyoruz. Bunlar için belirli standartlari ülkemizde paylastik. Uyku laboratuvarina alacagimiz her hastaya önce PCR testi yapiyoruz. Negatifse, o kisinin uyku testini yapabiliyoruz. Yaptigimiz uyku testlerinden sonra tedavilerine baslanmasi o kisilerin hem vücut hem hastaliga karsi dirençlerini artiriyor. Saglikli yasamasini sagliyor."
Prof. Dr. Mehmet Karadag, saglikli yasayabilmek, vücut direncini artirabilmek için en büyük silahin saglikli uyku oldugunu, insanlarin saglikli uyuyup, beslendiklerinde vücut dirençlerinin otomatik artacagini sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Prof. Dr. Karadag, uykunun bagisiklik sistemi üzerindeki etkisine iliskin AA muhabirine yaptigi degerlendirmede, uykuyu "vücutla saglik arasindaki altin zincir" olarak tanimladi.
Bu zincir koptugunda ve uyku alinmadiginda bedenin saglikli yasayamadigini söyleyen Karadag, uykunun multidisipliner bir durum oldugunu ifade etti.
Saglikli uyku için belirli özellikler bulunduguna isaret eden Karadag, 6 saatten az ya da 9 saatten fazla uyunmamasi gerektigini, uyku için karanlik, isi ve ses açisindan uygun bir ortamin saglanmasinin önemli oldugunu anlatti. Karadag, saglikli uyumayanlarin sosyal ve günlük yasantilarinin da degistigini kaydetti.
Uykuda solunum bozukluklari arasinda horlamanin yaygin görüldügünü belirten Karadag, bu durumun erkeklerde, belirli bir yastan sonra daha fazla gözlendigini dile getirdi.
Horlayan kisilerin "Rahat nefes alamiyorum." mesaji verdigini aktaran Karadag, "Horlayan insanlarin bir kisminda da gece yarisi o nefes duruyor. Aldigimiz her nefes aslinda kanimizi temizler. Yani kanimiza yeterli oksijenin saglanmasini, bu oksijenle beynimizden ayagimizin parmak ucuna kadar saglikli yasamamizi saglar. Oksijeni alamazsak bundan beynimiz, akcigerimiz, kalbimiz, böbreklerimiz, tüm vücudumuz etkilenir. Bu diger hastaliklarla çok iç içedir." bilgisini verdi.
Prof. Dr. Mehmet Karadag, uykuda solunum bozuklugu ve uyku apnesi olan kisilerin sabah bas agrisiyla uyandigini, konsantrasyon bozuklugu yasadigini, sosyal yasamda da birçok problemle karsilastigini anlatti.
- Uyku apnesi olan kisiler Kovid-19'u daha agir geçiriyor
Salgin döneminde Kovid-19 tanili hastalara test yaparak uyku apnesi açisindan riskleri olup olmadigini gözlemlediklerini aktaran Karadag, söyle devam etti:
"Bu riski belirleyen stop-bang dedigimiz anket var. Kisi horluyor mu? Gündüz asiri uyku hali var mi? Gece uyurken nefesinin durduguna tanik bir kisi var mi? Hipertansiyonu var mi? Boyu, kilosu, vücut kitle endeksi... Obezitesi var mi? 50 yasin üstünde mi? Erkek mi? Bu 8 soruya bakiyoruz. Bunlar 4-5'ten fazlaysa 'Uyku apne riski vardir.' deyip uyku testi yapiyoruz. Bu anket çalismalariyla eriskinlerin yaklasik yüzde 35'inde uyku apnesi riski tespit ediliyor. Biz yatan hastalarimizda bu testi yaptik. Bursa'da birkaç merkez toplandik. Kovid-19 nedeniyle yatan hastalarin riski ne kadarmis diye. Onlarda toplumdan çok daha yüksek çiktik. Yüzde 45 civarinda çikti. O zaman uyku apnesi ya da uyku sorunu olan kisiler daha mi kolay Kovid oluyorlar? Kovid'i daha mi agir geçiriyorlar? Buna baktigimiz zaman, evet."
Uykunun aslinda basit bir dinlenme dönemi degil restorasyon dönemi oldugunu belirten Karadag, gün boyu yorulan, stres yasayan insanlarin uyuduklarinda sadece kaslarinin degil, beyin ve vücutlarinin da dinlendigini, uyku esnasinda tüm vücut hücrelerinin beslendigini, olgunlastigini, dinlendigini ifade etti.
Karadag, "Asi yapilan kisilerde lenfositlerin antikor ürettigini biliyoruz. Kisilerin antikoru ne kadar yüksekse hastaliga karsi korunmasi da o kadar fazla. Saglikli uykunun lenfositin gelismesinde ve antikor olusmasinda dogrudan etkili oldugunu gördük. Yapmis oldugumuz çalismada da bunu gösterdik. Saglikli bir uyku, insanlarin antikor gelisiminde, lenfosit gelisiminde etkili oluyor. Bu da insanlarin vücut direncini artiriyor." degerlendirmesinde bulundu.
- "Asi oldugu halde hastalanan kisilerin ortak özellikleri vücut dirençlerinin düsük olmasi"
Salginda vücut direnci yüksek kisilerin Kovid-19'u daha hafif, düsük olanlarin daha agir geçirdiklerinin, yogun bakimda daha fazla tedavi gördüklerinin ve vefat ettiklerinin gözlemlendigini ifade eden Karadag, sunlari kaydetti:
"Asili insanlarin arasinda bile hastalanan olunca bakiyoruz, evet asi olmus ama vücut direnci düsük, ek bir hastaligi var, kortizon ya da baska bir sey kullaniyor. Asi oldugu halde hastalanan, ölen kisilerin ortak özellikleri vücut dirençlerinin düsük olmasi. Vücut direncini artiran ideal olay saglikli uyku. Saglikli uykunun ne kadar önemli oldugunu tüm toplumun, hekimlerin yeniden farkindalik olusturarak anlamalari gerekiyor. Saglikli uykuyu saglayabilmek için tüm engelleri kaldirmamiz lazim. Her yer açilirken, okullar, alisveris yerleri açilirken tüm meslektaslarimiza 'Uyku laboratuvarlarinizi açin.' diyoruz. Bunlar için belirli standartlari ülkemizde paylastik. Uyku laboratuvarina alacagimiz her hastaya önce PCR testi yapiyoruz. Negatifse, o kisinin uyku testini yapabiliyoruz. Yaptigimiz uyku testlerinden sonra tedavilerine baslanmasi o kisilerin hem vücut hem hastaliga karsi dirençlerini artiriyor. Saglikli yasamasini sagliyor."
Prof. Dr. Mehmet Karadag, saglikli yasayabilmek, vücut direncini artirabilmek için en büyük silahin saglikli uyku oldugunu, insanlarin saglikli uyuyup, beslendiklerinde vücut dirençlerinin otomatik artacagini sözlerine ekledi.