Belçika‘da ‘Yargıtay‘ın iş yükünü istinaf mahkemeleri hafifletiyor
Türkiye’de yargı sisteminin tıkandığı farklı ağızlardan yüksek sesle dile getirilirken, çözümüm bir parçası olarak görülen istinaf mahkemeleri Belçika’da yıllardır işletiliyor.
Kamuoyunda yoğun tartışmalara neden olan yargıdaki son tahliyeleri değerlendiren Belçika’nın tanınmış Ağır Ceza Avukatı Ergün Top, Türkiye’de Yargıtay’ın iş yükünün hafifletilmesi gerektiğini bunun da ancak istinaf mahkemeleri ile mümkün olacağını belirtti. Belçika’da ‘Yargıtay’ın kilitlenmemesinin temelinde istinaf mahkemelerini gösteren Top, "Belçika’da temyiz davaları istinaf mahkemelerinde görülüyor. Bir davayı ‘Yargıtay’a götürmek çok meşakkatli ve pahalı. Buna rağmen ‘Yargıtay’a gelen dava dosyaları en geç bir yıl içinde kesin karara bağlanıyor." şeklinde konuştu.
Türkiye‘de Ceza Muhakemeleri Kanunu‘nun 102. maddesinin yürürlüğe girmesiyle başta Hizbullah üyeleri olmak üzere terör, çete ve gasp gibi suçlardan yargılanan kişilerin serbest kalması gözlerin Yargıtay‘a çevrilmesine neden oldu. Adalet Bakanlığı yargıdaki son tahliyeleri değerlendirirken, istinaf mahkemelerinin 2004 yılında kurulmak istendiğini fakat o dönemde farklı engellerle karşılaştıklarını kaydediyor.
BELÇİKA‘DA YARGITAY DAVALARI EN GEÇ BİR YILDA SONUÇLANDIRIYOR
Belçika’da ceza ve ağır ceza davalarını temyizi farklı seyir izliyor. Ülkede 19 tane ceza mahkemesi bulunuyor. Ceza mahkemelerinde karara bağlanan dava temyiz edilerek esastan görüşülmek üzere İstinaf Mahkemeleri’ne gönderiliyor. Belçika’da ikisi Flaman Bölgesinde ikisi Valon Bölgesinde birisi de çift dilli Brüksel’de olmak üzere toplam beş ayrı İstinaf Mahkemesi var. Yerel Mahkemelerce verilen hükümlerin temyizi bu mahkemelerde karara bağlanıyor ve istisnalar hariç Yüksek Mahkemelerin kararları ‘Yargıtay’a götürülmüyor. ‘Yargıtay‘ yapılanması ise ülkenin iki dilli olmasından kaynaklanan çiftli bir yapıda. Belçika Yargıtayı üç daireden oluşuyor ve her bir dairenin Flamanca ve Fransızca versiyonu mevcut. ‘Yargıtay‘ kendisine gelen ağır cezalık davalara usulden bakıyor. Esasa girmeyen ‘Yargıtay‘ kendisine gelen davaları genelde en geç bir yıl içinde karara bağlıyor.
Belçika’da halk jürisinin çağrıldığı Ağır Ceza Mahkemeleri’nde görülen davalar ise istinaf mahkemelerine getirilemiyor. Temyiz edilen ağır cezalık davalar doğrudan ‘Yargıtay’da görülüyor. Buna karşın Yargıtay bu davalara sadece usulden ele alıyor. Belçika’da Yargıtay’ın yükünü istinaf mahkemelerin hafiflettiğinin altını çizen Ağır Ceza Avukatı Ergün Top, ‘Yargıtay’a kolay kolay davanın getirilmediğini, bunun çok meşakkatli ve pahalı olduğunu anlatı. Ergün Top "Yılların usta avukatları dahi ‘Yargıtay’a dava götürecekleri zaman özel avukatlarla birlikte çalışıyorlar. Çünkü ‘Yargıtay’da usul çok karışık, ciddi uzmanlık istiyor. Ayrıca çok da pahalı. Dolayısıyla bir dava ‘Yargıtay’a götürülmeden önce üzerinde ciddi olarak düşünülmesi gerekiyor. Buna karşın ceza ve hukuk davalarında son karar, bölgesel istinaf mahkemelerince veriliyor. Türkiye’deki Yargıtay’ın iş yoğunluğundan dolayı tıkanmasının temelinde ‘ara’ istinaf mahkemeleri gibi kurumların olmaması yatıyor." dedi.