Bakan Çavuşoğlu Açıklaması 'Yurtta Sulh Cihanda Sulh İlkesini Destekleyici Politikaları Ortaya Koymamız Lazım'
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türk Dış Politikasına yönelik, "Yurtta sulh cihanda sulh diyerek oturup kalamayız. Onu destekleyici politikaları ortaya koymamız lazım. O nedenle diyoruz ki girişimci ve insani dış politika" dedi.
Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı’nın (SETA) düzenlediği "Küresel Belirsizlik Ortamında Türk Dış Politikası" isimli oturuma katıldı.
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran’ın da yer aldığı programa diplomatlar, yabancı ülke misyonları, büyükelçiler ve çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı.
Türkiye dış politikasında aktif bir dönemde olunduğu vurgulanan toplantıda Bakan Çavuşoğlu, "Dünyanın çok hızlı değiştiğini görmüyoruz, aynı zamanda değişimi yaşıyoruz. Bu değişim bazı kurumları zayıflatıyor, kimi kurumların içinde tartışmalara yol açıyor. Avrupalı dostlarımız alınmasınlar ama içerideki köklü tartışmalardan dolayı AB’nin zayıfladığını görüyoruz. AB’ye olan güvenin de zayıfladığını görüyoruz. Keza geçtiğimiz yıl NATO dayanışması da tartışılır hale geldi" diye konuştu.
"Dünya istikrarsızlık içinde"
Bugün dünyada istikrarsızlık olduğunu vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "Olumlu gelişimlerin yanında çatışmalar da var. Bu çatışmaların yüzde 60’ı bizim coğrafyamızda. Kolay bir coğrafyada yaşamadığımızı söyleyebiliriz. Büyük ülkelerin savaşları bizi nasıl etkileyecek? ABD ve Çin arasında süren ticaret savaşı bizi ve bölgemizi nasıl etkileyecek? Ticaret savaşlarının tek merkezli adımları ve sınamaları da yakından takip ediyoruz. Nasıl çözümler üreteceğiz, nasıl adımlar atacağız, onları takip ediyoruz. Terörle mücadelede bir zafiyet içinde olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor. Göç yönetimi konusunda yine farklı bakış açılarından, sırf güvenlik penceresinden bakalım ama insani boyutunu da ihmal etmeyelim diyenler var. Her ikisinden de etkilenen ülkelerin bu ikisinin sentezini yaptığını görüyoruz" değerlendirmesini yaptı.
"Popülizm illetinden kurtulmak gerek"
Popülizmden kurtulunması gerektiğini vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "Yabancı düşmanlığı, hoşgörüsüzlük, İslam düşmanlığı gibi kendi inancından ya da kendi etnik grubundan olmayan herkese karşı bir nefret. Rus ortaklarımızla beraber AGİT bünyesinde antisemitizme karşı daha önce karar alınmıştı. Şimdi İslam düşmanlığını ve Hristiyan düşmanlığını da buraya eklememiz gerekiyor. Bu düşmanlık tüm inanç sahiplerini etkiliyor. Yeni bir dünya savaşına sebebiyet vermeden bu trendleri tersine çevirmemiz gerekiyor" diye konuştu.
"Yurtta sulh cihanda sulh diyerek oturup kalamayız" diyen Çavuşoğlu, "Onu destekleyici politikaları ortaya koymamız lazım. O nedenle diyoruz ki girişimci ve insani dış politika. Türkiye olarak bazen tek başına, bazen çok taraflı mekanizmalarda, bazen de uluslararası örgütlerle çalışarak sorunlara çözümler üretmeye çalışıyoruz. Sahada kazandıklarımızı masada kaybetmememiz, masada kazandıklarımızı sahada kaybetmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Doğu Akdeniz konusu
Doğu Akdeniz’de yıllardır AB’ye ve Rum kesimine çağrıda bulunduklarının altını çizen Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Bu Kıbrıs etrafındaki kaynakların hakça paylaşımı için bir anlaşma yapmak lazım. Türk halkı buna hazır. Maalesef bu dikkate alınmadı. Rum kesimi desteklendi. Kıbrıs Türk halkı daha önce alınan kararlara rağmen yok sayılmaya devam edildi. Bizde garantör ülke olarak sahada gücümüzü gösterdik. Ne yaptık, sondaj gemilerimizi Kıbrıs çevresine, Doğu Akdeniz’e gönderdik. Sondajları başlattıktan sonra dengeler değişti. Biz aynı yerdeyiz, gelin hakça bunun paylaşımını sağlayalım. Herkes kazansın, boş yere gerginlik olmasın."
Libya deniz yetki muhtırası
Bakan Çavuşoğlu, "Libya ile imzaladığımız iki tane muhtıra var. Bu Türkiyenin masada yaptığı faaliyetlerin sonucudur. Doğu Akdeniz’de Rum kesimi hariç herkesle buna benzer ve yetki alanlarının belirlenmesi ile ilgili anlaşma imzalamaya hazırız. Diyalog ve diplomasi yoluyla hazır olduğumuzu vurgulamak isterim, yeter ki Türkiye dışlanmaya çalışılmasın. Türkiye’nin içinde olmadığı anlaşmaların geçerli olmadığını hatırlatmamıza rağmen maalesef Türkiye’yi dışlama çabaları devam etti. Önümüzdeki süreçte bu alanlarda çabalarımızı sürdüreceğiz Libya’da ateşkes, barış ve kalıcı bir siyasi çözüm için" ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, "Suriye’ye baktığımız zaman hem masada ve sahada çok mücadele sürdürüyoruz. İlkeli bir şekilde terör örgütlerinin hepsiyle mücadele ediyoruz. İnsani boyutla da kimse Türkiye’ye ders veremez, örnek bir ülkeyiz. Yaklaşık 9 milyon Suriyeliye içeride ve dışarıda insani yardım ulaştırıyoruz" dedi.
Kaynak: İHA
SETA Genel Koordinatörü Burhanettin Duran’ın da yer aldığı programa diplomatlar, yabancı ülke misyonları, büyükelçiler ve çok sayıda üniversite öğrencisi katıldı.
Türkiye dış politikasında aktif bir dönemde olunduğu vurgulanan toplantıda Bakan Çavuşoğlu, "Dünyanın çok hızlı değiştiğini görmüyoruz, aynı zamanda değişimi yaşıyoruz. Bu değişim bazı kurumları zayıflatıyor, kimi kurumların içinde tartışmalara yol açıyor. Avrupalı dostlarımız alınmasınlar ama içerideki köklü tartışmalardan dolayı AB’nin zayıfladığını görüyoruz. AB’ye olan güvenin de zayıfladığını görüyoruz. Keza geçtiğimiz yıl NATO dayanışması da tartışılır hale geldi" diye konuştu.
"Dünya istikrarsızlık içinde"
Bugün dünyada istikrarsızlık olduğunu vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "Olumlu gelişimlerin yanında çatışmalar da var. Bu çatışmaların yüzde 60’ı bizim coğrafyamızda. Kolay bir coğrafyada yaşamadığımızı söyleyebiliriz. Büyük ülkelerin savaşları bizi nasıl etkileyecek? ABD ve Çin arasında süren ticaret savaşı bizi ve bölgemizi nasıl etkileyecek? Ticaret savaşlarının tek merkezli adımları ve sınamaları da yakından takip ediyoruz. Nasıl çözümler üreteceğiz, nasıl adımlar atacağız, onları takip ediyoruz. Terörle mücadelede bir zafiyet içinde olduğumuzu kabul etmemiz gerekiyor. Göç yönetimi konusunda yine farklı bakış açılarından, sırf güvenlik penceresinden bakalım ama insani boyutunu da ihmal etmeyelim diyenler var. Her ikisinden de etkilenen ülkelerin bu ikisinin sentezini yaptığını görüyoruz" değerlendirmesini yaptı.
