FETÖ’NÜN EVİNİ TAVAF ETMİŞLER!

Mehmet Orhan

Mehmet Orhan

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, görevini bırakmadan hemen önce, kurumunun FETÖ ile ilgili hazırladığı raporu açıkladı.
Rapor 365 sayfadan, beş ana bölümden ve onlarca alt başlıktan oluşuyor.
FETÖ`nün ve elebaşı Gülen`in, dini nasıl istismar ettiğinin ve masum, samimi Müslümanları nasıl aldattığının anlaşılması açısından çok önemli bir çalışma.
Önemli ama geç kalmış bir çalışma.
Okudukça, akıllara durgunluk veren bilgilerle karşılaşıyorsunuz. Ve diyorsunuz ki; Diyanet bunları toplumla paylaşmak için neden bekledi?
Gec kalışla ilgili eleştirileri başka bir yazıya bırakıp, raporum içeriğinden bahsetmek istiyorum.
Fethullah Gülen bir vaazında kürsüden cemaate seslenirken: “Caminin kürsüsünde Allah vardır, cemaatin arasında Muhammet Mustafa(SAV) vardır” diyor. Kürsüde oturan kendisi…
Sadece raporun başlıklarını okumak bile insanın kanını donduruyor:
“Bana Allah ile aramdaki sırrı söyletmeyin”
“Bana Hakk`tan nida geldi”
“Beni üzerseniz cehenneme gitmekten kurtulamazsınız”
“Allah bu dünyaya peygamber için yarattı benim için de devam ettiriyor”
Bu örnekler o kadar çok ki…
Bir de FETÖ`cülerin Fethullah Gülen ile ilgili anlattıkları var. Diyanetin raporuna bunlar da yansımış:
“Hoca Efendi bir keresinde, Arafat`ta tavaf eden hacılardan kaç tanesinin haccının kabul edildiğini rakam vererek söyledi”
“Bir keresinde de Peygamberimiz gelip Hoca Efendi`nin sakalını tıraş etmiş”
“Hoca Efendi Hazreti Ali`nin ve Aldulkadir Geylani`nin hizmet hareketinin içinde olduğunu söyledi”
FETÖ Elebaşı`nın Hıristiyanlık ile ilgili anlattıkları da İslam`ın temel prensipleri ile tamamen çelişiyor. Hristiyanlığı, Müslümanlık ile yan yana yürüyen Allah katında makbul bir din olarak gösteriyor ve bu küfrüne, bir sürü, saçma sapan kılıf uydurmaya çalışıyor. Mesela şöyle diyor:
“Hazreti İsa`nın babası Hazreti Muhammed`dir(Haşa)”
“Hazreti Peygamber ile sürekli istişare halindeyim”
Diyanet İşleri Başkanlığı`nın raporunda çok daha fazlası var. Sadece rapor değil, FETÖ davasından yargılanan hainler de zaman zaman itiraflarda bulunuyorlar. Ankara`yı bombalayan pilotlardan biri, “Bombaları atarken, cemaatin yani bizin darbe yaptığımızı biliyordum” diyor. Sonra, Gülen ile ilgili bir başka hayasızlığı anlatıyor: “Fethullah Gülen`in Erzurum`da doğduğu ev kutsal sayılıyordu. Her yıl cemaatin içinden 700-800 kişi Gülen`in evini ziyarete götürülüyor ve Kabe`nin tavaf edilmesi gibi, Gülen`in evi tavaf ettiriliyordu.”
Peki bütün bunları FETÖ hareketinin içinde olanlar neden görmüyor? Diyebilirsiniz. Haklısınız. Kimileri, zamanında bu sapkınlığı görüp bu örgütle yollarını ayırmış. Ama ayırmayanlar daha fazla. Bunun sebebine gelince; FETÖ sadece sapkın bir örgüt kurmakla kalmamış aynı zaman bu örgüte dahil olanları çıkar işbirliğine de yöneltmiş. Dolayısıyla, ciddi anlamda bu örgüt üzerinden gelir elde edenler, hiçbir zaman altın yumurtlayan tavuğu kesmek istememiş. İşin özeti budur.