CHP’li Üyeler, Dilekçe ve İnsan Hakları Karma Komisyonunu Terk Etti

Kamu denetçilerinin andiçmeleri gündemiyle toplanan Dilekçe ve İnsan Haklarını İnceleme Karma Komisyonu’nda çıkan tartışma sonunda, CHP’li üyeler toplantıyı terk etti.

Dilekçe ve İnsan Haklarını İnceleme Karma Komisyonu, beş kamu denetçisinin ant içmeleri gündemiyle Komisyon Başkanı Mehmet Daniş Başkanlığında toplandı. İlk tartışma Komisyon başkanı Daniş’in görüntü alan kameraların dışarı çıkmasını istemesiyle başladı.

CH Ankara milletvekili Levent Gök, kameramanlara “Sizi buradan çıkaracak güç yoktur, Komisyon başkanımız kamu denetçilerinin AKP’li kimliklerini saklamak için sizi çıkarmaya çalışıyor” diye itiraz etti. Tartışmanın uzaması üzerine Daniş toplantıya ara verdi. Ancak verilen arada da AK Parti ve CHP’liler arasındaki tartışma devam etti.

Elindeki ‘Akbudsman’ yazan ve seçilen beş kamu denetçisinin (ombudsman) fotoğraflarının bulunduğu kağıtları gösteren Gök, “oldu bittiye getirerek kamu denetçilerine yemin ettirmek istiyorlar. Ama meydanın boş olmadığını görecekler” dedi.

Kamu denetçilerinin siyasi parti üyesi olmadıklarına dair Yargıtay Cumhuriyet başsavcılığından almaları gereken belgelerin dosyalarında bulunmadığını belirten Gök, bu kamu denetçilerinin bağımsız ve tarafsız olacağına inanmadıklarını söyledi.

İkinci tartışma ise kamu denetçilerinin, toplantının yapıldığı Bayındırlık Komisyonu değil KİT Komisyonu salonunda yemin edeceklerinin söylenmesi üzerine çıktı. CHP Ankara Milletvekili Levent Gök ve CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal ve Sezgin Tanrıkulu, toplantı çağrısında adresi verilen salon dışında bu yeminin yapılamayacağını söyledi.

“BEN OLSAM İSTİFA EDERDİM”
CHP’li Gök, Türkiye’de son dönemde kurulan İnsan Hakları Kurumu ve Kamu Denetçiliği gibi bağımsız olması gereken kurumlara, iktidar yanlısı isimlerin atandığını belirterek, “Başdenetçinin düştüğü duruma Allah kimseyi düşürmesin. AKP’lilerin ‘sen bizim adamımızsın’ diye sarıldığı bir başdenetçi bu Meclis’te yemin etti. Ben olsam istifa ederdim” dedi.

“Bizim bu kamu denetçilerine güvenimiz yoktur” diyen Gök, kamu denetçisi seçimine itiraz için veridği iki dilekçenin de dikkate alınmadığını söyledi.

Gök, “Hiçbiri Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından, siyasi partiye üye olmadıklarını gösteren belgeyi dosyasına eklememiştir. Mehmet Elkatmış AK Parti’de 3-4 dönem milletvekilliği yapmıştır. 750 aday arasından siz AKP ile göbekten bağı olan bu 5 kişiyi buldunuz. Bu kişiler iktidara göbekten bağlı kişilerdir” diye konuştu.

“ÇOK MU BATTI SİZE?”
AK Parti Ordu Milletvekili İhsan Şener’in konuşması sırasında CHP’li Levent Gök’ün müdahale etmesi üzerin ede tartışma yaşandı. Şener’in ‘CHP’nin zorbalıkları yıllara sari devam ediyor” demesi üzerine Gök, “Sen CHP’nin tüzel kişiliğini suçlayamazsın, buna senin çapın da yetmez” diye bağırdı.

Bunun üzerine Komisyon Başkanı Daniş, parti üyelikleri ve kamu denetçilerinin yaşı ile ilgili konuların daha önceki toplantılarda konuşulduğunu belirterek, CHP’li Gök’e ‘Siz o zaman neredeydiniz?’ diye sordu. Bunun üzerine AK Partili üyeler, ‘Suriye’de Esad ile fotoğraf çektiriyordu’ diye bağırdı. AK Partili İhsan Şener’in, CHP’li Gök’e, ‘İnsan hakları konusunda en son konuşması gereken adam sensin. Aylardır halkına zulmeden adamla fotoğraf çektirdin” dedi.

