‘Filmlerde Din Adamları, Düşmanla İşbirliği Yapanlar Olarak Gösteriliyor’
Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, İstiklâl Savaşı’nı anlatan roman, hikâye ve filmlerde din adamlarının, “düşmanla işbirliği yapan insanlar” olarak gösterildiğini, bundan rahatsızlık duyduğunu söyledi.
Denizli’de “İlk Kıvılcım-Ahmet Hulusi Efendi ve Millî Mücadele'de Denizli” konulu panel düzenlendi.
Denizli Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki panele Vali Abdülkadir Demir, Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Çınar, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Fuat Güney, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selahittin Özçelik, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş, İl Müftüsü Alaaddin Gürpınar, akademisyenler, imamlar ve diğer vatandaşlar katıldı.
Panelde konuşan Başkan Görmez, yüreğinde vatan aşkı, istiklâl ve bağımsızlık sevdası olan bir din görevlisinin çocuğu olarak din görevlilerinin roman, hikâye ve sinemada kötü gösterilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Görmez, “Bunun özellikle İstiklâl Savaşı'nı, millî mücadelemizi anlatan bazı tarih kitaplarını, bazı hikâye ve romanları okurken çok ağırıma giden bazı sahneler, şahsen çocukluk yıllarımdan itibaren kalbimi ve muhayyilemi yaralar. Bu kitaplara bazı sinema filmleri ilave edildi. Özellikle İstiklâl Savaşımız'ı anlatan bazı filmlerde, bazı tiyatro oyunlarında din adamlarının düşmanla işbirliği yapan insanlar olarak gösterilmesi, hep kalbimi yaralamıştır.” dedi.
Denizli'de Müftü Ahmet Hulusi Efendi'nin, İzmir'in Yunanlar tarafından işgali haberi üzerine 15 Mayıs 1919'da "Cihad-ı Mukaddes Fetvası" verdiği Bayramyeri'nde konuşmasının analizini yapan Görmez, onun şahsında benzeri din görevlilerinin her ilde, ilçede, köyde, kasabada bulunabilineceğini vurguladı. Görmez, “Bu tür toplantılar, millî mücadelemizin aynı zamanda büyük manevi mimarları olduğunu, Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin şahsında her ilde, her ilçemizde, Anadolu’nun her köyünde, kasabasında bir Ahmet Hulusi’nin var olduğunu, onların istiklâl ve bağımsızlığın, imanın ve İslâm’ın ayrılmaz bir karakteri olduğundan hareketle nasıl milleti harekete geçirdiklerini, milletin önüne nasıl geçtiklerini, o gün savaşa öncülük yapan komutanlarla nasıl işbirliği içerisinde hareket ettiklerini gösteren çok önemli bir şahsiyet. O şahsiyetin hayatı da bizim ve hepimiz için önemli belgeler ihtiva ediyor.” diye konuştu.
O dönemin din adamlarının ne kadar iyi yetiştiklerinin, topluma ne kadar iyi rehberlik yaptıklarının mücadelelerinle görüldüğünü anlatan Görmez, “Bugünün Diyanet İşleri başkanlarına, müftülerine ne büyük örnekler olduğunu her açıdan görmek mümkündür. Onun şahsında âlimlerimizin, İslâm’ın izzet ve itibarını koruma noktasında takdirle karşılanacak bir yeterlilikte olduğunu konuşuyoruz.” şeklinde konuştu.
Panelden sonra Görmez, “Millî Mücadele’de Batı Anadolu Kayalık Camii” konulu fotoğraf sergisini gezdi .
Denizli Kongre ve Kültür Merkezi’ndeki panele Vali Abdülkadir Demir, Belediye Başkan Yardımcısı Şamil Çınar, İl Jandarma Komutanı Kurmay Albay Fuat Güney, Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı, Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Selahittin Özçelik, Diyanet İşleri Başkanlığı Eğitim Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ali Erbaş, İl Müftüsü Alaaddin Gürpınar, akademisyenler, imamlar ve diğer vatandaşlar katıldı.
Panelde konuşan Başkan Görmez, yüreğinde vatan aşkı, istiklâl ve bağımsızlık sevdası olan bir din görevlisinin çocuğu olarak din görevlilerinin roman, hikâye ve sinemada kötü gösterilmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi. Görmez, “Bunun özellikle İstiklâl Savaşı'nı, millî mücadelemizi anlatan bazı tarih kitaplarını, bazı hikâye ve romanları okurken çok ağırıma giden bazı sahneler, şahsen çocukluk yıllarımdan itibaren kalbimi ve muhayyilemi yaralar. Bu kitaplara bazı sinema filmleri ilave edildi. Özellikle İstiklâl Savaşımız'ı anlatan bazı filmlerde, bazı tiyatro oyunlarında din adamlarının düşmanla işbirliği yapan insanlar olarak gösterilmesi, hep kalbimi yaralamıştır.” dedi.
Denizli'de Müftü Ahmet Hulusi Efendi'nin, İzmir'in Yunanlar tarafından işgali haberi üzerine 15 Mayıs 1919'da "Cihad-ı Mukaddes Fetvası" verdiği Bayramyeri'nde konuşmasının analizini yapan Görmez, onun şahsında benzeri din görevlilerinin her ilde, ilçede, köyde, kasabada bulunabilineceğini vurguladı. Görmez, “Bu tür toplantılar, millî mücadelemizin aynı zamanda büyük manevi mimarları olduğunu, Müftü Ahmet Hulusi Efendi’nin şahsında her ilde, her ilçemizde, Anadolu’nun her köyünde, kasabasında bir Ahmet Hulusi’nin var olduğunu, onların istiklâl ve bağımsızlığın, imanın ve İslâm’ın ayrılmaz bir karakteri olduğundan hareketle nasıl milleti harekete geçirdiklerini, milletin önüne nasıl geçtiklerini, o gün savaşa öncülük yapan komutanlarla nasıl işbirliği içerisinde hareket ettiklerini gösteren çok önemli bir şahsiyet. O şahsiyetin hayatı da bizim ve hepimiz için önemli belgeler ihtiva ediyor.” diye konuştu.
O dönemin din adamlarının ne kadar iyi yetiştiklerinin, topluma ne kadar iyi rehberlik yaptıklarının mücadelelerinle görüldüğünü anlatan Görmez, “Bugünün Diyanet İşleri başkanlarına, müftülerine ne büyük örnekler olduğunu her açıdan görmek mümkündür. Onun şahsında âlimlerimizin, İslâm’ın izzet ve itibarını koruma noktasında takdirle karşılanacak bir yeterlilikte olduğunu konuşuyoruz.” şeklinde konuştu.
Panelden sonra Görmez, “Millî Mücadele’de Batı Anadolu Kayalık Camii” konulu fotoğraf sergisini gezdi .