İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi Açıldı

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, bütün İslam coğrafyası için bir hayalleri, hedefleri olduğunu belirterek, “Biz istiyoruz ki, İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye ülkeler arasındaki ürünler, insanlar, sermaye, enerji serbestçe hareket etsin; sınırlar yavaş yavaş anlamını yitirsin” dedi.

İslam Ülkeleri İstatistik, Ekonomik ve Sosyal Araştırma ve Eğitim Merkezi’nin (SESRIC) yeni hizmet binasının açılış töreni Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Merkez Genel Direktörü Savaş Alpay, Suudi Arabistan Krallığı Dışişleri Bakan Yardımcısı Prens Abdülaziz bin Abdullah bin Abdülaziz ile Kuveyt, Katar ve Birleşik Arap Emirliklerinden temsilci ve büyükelçilerin katılımıyla gerçekleşti.

Törenin açılışında bir konuşma yapan Başbakan Yardımcısı Babacan, SESRIC’in İslam İşbirliği Teşkilatı’nın bir yan kuruluşu olduğunu belirterek, SESRIC’in İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerde sağladığı ekonomik kalkınmayı daha da artıracağını, ufuk açacak onlarca çalışmaya imza atacağını söyledi.

Doğru karar verebilmek, doğru politikalar uygulayabilmek için sağlıklı verilere, doğru istatistiklere sahip olmak gerektiğini ifade eden Babacan, SESRIC’ın İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi 57 ülkede bir istatistik standardı, veri standardı sağlamak ve bunların periyodik bir şekilde yayınlanmasını sağlamak gibi önemli bir misyona sahip olduğunu söyledi.

Şu anda İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye olan pek çok ülkede önemli dönüşümler yaşandığına işaret eden Babacan, “Kuzey Afrika’da, Ortadoğu’daki bazı ülkelerde ciddi siyasi dönüşüm süreçleri söz konusu. İşte bu siyasi dönüşüm sürecinin sağlıklı bir ekonomik dönüşüm süreciyle de desteklenmesi lazım. Bunun kuvvetli bir sosyal ayağının da mutlaka olması lazım. Ben SESRIC’e büyük bir görev düştüğünü düşünüyorum” dedi.

Teknik eğitimin de SESRIC’in önemli bir görev sahası olduğunu belirten Babacan, bugüne kadar çok sayıda ülkeden SESRIC programlarına katılanlar olduğunu söyledi.

İslam İşbirliği Teşkilatına üye bazı ülkelerin dışarıdan desteğe ihtiyacı olduğunu ifade eden Babacan, bu ülkelerin SESRIC’in ortak hizmetlerinden yararlanmasını sağlamak gerektiğini söyledi.

İslam İşbirliği Teşkilatına üye ülkelerarasında çok ciddi ekonomik gelişmişlik farklılıkları bulunduğuna dikkati çeken Babacan, “Belki refahın çok çok yüksek olduğu ülkeler var, ama ciddi ekonomik ve sosyal sıkıntılar yaşayan ülkeler de var. Her ülkenin ihtiyacı olan politikaların geliştirilmesi önemlidir” dedi.

İslam İşbirliği Teşkilatı içindeki konumuna bakıldığında, Türkiye’nin toplam dış ticaretinin yüzde 28’ini İslam İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerle yaptığını belirten Babacan, teşkilata üye ülkeler arasındaki ticaretin yüzde 11.6’sının da Türkiye üzerinden geçtiğini bildirdi.

Türkiye’nin ekonomik yapısının oldukça geniş bir tabana yayıldığını Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Vekili Prens Abdülaziz bin Abdullah bin Abdülaziz e çeşitli sektörlerde ilerleme sağladığını belirten Babacan, “Türkiye önemli bir sanayi ülkesi oldu artık. Türkiye aynı zamanda önemli bir tarım ülkesi; Türkiye’nin 7’nci büyük tarım üreticisi. 2011 yılında genel turist sayısına bakıldığında dünyada 6’ncı sıraya yükselmiş durumdayız” dedi.

Şu anda özellikle siyasi dönüşüm yaşayan ülkelerde de Türkiye’nin yoğun çabaları olduğunu belirten Babacan, “Özellikle teknik işbirliği anlamında ve Türkiye’nin son 10 yıldır tecrübeleri daha fazla o ülkelerle paylaşabilmek için de çabalarımız var. Bizim yaptığımız ağırlıklı olarak kendi tecrübelerimizi paylaşmak. Kuşkusuz ki her ülkelerin kendine has koşulları var. Ancak üye ülkeler arasında tecrübe, bilgi paylaşımı ve dayanışmayı biz çok önemli görüyoruz ve bunun için de elimizden geleni yapıyoruz” şeklinde konuştu.

Babacan, alt yapı sorunun çözmüş SESRIC’ın çalışmalarının büyüyerek devam edeceğini ve Türkiye’nin de destek vermeye devam edeceğini söyledi.

Babacan, SESRIC’in bu yeni hizmet binasına Suudi Arabistan, Kuveyt, Katar ve Birleşik Arap Emirliklerinin maddi katkıda bulunduğunu, Türkiye’nin de arsayı sağladıkları bilgisini verdi. “SINIRLAR YAVAŞ YAVAŞ ANLAMANINI YİTİRSİN” Başbakan Yardımcısı Babacan, bütün İslam coğrafyası için bir hayalleri, hedefleri olduğunu belirterek, şunları kaydetti: “Biz istiyoruz ki, İslam İşbirliği Teşkilatı’na üye ülkeler arasındaki ürünler serbestçe hareket edebilsin; insanlar serbestçe hareket edebilsin; sermaye serbestçe hareket edebilsin, enerji serbestçe hareket etsin, aksın. Bir bakıma sınırlar yavaş yavaş anlamını yitirsin. Arnavutluk’tan yola çıkan bir insan, ta Suudi Arabistan’a kadar fazla sınır kontrollerine tabi olmadan ulaşabilsin. Kuveyt’ten yola çıkan bir insan Fas’a kadar rahatça yolculuk yapabilsin. Ülkeden ülkeye geçişler kolaylaşsın, ticaret artsın. Üzülerek söylüyorum ki Ortadoğu ve Kuzey Afrika bölge içi ticaretin dünyada en düşük olduğu bölge. Ticaretin artmasından. İnsanların seyahatinin artmasından herkes kazanacaktır. Kazan-kazan sonucu olacaktır. Biz bunun için yoğun çaba gösteriyoruz. Her yıl pek çok ülkeyle vizeleri kaldırma anlaşması, serbest ticaret anlaşması imzalıyoruz. Aslında İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kardeşlik ruhunun gereği de bu.” Konuşmaların ardından Babacan ve protokol binanın açılış kurdelesini kesti. Babacan ve Bakan Yılmaz hizmet binasının içinde de incelemelerde bulundu

Kaynak: İHA