TİP Genel Başkanı Baş'tan, İstinafın Gezi Parkı Olaylarına İlişkin Davada Beraat Kararlarını Bozmasına Tepki Açıklaması
'Gezi, bu topraklarda sergilenmiş en büyük, temiz, haklı direnişlerden bir tanesidir'.
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, istinafın Gezi Parkı olaylarına ilişkin davada verilen beraat kararlarını bozmasına tepki göstererek, "Gezi biziz, Gezi Türkiye'dir. Gezi, bu topraklarda sergilenmiş en büyük, temiz, haklı direnişlerden bir tanesidir." dedi.
Baş, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin hukuk tarihinin en karanlık günlerinden geçtiğini öne sürdü.
Açık ve tartışmasız Anayasa hükümlerine rağmen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) kararlarının uygulanmadığını kaydeden Baş, bunların uygulanmayacağının, neredeyse en yetkili ağızlardan "Bağlayıcı değildir." cümleleriyle ifade edilmeye başlandığını söyledi.
Yerel mahkemelerin, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımamasının neredeyse olağanlaştığını dile getiren Baş, "Türkiye'de hukuk kurumları bir bütün olarak iktidarın muhalefete karşı kullandığı bir baskı aygıtına, sopaya dönüştürülmüş durumda, Yargıtay'da bir gün bile görev yapmamış, tek bir dosyanın kapağını açmamış bir kişinin sözde Yargıtay'da yapılan bir seçimin sonucu olarak Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanması, bu skandallar dizisinin son halkası, belki de tabuta çakılmış bir son çivi olarak değerlendirilebilir." diye konuştu.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nin, Gezi Parkı olaylarına ilişkin davada, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da aralarında bulunduğu 9 sanık hakkında verilen beraat kararlarını bozduğunu anımsatan Baş, "Buradan açıkça ifade ediyoruz; Gezi biziz, Gezi Türkiye'dir. Gezi, bu topraklarda sergilenmiş en büyük, temiz, haklı direnişlerden bir tanesidir. Tüm Gezi davası sanıklarıyla ve halen hukuksuz biçimde hapiste tutulan Osman Kavala ile dayanışmamızı bir kez daha dile getirmek istiyoruz." ifadesini kullandı.
Kaynak: AA
Baş, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, Türkiye'nin hukuk tarihinin en karanlık günlerinden geçtiğini öne sürdü.
Açık ve tartışmasız Anayasa hükümlerine rağmen Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) kararlarının uygulanmadığını kaydeden Baş, bunların uygulanmayacağının, neredeyse en yetkili ağızlardan "Bağlayıcı değildir." cümleleriyle ifade edilmeye başlandığını söyledi.
Yerel mahkemelerin, Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımamasının neredeyse olağanlaştığını dile getiren Baş, "Türkiye'de hukuk kurumları bir bütün olarak iktidarın muhalefete karşı kullandığı bir baskı aygıtına, sopaya dönüştürülmüş durumda, Yargıtay'da bir gün bile görev yapmamış, tek bir dosyanın kapağını açmamış bir kişinin sözde Yargıtay'da yapılan bir seçimin sonucu olarak Anayasa Mahkemesi üyeliğine atanması, bu skandallar dizisinin son halkası, belki de tabuta çakılmış bir son çivi olarak değerlendirilebilir." diye konuştu.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi'nin, Gezi Parkı olaylarına ilişkin davada, Anadolu Kültür AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Osman Kavala'nın da aralarında bulunduğu 9 sanık hakkında verilen beraat kararlarını bozduğunu anımsatan Baş, "Buradan açıkça ifade ediyoruz; Gezi biziz, Gezi Türkiye'dir. Gezi, bu topraklarda sergilenmiş en büyük, temiz, haklı direnişlerden bir tanesidir. Tüm Gezi davası sanıklarıyla ve halen hukuksuz biçimde hapiste tutulan Osman Kavala ile dayanışmamızı bir kez daha dile getirmek istiyoruz." ifadesini kullandı.