Kalkınma Bakanı: Milli Gelir İçinde Ar-Ge’nin Payını Yüzde 3’e Yükselteceğiz

Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Türkiye'nin 2023 yılı için belirlediği hedeflerden birisinin de Ar-Ge harcamalarının milli gelir içindeki payını yüzde 3'e yükseltmek olduğunu belirtti.

Yılmaz, ''Bu yüzde 3'ün de 1 puanı kamudan, 2 puanı özel sektörden olsun istiyoruz.'' dedi.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Bakanlığı ve TÜBİTAK arasında 'Yükseköğretim Kurumları Araştırma Merkezlerinin İzlenmesi ve Yeterlilik Değerlendirmesi Hakkında İşbirliği Protokolü' imzalandı. İmza törenine Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ve TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak katıldı.

Cevdet Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, protokolün temelinde bilgiye dayalı bir kalkınma anlayışının yattığını belirtti.

Burada yenilik sisteminin çok önemli olduğunu kaydeden Yılmaz, Türkiye'deki yenilik sistemi içinde bulunan tüm kurumlarla yakından ilgilendiklerini ifade etti.

Özellikle son 9-10 yılda yükseköğretim kurumlarında çok sayıda araştırma merkezinin kurulduğuna dikkati çeken Yılmaz, şöyle konuştu: "Bu anlayışın sonucu olarak üniversiteleri sadece ders verilen mekanlar olarak değil, kalkınmanın en temel kurumlarından biri olarak görüyoruz. Bunun sonucu olarak da son 10 yılda çok ciddi mesafeler aldık. Sadece şu rakamdan her şey anlaşılır diye düşünüyorum. Kamu yatırımları içerisinde Ar-Ge ve yenilik faaliyetlerine ayırdığımız kaynak 2002 yılında sadece 114 milyon liraymış. 2012 yılında bu rakam 1,8 milyar liraya yükselmiş durumda. Bu, son derece önemli. Ar-Ge'ye yapılan yatırımlar, popülist yatırımlar değildir, sonucunu hemen almazsınız. Aslında bu, hükümetimizin, ülkemizin uzun vadeli geleceğine ne kadar önem verdiğinin çok açık bir göstergesi.”

2023 hedeflerinden de bahseden Bakan Yılmaz, bu hedeflerden birinin Ar-Ge harcamalarının milli gelir içindeki payını yüzde 3'e yükseltmek olduğunu ifade etti.

Yılmaz, "2010 yılında yüzde 0,84 düzeyine gelmiş durumdayız. Bunu da hiç küçümsememeliyiz. Bu açıdan AB ülkelerinin 9-10'undan daha iyi durumdayız. 2023'te inşallah bunu yüzde 3'lere çıkarmak istiyoruz ama bu yüzde 3'ün de... Bence kritik nokta bu... 1 puanı kamudan, 2 puanı özel sektörden olsun istiyoruz.'' dedi.

Kamu ağırlıklı Ar-Ge harcamalarının çok fazla katma değer üretmediğine de dikkat çeken Yılmaz, özel sektörün devreye girdiği ülkelerde ise bu katma değerin yüksek olduğunu belirtti.

Kalkınma Bakanı Yılmaz, araştırmacı personel sayısını 2010 yılında 82 bin civarına çıkardıklarını belirterek, bu sayıyı 2023 yılında 300 bin seviyelerine kadar taşımak istediklerini vurguladı. Bakanlık olarak üniversitelerde araştırma merkezlerinin oluşturulmasına büyük destek verdiklerinin de altını çizen Yılmaz, ''Bu doğrultuda 160 adet tematik ileri araştırma merkezi, 81 adet de merkezi araştırma laboratuvarını desteklemiş bulunuyoruz. Ancak bugün geldiğimiz noktada artık bu merkezler nicelik olarak belirli bir ölçüye ulaştı. Bugün artık bu merkezleri nasıl daha etkin hale getiririz? Nasıl daha fazla katma değer üretiriz? Bunları tartışacağımız bir noktaya geldik. Bu amaçla 2010 yılında Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu, bu merkezlerin daha etkin çalıştırılması konusunda bir karar aldı ve yeni bir model oluşturulması için çalışmalar başlatıldı.'' diye konuştu.

MERKEZLER 724 ÇALIŞACAK
Cevdet Yılmaz, konuşmasında önümüzdeki dönemde bazı yasal ve kurumsal düzenlemelerin de söz konusu olabileceğinde de söz etti. Beklemeye vakitlerinin olmadığını vurgulayan Yılmaz, yüksek öğretim kurumları araştırma merkezlerinin performansını sürekli izleyip değerlendireceklerini anlattı. Merkezler arasında 'tatlı' bir rekabet oluşturacaklarını kaydeden Yılmaz, merkezlerin 7 gün 24 saat çalışmalarını ve yönetim yapılarında tüm kesimlere yer verilmesini öngördüklerini söyledi.

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak da merkezlerin bilgi üretimi, paylaşımı ve bu bilgilerin yeni teknolojilere dönüştürülmesi açısından çok büyük önem taşıdıklarını vurguladı. Altunbaşak, ''Fakat iş bu merkezlerin kurulmasıyla bitmiyor. Merkezlerin yönetimi, sonuç odaklı araştırmalar yapılması, yapılan araştırmaların, ülkemizin yenilik sistemiyle uyumlu olması, ülkemizin 2023 hedefleriyle uyumlu bir şekilde gitmesi, buralarda çalışacak insan kaynaklarının sürdürülebilirliği, finansman konuları ve eko-sistemin diğer aktörleriyle uyumu meselesi ele alınması gerekiyor. Bu protokolün kapsamı da budur.'' şeklinde konuştu .