8 Aylık Minik Arda, 1 Yıl Önce Somalili Korsanların Kaçırdığı Babasını Bekliyor

Eşi kaçırılınca kışın Mersin Barbaros Mahallesi 2132 sokakta ve yazın ise Gülnar ilçesi Sarıkavak mahallesinde bulunan Babası Mehmet Önge'nin (60) bahçe evinde yaşamını sürdüren Aysel Önge Arıcıoğlu yaptığı açıklamada, eşi Mustafa Arıcıoğlu'nun aralarında bulunduğu 3'ü Türk 15'i Gürcü olmak üzere toplam 18 mürettebatı bulunan Malta bandıralı Yunan firmasına ait MV Olib-G gemisinin 08 Eylül 2010 tarihinde kaçırıldığını söyledi.

Kaçırıldığı günden itibaren eşinden hala haber alamadıklarını ifade eden Arıcıoğlu, 6 yaşındaki oğlu Berke ve 8 aylık Arda isimli çocuklarıyla zor günler geçirdiklerini söyledi.

Eşinin, 8 aylık oğlunun doğumundan bile haberdar olmadığını söyleyen Arıcıoğlu konuşmasına şöyle devam etti.

"Çok zor durumdayız. Eşim Mustafa Arıcıoğlu 18 Mayıs 2010 tarihinde evden çalışmak için çıkmıştı. 08 Eylül 2010 tarihinde korsanlar tarafından kaçırıldığını duyduk. O günden bu yana haber alamıyoruz. Bugüne kadar benim bir görüşmem olmadı. Ama Gemi kaptanı Yakup Öztürk, en son 29 Nisan 2011 tarihinde eşi Füsun Öztürk'ü telefonla arayarak bizleri sabah erkenden dayak atarak kaldırıyorlar. Daha sonra 4-5 saat güneşin altında eziyet ediyorlar, 15 milyon dolar fidye istiyorlar. Eğer verilmezse biziöldürecekler demiş ve telefonu kapatmış" dedi.

Şirketin bugüne kadar istenen fidyeyi ödemediğini belirten Aysel Önge Arıcıoğlu, "Duyduğuma göre şirket gemiyi sigorta bile yaptırmamış. Başbakandan eşimi kurtarmasını ve orada bulunan 18 mürettebatın kurtarılmasını istiyoruz. Eşimin kaçırıldığını duyduğumda 1 aylık hamileydim. Şuan 8 aylık çocuğum oldu. Öbürü 6 yaşında. Çocuklarımın ve benim psikolojimiz bozuldu. Biz evin erkeği yani çocuklarımın babasını istiyoruz. Alt birimlerden üst birimlere kadar başvuruda bulunduk ama hiçbir yerden yaşadığına,öldüğüne ve kurtaracaklarına dair bir bilgi veren olmadı. Çocuklarım babalarını bekliyor. Berke isimli çocuğum bu yıl babasız bir anaokuluna başlayacak" dedi. Babasının evinde kaldığını ifade eden Arıcıoğlu, "Durumumuz hem manevi hem de maddi açıdan çok kötü. Bize annemle babam bakıyor maddi çöküntüyü bırak manevi çöküntü daha zor. Şirket de yardım etmiyor. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve eşlerine birer tane mektup yazdım. Onların cevabını bekliyorum benim çocuklarım babasız kalmasın. Eşimin kurtarılmasını istiyorum. Ben para pul istemiyorum. Eve eşim gelirse paramız da gelir başka bir şey istemiyoruz" dedi.

Kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini söyleyen Arıcıoğlu, gözyaşlarını tutamayarak ağlarken Devletten yardım istiyoruz" dedi.