"Popülizm illetinden kurtulmak gerek"
Popülizmden kurtulunması gerektiğini vurgulayan Bakan Çavuşoğlu, "Yabancı düşmanlığı, hoşgörüsüzlük, İslam düşmanlığı gibi kendi inancından ya da kendi etnik grubundan olmayan herkese karşı bir nefret. Rus ortaklarımızla beraber AGİT bünyesinde antisemitizme karşı daha önce karar alınmıştı. Şimdi İslam düşmanlığını ve Hristiyan düşmanlığını da buraya eklememiz gerekiyor. Bu düşmanlık tüm inanç sahiplerini etkiliyor. Yeni bir dünya savaşına sebebiyet vermeden bu trendleri tersine çevirmemiz gerekiyor" diye konuştu.
"Yurtta sulh cihanda sulh diyerek oturup kalamayız" diyen Çavuşoğlu, "Onu destekleyici politikaları ortaya koymamız lazım. O nedenle diyoruz ki girişimci ve insani dış politika. Türkiye olarak bazen tek başına, bazen çok taraflı mekanizmalarda, bazen de uluslararası örgütlerle çalışarak sorunlara çözümler üretmeye çalışıyoruz. Sahada kazandıklarımızı masada kaybetmememiz, masada kazandıklarımızı sahada kaybetmemiz gerekiyor" şeklinde konuştu.
Doğu Akdeniz konusu
Doğu Akdeniz’de yıllardır AB’ye ve Rum kesimine çağrıda bulunduklarının altını çizen Çavuşoğlu, şunları söyledi:
"Bu Kıbrıs etrafındaki kaynakların hakça paylaşımı için bir anlaşma yapmak lazım. Türk halkı buna hazır. Maalesef bu dikkate alınmadı. Rum kesimi desteklendi. Kıbrıs Türk halkı daha önce alınan kararlara rağmen yok sayılmaya devam edildi. Bizde garantör ülke olarak sahada gücümüzü gösterdik. Ne yaptık, sondaj gemilerimizi Kıbrıs çevresine, Doğu Akdeniz’e gönderdik. Sondajları başlattıktan sonra dengeler değişti. Biz aynı yerdeyiz, gelin hakça bunun paylaşımını sağlayalım. Herkes kazansın, boş yere gerginlik olmasın."
Libya deniz yetki muhtırası
Bakan Çavuşoğlu, "Libya ile imzaladığımız iki tane muhtıra var. Bu Türkiyenin masada yaptığı faaliyetlerin sonucudur. Doğu Akdeniz’de Rum kesimi hariç herkesle buna benzer ve yetki alanlarının belirlenmesi ile ilgili anlaşma imzalamaya hazırız. Diyalog ve diplomasi yoluyla hazır olduğumuzu vurgulamak isterim, yeter ki Türkiye dışlanmaya çalışılmasın. Türkiye’nin içinde olmadığı anlaşmaların geçerli olmadığını hatırlatmamıza rağmen maalesef Türkiye’yi dışlama çabaları devam etti. Önümüzdeki süreçte bu alanlarda çabalarımızı sürdüreceğiz Libya’da ateşkes, barış ve kalıcı bir siyasi çözüm için" ifadelerini kullandı.
Bakan Çavuşoğlu, "Suriye’ye baktığımız zaman hem masada ve sahada çok mücadele sürdürüyoruz. İlkeli bir şekilde terör örgütlerinin hepsiyle mücadele ediyoruz. İnsani boyutla da kimse Türkiye’ye ders veremez, örnek bir ülkeyiz. Yaklaşık 9 milyon Suriyeliye içeride ve dışarıda insani yardım ulaştırıyoruz" dedi.