Taş Hastalığı Çocukları Da Vuruyor

Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Araştırma ve Uygulama Hastanesi Üroloji Anabilim Dalı Başkanı Prof.

Dr. Ahmet Reşit Ersay, üreter taşı tanısı olan 9 yaşındaki hastaya, başarılı bir operasyon gerçekleştirerek eski sağlığına kavuşturdu

Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Ahmet Reşit Ersay, üriner sistem taş hastalığından erişkinlerde erkek hastaların daha çok etkilendiğini belirterek, "Bu hastalık çocuklarda ise farklılık göstermemektedir. Yani çocuklarda ve kızlarda üriner taş hastalığı eşit oranda görünmektedir. Taşların çoğu üst idrar yolunda bulunur. Mesane taşları, dünyanın azgelişmiş bölgelerinde hala yaygındır. Bu taşlar çoğunlukla amonyum asit ürak ve ürik asit taşlarıdır. Bu da beslenmeyle ilgili faktörlerikuvvetle düşündürmektedir" dedi. Çocuklarda taşların sıklığı ve özelliği geniş bir coğrafi çeşitlilik gösterdiğini de belirten Prof. Dr. Ahmet Reşit Ersay, "Genellikle ender bir hastalık gibi düşünülmesine karşın, çocuklarda üriner sistem taş hastalığı dünyanın bazı bölgelerinde oldukça yaygındır. Çocuk hastalarda taş hastalığı, Türkiye`de, Pakistan`da ve bazı Güney Asya, Afrika ve Güney Amerika ülkelerinde oldukça yaygındır. Üriner sistemde taş oluşumu, metabolik ve anatomik faktörler ile infeksiyon varlığını içeren karmaşık birsürecin sonucudur. Destekleyici ve engelleyici etkenler arasındaki denge bozulduğu zaman, idrarda taşlar oluşabilir. Kalsiyum taşları, çoğunlukla, kalsiyum oksalat ve kalsiyum fosfat taşları biçiminde meydana gelir. Taşlar, çoğunlukla, ya yüksek kalsiyum (hiperkalsiuri) ve oksalat konstrasyonları (hiperoksaluri) nedeniyle ya da engelleyicilerin konstrasyonlarının, sözgelimi sitrat konsantrasyonunun azalmasıyla (hipositraturi) oluşur. Klinik görünüm yaşa bağımlı olma eğilimindedir, böğür ağrısı vehematuri (kanlı idrar) gibi semptomlar büyük çocuklarda daha sık görülür. Çok küçük çocuklarda spesifik olmayan semptomlar (örneğin, irritabilite, kusma) yaygındır. Çoğunlukla belirgin olan ve ağrıyla birlikte ya da ağrısız meydana gelebilen hematuri(kanlı idrar)çocuklarda daha seyrek görülür. Bununla birlikte, mikroskobik hematuri (idrar tetkikleri ile tespit edilen kanlı idrar) tek gösterge olabilir ve çocuklarda daha sık görülür.Bazı olgularda üriner infeksiyon, taş saptanmasını sağlayan radyolojikgörüntülemeye yol açan tek bulgu olabilir" dedi. Çocuklarda taş hastalığı yatkınlık oluşturan faktörlerin sıklığının ve yinelenme oranlarının yüksek olmasından dolayı, üriner sistemde taş bulunan her çocuğunun eksiksiz bir metabolik değerlendirmeden geçirilmesi gerektiğini de belirten Prof. Dr. Ahmet Reşit Ersay, "Tedavi taşın büyüklüğü ve yerine göre değişmektedir. Böbrek taşlarında 2 cm üzerinde ise perkütan nefrolitotripsi (kapalı yolla taş ameliyatı) yapılırken 2 cm altındaki taşlarda shock wave litatripsi (Taşkırma) tedavisi yapılmaktadır. Üstüreter taşlarında taşkırma, alt üreter taşlarında ise URS dediğimiz endoskopik üreter taş ameliyatını yapmaktayız. Bu tür çocuk taş hastalıkları endoskopik yolla tedavi edildikleri zaman aynı gün veya ertesi gün taburcu edilebilmektedirler" dedi. Öte yandan, ameliyatla sağlığına kavuşan ismi açıklanmayan hasta da doktorlarına teşekkür etti.
Kaynak: İHA