İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!

Son olarak Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü davasında mahkemenin örgütteki cinsel istismar sistemi hakkında çizgi roman hazırlığında olduğunu yazan ardından da bu yalan bilgiyi düzelten Sözcü yazarı İsmail Saymaz, bu hafta da baltayı taşa vurdu. Saymaz, 15 Temmuz darbe girişimine yönelik davada tutuklanan Osman Kavala'nın irtibatlı olduğu iddia edilen eski CIA danışmanı Henri Jak Barkey’le, İngiliz coğrafyacı ve siyasal iktisatçı David Harvey’i karıştırması oldu. Saymaz, Kavala ile hiç irtibatı olmayan ancak olmuş gibi gösterdiği David Harvey ismini, Henri Barkey’le değiştirerek köşe yazısını geçen haftaki gibi düzeltmek zorunda kaldı.

İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!
İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!
Geçtiğimiz hafta Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü davasında mahkemenin, örgütteki cinsel istismar sistemine ilişkin çizgi roman hazırladığı yönünde hatalı bilgi paylaşan Saymaz, bu haftayı da boş geçmedi.

Saymaz'ın bu haftaki bombası ise, 15 Temmuz darbe girişimine yönelik yürütülen soruşturmada tutuklanan iş insanı Osman Kavala'nın hiç irtibatı olmayan bir ismi irtibatlıymış gibi göstermesi oldu. Saymaz, Sözcü Gazetesi için 'Beştepe Hukuk Bürosu' adı altında bir köşe yazısı kaleme aldı.

KAVALA'NIN DOSYASINI KÖŞESİNE TAŞIDI

Köşe yazısında Gezi Parkı davasından beraat ve tahliye kararı alan Osman Kavala'nın 15 Temmuz bağlantılı bir soruşturmada tutuklanması ele alındı. Kavala'nın neden tutuklandığına ilişkin soruşturma dosyasından bilgiler veren Saymaz'ın iddiasına göre Kavala, 15-16 Temmuz 2016'da Büyükada'da bir otelde Orta Doğu konulu konferans düzenleyen ABD'li 'David Harvey' ile bağlantılıydı. Saymaz'a göre 'David Harvey' isimli ABD'li, Karaköy'de Kavala ile 15 Temmuz'dan üç gün sonra lokantada ayaküstü selamlaştı. Bu ikili, aynı tarihlerde aynı yönlere seyahat etti.

İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!

MİLLİYETLERİ DE KARIŞTIRDI

Saymaz yazısında, 'David Harvey' ve arkadaşlarının kaldığı Büyükada'daki Splendid Otel'in resepsiyonuna 'Pensilvanya' yazılı bir çan bırakıldığını söyledi. Peki Saymaz'ın, Kavala ile bağlantılı olduğunu iddia ettiği 'David Harvey' kimdi? Bu isim İngiliz coğrafyacı, siyasal iktisatçı David Harvey'den başkası değildi. Saymaz'ın iddia ettiği gibi ABD'li de değildi. Harvey'in, Kavala'nın yargılandığı dosyayla uzaktan yakından alakası yoktu.

İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!

YAZISINI YİNE DEĞİŞTİRMEK ZORUNDA KALDI

Saymaz'ın kast etmeye çalıştığı isim eski CIA danışmanı Henri Jak Barkey'den başkası değildi. David Harvey'i tüm bu saydığı eylemlerin başrolünde olan isim eski CIA danışmanı Henri Jak Barkey'le karıştıran İsmail Saymaz, köşe yazısını yine internetten düzeltmek zorunda kaldı. Saymaz'ın David Harvey ismini nereden duyup da köşe yazısına yazdığı ise bilinmezliğini koruyor.

İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!

İLK BOMBASI GEÇEN HAFTAYDI

Saymaz, geçtiğimiz hafta da Adnan Oktar Silahlı Suç Örgütü davasında mahkemenin, örgütteki cinsel istismar sistemine ilişkin çizgi roman hazırlattığını köşe yazısına taşımıştı. Söz konusu iddia Türk hukuk tarihinde hiç görülmemiş olması nedeniyle soru işaretlerini de beraberinde getirmişti. Gazetenin birinci sayfasından yer verilen haberin doğru olmadığı yazının yayınlandığı gün öğlen saatlerinde belli olacaktı. Gerçekte ise söz konusu kitapçığı, örgütten şikayetçi olan kadınların ifadelerinden yola çıkarak, mağdur ve müşteki avukatlarının hazırladığı ortaya çıkmıştı. Saymaz bu bilgileri köşe yazısının internet versiyonundan düzeltmek zorunda kalmıştı.

İsmail Saymaz Osman Kavala yalanını düzeltmek zorunda kaldı!

DAHA ÖNCE DE ADLİYELERİ KARIŞTIRMIŞLARDI

Yılların eskitemediği Sözcü Gazetesinin usta muhabiri Uğur Dündar, 11 Aralık tarihinde yaptığı haberde, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nı 'sehven' yaptığı hatayla eleştirirken, adliyeleri karıştırmıştı.. Komedi filmini aratmıyor dediği hatanın bir benzerini kendisi yapan Dündar'ın haberinde, İstanbul Anadolu 3 ve 4. Sulh Ceza Hakimliklerinin yazılacağı yerde, İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan İstanbul 3 ve 4. Ceza Hakimlikleri yazılmıştı.