Erçek Gölü'ndeki Toplu Kuş Ölümleri Araştırılıyor
Van'a 30 kilometre uzaklıkta bulunan Erçek Gölü'nde bilinmeyen bir neden dolayı telef olan kuşlarla ilgili araştırmalar sürerken, ölüm nedenleri net olarak belirleninceye kadar bu hayvanların kesinlikle yenmemesi gerektiği belirtildi
Van'a 30 kilometre uzaklıkta bulunan Erçek Gölü'nde bilinmeyen bir neden dolayı telef olan kuşlarla ilgili araştırmalar sürerken, ölüm nedenleri net olarak belirleninceye kadar bu hayvanların kesinlikle yenmemesi gerektiği belirtildi.
Van-Özalp karayolu üzerinde bulunan 114 kilometrekarelik yüzey alanıyla Van Gölü'nden sonra bölgenin ikinci büyük gölü olan Erçek Gölü'nde sebebi belirlenmeyen kuş ölümleri meydana geliyor. Yüzlerce kuş ölüsü Erçek Gölü'nün kıyılarına vururken, bölgede yaşayan köylüler de oldukça tedirgin. Doğa Gözlemcileri Derneği Başkanı ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, bölgeye giderek yerinde incelemelerde bulundu. Sarı, burasının Van Gölü
havzasındaki en önemli sulak alanlardan bir tanesinin olduğunu, flamingoların, angutların ve daha birçok kuş türünün beslenme ve üreme alanı olduğunu söyledi. Sarı, burada böyle bir kuş ölümünün olmasının üzücü bir şey olduğunu belirtti. Ne yazık ki çok yoğun bir ölümün gözlendiğini ifade eden Sarı, "Nerdeyse her bir metreye bir ölü kuşa (Angut) rastlıyoruz. Toplam yürüdüğümüz 2-3 kilometrelik mesafede yaklaşık 250-300 ölü kuş saydım. Bunların içerisinde yaklaşık 10-15 tane martı, kılıç gaga ve uzun
bacak gibi kuşlar var. Ama yoğun ölüm angutlar görünüyor. Tabii bir analiz yapmadan sonuçları ve sebepleri hakkında konuşmak zor bir şey" dedi.
"BU ALANDA TARIM YOK Kİ İLACI OLSUN"
Tarım ilaçlamasın yapıldığı duyumları değerlendiren Prof. Dr. Sarı, "Buraya gelmeden önce kafamda tarım ilaçları yapıldığı sorusu vardı. Buraya geldikten sonra görülüyor ki bu alanda tarım yok ki ilacı olsun. Buğday var, yonca var. Buğday hasat ediliyor yonca ise Nisan ve Mayıs ayında oluyor. Temmuz ayının sonunda şu anda bu bölgede hiçbir noktada tarım ilacı kullanılmıyor. Dolayısı ile şimdi ne olduğu konusunda bir şey söylemek çok zor. Ölmek üzere olan canlı hayvanlardan birkaç örnek aldım ve
üniversitedeki Veteriner Fakültesi'ne götürüyorum oradaki arkadaşlar bir inceleme yapacaklar. Eminim ki bu incelemelerin sonucunda bir şey çıkacak. Bakteriyal, virel veya paraziter bir hastalık mıdır zehirlenmemidir belli olacak" şeklinde konuştu.
"VALİLİK BÖLGE HALKINI UYARMALI"
Çevrede yaşan vatandaşlara seslenen Prof. Dr. Mustafa Sarı, "Bu civarda yaşan vatandaşların hastalığın nedeni net olarak belirleninceye kadar kesinlikle bu hayvanları yememeleri lazım. Valiliğimiz acilen bu konuyla ilgili duyurular ve el ilanları ile tüm bölge halkını uyarması gerekiyor. Ne olduğunu bilmiyoruz. Çünkü kuşlar kenarda çırpınıyorlar, can çekişiyorlar ölmek üzere olan hayvanlar. Gördüğümüz kadarı ile çocuklar bunları topluyorlar. Yine köylülerle yaptığımız sohbetlerde görüyoruz. Bunları kesip
yediklerini söylüyorlar. Başka hastalıklara neden olabilir. Onun için insanlarımızın bu hayvanları yememeleri lazım" değerlendirmesine bulundu.
Van-Özalp karayolu üzerinde bulunan 114 kilometrekarelik yüzey alanıyla Van Gölü'nden sonra bölgenin ikinci büyük gölü olan Erçek Gölü'nde sebebi belirlenmeyen kuş ölümleri meydana geliyor. Yüzlerce kuş ölüsü Erçek Gölü'nün kıyılarına vururken, bölgede yaşayan köylüler de oldukça tedirgin. Doğa Gözlemcileri Derneği Başkanı ve Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Ziraat Fakültesi Su Ürünleri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mustafa Sarı, bölgeye giderek yerinde incelemelerde bulundu. Sarı, burasının Van Gölü
havzasındaki en önemli sulak alanlardan bir tanesinin olduğunu, flamingoların, angutların ve daha birçok kuş türünün beslenme ve üreme alanı olduğunu söyledi. Sarı, burada böyle bir kuş ölümünün olmasının üzücü bir şey olduğunu belirtti. Ne yazık ki çok yoğun bir ölümün gözlendiğini ifade eden Sarı, "Nerdeyse her bir metreye bir ölü kuşa (Angut) rastlıyoruz. Toplam yürüdüğümüz 2-3 kilometrelik mesafede yaklaşık 250-300 ölü kuş saydım. Bunların içerisinde yaklaşık 10-15 tane martı, kılıç gaga ve uzun
bacak gibi kuşlar var. Ama yoğun ölüm angutlar görünüyor. Tabii bir analiz yapmadan sonuçları ve sebepleri hakkında konuşmak zor bir şey" dedi.
"BU ALANDA TARIM YOK Kİ İLACI OLSUN"
Tarım ilaçlamasın yapıldığı duyumları değerlendiren Prof. Dr. Sarı, "Buraya gelmeden önce kafamda tarım ilaçları yapıldığı sorusu vardı. Buraya geldikten sonra görülüyor ki bu alanda tarım yok ki ilacı olsun. Buğday var, yonca var. Buğday hasat ediliyor yonca ise Nisan ve Mayıs ayında oluyor. Temmuz ayının sonunda şu anda bu bölgede hiçbir noktada tarım ilacı kullanılmıyor. Dolayısı ile şimdi ne olduğu konusunda bir şey söylemek çok zor. Ölmek üzere olan canlı hayvanlardan birkaç örnek aldım ve
üniversitedeki Veteriner Fakültesi'ne götürüyorum oradaki arkadaşlar bir inceleme yapacaklar. Eminim ki bu incelemelerin sonucunda bir şey çıkacak. Bakteriyal, virel veya paraziter bir hastalık mıdır zehirlenmemidir belli olacak" şeklinde konuştu.
"VALİLİK BÖLGE HALKINI UYARMALI"
Çevrede yaşan vatandaşlara seslenen Prof. Dr. Mustafa Sarı, "Bu civarda yaşan vatandaşların hastalığın nedeni net olarak belirleninceye kadar kesinlikle bu hayvanları yememeleri lazım. Valiliğimiz acilen bu konuyla ilgili duyurular ve el ilanları ile tüm bölge halkını uyarması gerekiyor. Ne olduğunu bilmiyoruz. Çünkü kuşlar kenarda çırpınıyorlar, can çekişiyorlar ölmek üzere olan hayvanlar. Gördüğümüz kadarı ile çocuklar bunları topluyorlar. Yine köylülerle yaptığımız sohbetlerde görüyoruz. Bunları kesip
yediklerini söylüyorlar. Başka hastalıklara neden olabilir. Onun için insanlarımızın bu hayvanları yememeleri lazım" değerlendirmesine bulundu.