Gök’ün Şener”e, “Çok mu battı size?” diye karşılık vermesi üzerine, Şener “Bana batmadı, insanlığın vicdanına battı” dedi.

Gök, “Vatandaşımızı getirdik, kıskanıyorlar. Gazeteci arkadaşı aldık, kıskanıyorlar” dedi.

Bu sırada BDP’li Nursel Aydoğan’ın, “Esad, Kürtlere zulüm yaparken Başbakanın kardeşiydi, bir ay sonra değişti” sözlerine AK Parti’li Hamza Dağ, ‘Bildiğiniz sadece Kürtler” dedi.

BDP’li Aydoğan’ın, ‘Esad halkına yeni mi zulmediyor halkına?” sözleri üzerine AK Parti’li Oya Eronat, “Sen git teröristle kucaklaş” diye bağırdı.

“MİT’İN YAPAMADIĞINI YAPTIK”
CHP’li Gök, ilk kez bir belgeyi açıklayacağını belirterek, Suriye’de esir tutulan Türk gazetecinin kurtarılması için ailesinin Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlığa yazı yazdığın, ancak Başbakanlığın Dışişleri Bakanlığı aracılığıyla gönderdiği yazıda, “MİT Müsteşarlığına başvurmanız gerekiyor’ yanıtını verdiğini söyledi.

Gök, “Başbakanlığın, MİT’in Dışişleri Bakanlığının yapamadığını 4 tane mütevazi CHP milletvekili yaptı. Onun için kıskançlıktan çatlıyorlar. Ben Esad’ı bir kez gördüm. Onunla yemek yemedim, tatil yapmadım, vatandaşımızı kurtarmak için bir kez gördüm” dedi.

Bunun üzerine CHP’li Mahmut Tanal’da, “Siz Uludere’de 34 yurttaşımızı öldürdünüz. Esad’dan ne farkınız var?” diye bağırdı.

“CHP OLMAZA ANAN BABAN KİM OLURDU?”
AK Parti Bursa Milletvekili İsmail Aydın’ın CHP’li Gök’ün konuşmalarına itiraz etmesi üzerine CHP’li Tanal, “CHP olmasa adın ne olurdu senin?” diye sordu. Aydın’ın, ‘Yine İsmail olurdu’ diye karşılık vermesi üzerine Tanal, “CHP olmasa anan baban kim olacaktı? Adın ne olacaktı? Kurban ol CHP’ye” dedi.

Komisyon başkanı Mehmet Daniş’in yazılı basının toplantıyı izleyebileceğini ancak görsel basının dışarı çıkmasını istemesi üzerine Levent Gök ve Mahmut Tanal ayağa kalkarak tepki gösterdi. Gök, “Bu tutumunuzu protesto ediyoruz. Sizi sorumluluğunuzla baş başa bırakıyoruz. Bu yaptığınız vicdanlarda aklanmayacaktır. Alın hayrını görün” diyerek toplantıyı terk etti.

“BORÇ ALAN, EMİR ALIR”
Toplantıdan çıkan ve kameralara açıklama yapan Gök, şöyle konuştu: “İnsan hakları kurumunu da AKP kendisi atadı, kamu denetçilerini de kendisi atadı. Bu kurumlar ne yapacaklar? AKP’nin yaptığı hak ihlallerini, idarenin antidemokratik uygulamalarını denetleyecekler. AKP ile bu kadar içli dışlı olmuş kamu denetçilerinin kanunu amacına uygun davranma koşulunu yerine getirmeyeceğini söylemek için kahin olmaya gerek yoktur. AKP her kurumu ele geçirdiği gibi kamu denetçiliğini de ele geçirmek istiyor. Burada 250’ye yakın istihdam yapacaklar, kendilerine yeni bir KİT yaratıyorlar. Bu KİT vasıtasıyla AKP’nin yaptığı hukuksuzluklar gizlenecek. Halktan, demokrasiden, adaletten kaçıyorlar. Muhalefet olarak görevimizi yerine getirdik ama yine bildiklerini okuyacaklarsa, onları vicdanları ile baş başa bırakıyoruz”

CHP’li Tanal ise hukukta ‘borç alan emir alır’ terimi bulunduğunu belirterek, “Bunların hepsi seçilme nedeniyle AKP’ye borçludurlar, emirleri de AKP’den alacaklardır” dedi .
Kaynak: İHA