Ahşap 30 Yıldır Adanalı Serdar Usta'nın Elinde Sanata Dönüşüyor

Adana'da 10 yaşından bu yana ahşap işleyen 40 yaşındaki Serdar Tektaş, sanatını gelecek nesillere aktarmak istiyor Tektaş: 'Çok bir şey kazanmıyor olabiliriz ama aslında servet var atölyemizde. Biz serveti biliyoruz, çünkü ecdadımız olan Selçuklu ve Osmanlı'nın motiflerinin beynimizdeki yansımasını ahşaba aktarıyoruz'

Ahşap 30 Yıldır Adanalı Serdar Usta'nın Elinde Sanata Dönüşüyor
FİKRET KAVĞALI - Adana'da yaşayan ahşap oyma ve işleme ustası Serdar Tektaş, sanatını gelecek nesillere aktarmak istiyor.

Ahşap oymacılığına 10 yaşındayken bir ustanın yanında çırak olarak başlayan ve 30 yıldır bu işi icra eden Tektaş, ağırlıklı olarak Selçuklu ve Osmanlı motiflerini ağaca işliyor.

Merkez Seyhan ilçesinde bulunan tarihi büyük saat çarşısındaki atölyesinde ahşap tablo ve süs eşyaları yapan Tektaş, eserlerini yurt içi ve yurt dışına satıyor.

Sabahın erken saatlerinde açtığı atölyesinde gece geç saatlere kadar çalışan Adanalı Serdar Usta, talebe göre ahşap malzemenin üzerine özel desenler veya resimler çizebiliyor.

Ahşap oymacılığı dersi almak isteyen meraklılara gönüllü ders veren Tektaş, sanatının gelecek nesillere aktarılması için çaba harcıyor.

Tektaş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eserlerinin, Adana'nın birçok yerindeki duvarları süslediğini söyledi.

Bir ustanın yanında çırak olarak mesleğe adım attığını belirten Tektaş, "Sadece burada değil sosyal medya hesaplarımızdan da aldığımız siparişleri değerlendirip kargo yoluyla kendilerine ulaştırmaya çalışıyoruz. Kültürel mirasımız olan ahşap oymacılığını ayakta tutmaya çalışıyoruz. Salgın sürecinde çok zorlandık ama biz yine sosyal projelerimize devam ettik." dedi.

Kaybolmuş mesleği ayakta tutmak için elinden geleni yaptığını dile getiren Tektaş, Bir objeyi işlerken duygusal boyutunu da ele alıyoruz. Buradaki amacımız birilerine dokunmak. Önemli olan o ruhu yetiştirebilmek. Bu meslek ayrıca bir terapi. Yaptığımız işe sadece ticari boyutta bakmıyoruz. Mesleği ayakta tutmak ve Selçuklu ile Osmanlı dönemlerindeki gibi ecdatlarımızın mesleğini yapıyoruz." diye konuştu.

Tektaş, şöyle devam etti:

"Burada terapi gösteriyoruz eğitim verdiğimiz kurum müdürleri ve değişik meslekten insanlar var. Hafta sonu gelip terapi alıyor burada. Bizim işimiz oturduğun zaman beyin yine spor halinde olmuş oluyor."

Toplumda sanatkar insanların yetişmesi gerektiğini vurgulayan Tektaş, "Halen de ustamın takımlarını kullanıyorum. Mesleği aldığımız bayrağı devam etmeye çalışıyoruz. Eserlerimizin tamamı ile el emeği göz nuruyla yapılmaktadır. Tarihi yaşatmaya çalışıyoruz. Adana'nın tarihi mekanlarından Büyük Saat, Taş Köprü, Merkezi Cami, Varda Köprüsü'nü de ahşaba işliyorum." ifadelerini kullandı.

Bazı çalışmaların aylarca devam ettiğini anlatan Tektaş, "Suudi Arabistan, Almanya, İtalya ve İsveç gibi ülkelerde eserler yaptım. Ayrıca da birçok ülkeye eserlerimi gönderdim. Türkiye'yi temsil ediyorum. Bir tuğlayı daha nasıl koyabilmenin imkanı ve uğraşı bana ayrı bir gurur veriyor." ifadelerini kullandı.

Bu sanatı yapan atölyelerin olmasına vesile olmaya devam edeceğini aktaran Tektaş, "Çok bir şey kazanmıyor olabiliriz ama aslında servet var atölyemizde. Biz serveti biliyoruz, çünkü ecdadımız olan Selçuklu ve Osmanlı'nın motiflerinin beynimizdeki yansımasını ahşaba aktarıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA