YAHUDİLERE OBAMA’NIN BİLE GÜCÜ YETMEDİ !

Mehmet Orhan

Mehmet Orhan

YAHUDİLERE OBAMA'NIN BİLE GÜCÜ YETMEDİ !

“Dünya'yı Amerika, Amerika'yı Yahudiler yönetiyor” varsayımı bir kez daha gerçek oldu.

ABD Temsilciler Meclisi 11 Eylül Saldırıları nedeniyle Suudi Arabistan'ın suçlu sıfatıyla yargılanmasını öngören yasa tasarısını 3/2 çoğunlukla kabul etti. Böylece, Obama'nın bu tasarıyı veto etmesinin de önüne geçildi.

Obama bugüne kadar önüne gelen bu tasarıyı 10 kez veto etti. Çünkü, tasarı ilk 10'unda yeterli çoğunluğun “evet” oyuna ulaşamadı. Peki şimdi ne oldu?Ne olacak, Yahudi Lobisi son kez ve “Obama nasıl olsa gidiyor korkmayın” kozuyla sahneye çıktı ve Temsilciler Meclisi'nde gerekli sayıya ulaştı. Görev süresi önümüzdeki ay sona erecek olan Obama ABD Başkanlığına veda ediyor. İki hafta sonra ABD Başkanı olmayacak bir siyasetçinin Yahudi Lobisi'ne yenilmesi mukadderdir. Obama geçen haftalarda da İsrail'in Filistin'de işgalci olduğunu söylemiş, “Bu işgal daha fazla devam edemez” demişti. Ailesi'nin kökeni Müslüman olan Hüseyin Barak Obama, busözleriyle İsrail'in tepkisini almıştı.

ABD'nin İlk Siyahi Başkanı

Barack Obama, ABD'nin ilk ve tek siyahi Başkanı oldu. Amerika'da gittikçe artan siyahi nüfus ve yükselen eşitlikçi anlayış Obama'yı Başkanlığa taşırken, dünyanın ezilen toplumları için de kör bir umut olmuştu. Hiçbir şey değişmedi. Obama döneminde de Orta Doğu kan gölüne döndü. Afrika daha çok sömürüldü ve daha çok aç kaldı. Çünkü vitrinde Obama vardı ancak yönetenler Obama'yı da yöneten Siyonist egemen güçlerdi.

Obama'nın gidişi, bir Müslüman düşmanı Perez'in ölümüyle aynı günlere denk geliyor. Perez Davos'ta, Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan tarihi bir ayar yemişti. Yeni Nesil Peres'i, “Erdoğan'ın Daıvos'ta nakavt ettiği İsrailli Siyasetçi” olarak tanıyacak.

İslam Birliği Şart


Yeniden Suudi Arabistan ve ABD konusuna dönecek olursak… Müslüman ülkelerin en zengini olan Suudi Arabistan, son yıllarda Türkiye ile birlikte, “İslam ülkeleribütünleşmesi” üzerine projelerde yer alıyordu. Tarih 29 Şubat 2016. Suudi Arabistan 20 islam ülkesinin katılımıyla 200 askerin iştirak ettiği bir askeri tatbikata ev sahipliği yaptı. Bu Müslüman ülkeleri bir araya getiren ilk askeri organizasyondu. Daha basit bir ifadeyle, İslam ülkeleri artık bir araya gelerek, caydırıcı bir güç oluşturma peşindeydi. On yıllar boyunca Arabistan'ın petrol kaynaklarını sömüren, İngiliz ve Amerikan kökenli Yahudi petrol devleri de bu tatbikatı yakından izliyordu. Arabistan'la ilgili Amerika'da devam eden 11 Eylül saldırıları ile ilgili iddialar, Arabistan'a ayar vermek için kaçırılmaz bir fırsattı. Arabistan'ı yargılamak için çıkarılacak yasaya direnen Obama'nın “byby” diyeceği günlerde Temsilciler Meclisi Suudi Arabistan'ı doğrudan teröre (El kaide) yardımla suçlayabilecek tasarıyı kanunlaştırdı.

Bunların arkası gelecektir. On Beş Temmuz'u, Suudi Arabistan'ın yargılanması çabalarından ayrı tutmak mümkün değil. Çünkü hedef İslam Dünyası'nın güçlenmesini, kimi İslam ülkelerinin küresel güç haline gelmesini engellemektir. Batının bu tezgahlarını engellemenin tek yolu “İslam Birliği”nden geçer. Müslüman ülkeler en kısa sürede NATO benzeri bir güvenlik-işbirliği teşkilatı kurmak zorunda. Kendi yazılımlarıyla üretecekleri caydırıcı nükleer silahlara sahip olmadıkça, olası bir üçüncü dünya savaşının mağlup tarafı haline gelmekten kurtulamayacaktır Müslümanlar. Tek başına bir Müslüman ülkenin nükleer silah üretmesi nerdeyse imkansız. Ancak bir İslam Birliği'nin bu çalışmaları yapması, Batı dünyasından gelecek tepki ve yaptırımlar karşısında da direnç sağlayacaktır.
Birleşmiş Milletler bir Hıristiyan kulübüdür. Veto hakkı olan 5 ülkenin 4'ü Hıristiyan'dır. NATO bir Hıristiyanlar kulübüdür. NATO'daki tek Müslüman Ülke Türkiye'dir. Nüfusunun yüzde 70'i Müslüman yüzde 30'u hristiyan olan Arnavutluk 2009'da yüzde 30 Hıristiyan'ın hatırına NATO'ya alınmıştır. Avrupa Birliği (AB) katıksız bir Hıristiyanlar Kulübü'dür. Tek bir Müslüman üyesi yoktur. Türkiye'yi de Müslüman olduğu için almayacaklarını açık açık ilan etmişlerdir. Wekileaks belgelerinde Papa 16. Benediktus'un, “Müslüman Türkiye'nin AB dışında tutulması gerektiği” ne ilişkin sözlerini yayınlamıştır. Onlarca Avrupalı politikacı da, “Türkiye Müslüman olduğu için AB'ye girmesine karşıyız” itirafında bulunmuştur.

O halde tek ve zorunlu çare İSLAM BİRLİĞİ'dir.

Geç kalınmadan, yok olmadan…