Dereceyle Kazandigi Üniversiteye Gidemeden Lösemiye Yenik Düstü

Bursa'da geçen yil girdigi YKS'de Türkiye 47'ncisi olan ve tam burslu olarak yerlestigi Koç Üniversitesinde bir gün bile ögrenim göremeden 19 yasinda lösemiye yenik düsen Selman Abdullah Bayram'in ailesi, ekonomist olmak isteyen çocuklarini kaybetmenin acisini yasiyor Anne Ruveyda Bayram: 'Tercih açiklandiktan bir hafta sonra lösemi teshisi konuldu. Okul islemlerimizi hastanede gerçeklestirdik. Tedaviye basladik, zorlu bir tedaviydi. Uzun süreçliydi, sonunda maalesef kaybettik' 'Oglum gibi nice çocuklar, 'umut olsun' diye donör arayisina giriyor. Anne babalar çaresiz kalmasin, çocuklarini kaybetmesin istiyorum. Kan vermek ve donör olmak hayatinizdan hiçbir sey eksiltmeyecek. Ayrica can kurtardiginiz için bu sizi mutlu edecek'

SINAN BALCIKOCA - Bursa'da geçen yil girdigi Yüksekögretim Kurumlari Sinavinda (YKS) sözelde Türkiye 47'ncisi, esit agirlikta ise Türkiye 96'ncisi olan 19 yasindaki Selman Abdullah Bayram'in ailesi, lösemiden kaybettikleri çocuklarinin, hayali olan ve tam burslu yerlestigi Koç Üniversitesine bir gün bile gidememesinin üzüntüsünü yasiyor.

Ulubatli Hasan Anadolu Lisesinden mezun olduktan sonra hazirlandigi YKS 2020'de derece yapan Bayram'a, Koç Üniversitesi Iktisadi ve Idari Bilimler Fakültesi Ekonomi Bölümüne tam burslu olarak yerlesmesinden kisa süre sonra lösemi teshisi konuldu.

Bu süre zarfinda Bursa Uludag Üniversitesi Tip Fakültesi Hastanesinde tedavisine baslanan Bayram, bir gün bile gidemedigi okulunda kaydini dondurmak zorunda kaldi. Ekonomist olmayi hedefleyen Bayram, hastaligina karsi 14 aydir verdigi mücadeleyi 8 Ekim gecesi kaybetti.

Bursa Hamitler Mezarliginda topraga verilen Bayram'in acili ailesi, baska çocuklarin yasamasi için kan bagisinda bulunulmasi, donör olunmasi çagrisinda bulundu.

- "Okul islemlerimizi hastanede gerçeklestirdik"

Anne Ruveyda Bayram, AA muhabirine, oglunun, hedefleri olan bir ögrenci oldugunu ve onunla gurur duydugunu anlatti.

Selman Abdullah'in 1,85 boyunda, atletik bir yapiya sahip oldugunu belirten Bayram, "Tercih açiklandiktan bir hafta sonra lösemi teshisi konuldu. Okul islemlerimizi hastanede gerçeklestirdik. Tedaviye basladik, zorlu bir tedaviydi. Uzun süreçliydi, sonunda maalesef kaybettik. Yüzde 70 oraninda lösemiyi yenme sansimiz vardi. Oglumun bu atletik ve güçlü yapisi bize yüzde 100 umut veriyordu. 'Benim çocugum bu hastaligi yenemezse kimse yenemez' diye düsünüyordum. Hiç yilmadi, sonuna kadar savasti ama kaybettik." ifadelerini kullandi.

Bayram, oglunun yasam dolu oldugunu ve okumayi çok sevdigini dile getirerek, "Hastaneye yatildiginda ilk olarak kardes nakillerine bakiliyor. Kardeslerden uyum olmayinca donör için Türkiye ve dünya bankalarina bakiliyor. Bizim kardes yüzde 70 uyumlu oldugu için son joker olarak bakildi. Daha sonra uygun donör bulamadik. Bu süreçte sesimizi duyurmaya çok çalistik. Birçok kitleye ulasmaya çalistik. Bir günde 2 bine yakin donör basvurusu aldigimiz bile oldu ancak uygun donör bulamadik." diye konustu.

- "Donörün kisiye özel olacagini düsünüyorlar"

Lösemiye karsi donör çagrisinda bulunan Bayram, sözlerini söyle sürdürdü:

"Bu konuda bilinçsizlik var. Donörün kisiye özel olacagini düsünüyorlar. Ben ve oglum, 'Bize olmazsa baskalarina umut olsun' diye düsündük. Bazen insanlar 'donör olursam benden bir sey eksilir' düsüncesine kapiliyor ya da agrili bir süreç yasayacaklarina düsünüyorlar. Öyle degil, benim 13 yasindaki kizim donör oldu ve kizima hiçbir sey olmadi. 13 yasindaki bir çocugun dayandigi ve hiçbir aci çekmedigi seye bilinçsiz ve duyarsiz kalinmamali. Çünkü oglum gibi nice çocuklar, 'umut olsun' diye donör arayisina giriyor. Anne babalar çaresiz kalmasin, çocuklarini kaybetmesin istiyorum. Kan vermek ve donör olmak hayatinizdan hiçbir sey eksiltmeyecek. Ayrica can kurtardiginiz için sizi mutlu edecek."

Bayram, bu süreçte kendilerine destek veren Ulubatli Hasan Anadolu Lisesi yönetimi ve ögrencilerine, BUÜ Hastanesi çalisanlarina, Koç Üniversitesi ve LÖSEV yetkililerine tesekkür etti.

- "18-19 yil yasamadiklari seyi 14 aya sigdirdilar"

Baba Hasan Bayram da oglunun hastalik süresi olan 14 ay boyunca hep annesiyle vakit geçirdigini dile getirdi.

Oglunun zeki ve çaliskanligini anlatan Bayram, "Oglum ve esim 14 ay boyunca birbirlerini hiç yalniz birakmadi. 18-19 yil yasamadiklari seyi 14 aya sigdirdilar, birbirlerine güç verdiler. Bizim akil hocamiz Selman Abdullah'ti, destek oluyorduk birbirimize." ifadelerini kullandi.
Kaynak: AA