Akil İnsanlar Heyeti Askon'da

Çözüm sürecine katkı sunmak amacıyla görüşmelere devam eden Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi üyeleri, ASKON Genel Merkezi ' nde işadamlarıyla biraraya geldi. Toplantıya grup üyelerinden Prof. Dr. Yücel Sayman, Prof. Dr. Mithat Sancar, Yrd. Doç. Dr. Levent Korkut katıldı. Silahla mücadele döneminin bittiğini aktaran Yücel Sayman, barışı da halkın kuracağını belirtti. Sayman, silahlı mücadele bitince de Türkiye ' nin pek çok sorununun önü açılarak çözüme kavuşacağına dikkat çekti.
Mithat Sancar Marmara Bölgesi Akil İnsanlar Hükümet 


Devletin bir anlaşma zeminine gittiğini aktaran Prof. Yücel Sayman, “Siyasi mücadelenin çeşitli yönleri var. Silahlı mücadele de en yakıcısıdır. Silahlı mücadele biçimini kültürümüzden çıkarmaya çalışıyoruz. Şiddet, toplumsal olaylarda çözüm aracı haline geldi. Silaha dayanmadan barışçıl yöntemlerle konuşarak sorunlarımızı çözelim, yürütelim istiyoruz. Zaten demokrasi kültürü de budur.” diye konuştu.

30 yıldır çok ciddi bir çatışma yaşadığımızı vurgulayan Prof. Mithat Sancar, “Süreçte provakasyonlar ve sabotajlar olabilir. 30 yıldır alıştığımız bir durum var. Bu kendi statükosunu yaratmıştır. Öyle olunca pek çok insan tereddüt içine girebilir kafa karışıklığı yaşabilir. BDP ' nin ve örgütün tabanında da endişeler var. ' Kandırılıyor muyuz? ' sorusu soruluyor. Bu süreçleri başarıya götürmenin en önemli şartı karşı tarafı anlamaya çalışmak. Kürtlerin, ulusalcıların da kaygıları dikkate alınmalı. Çözüm süreci içinde olduğumuz kabul ediyorsak bu algıları da dikkate almalıyız.” dedi.

Kavramların suyunun çıkarıldığını belirten Sancar, kelimelerin siyasallaşmasına değinerek şöyle devam etti: “Pek çok kavram bizde iğdiş edilmiş durumda. Kelimelerin anlamlarını değil telaffuazlarını bile siyasallaştırdık. Barış dediğimiz sözcük savaşın karşıtı değildir. Şiddet barış kavramları ikili olarak kullanılır. 30 yıldır yaşadığımız, sıcak bir çatışmadır. Bu çatışmanın önüne geçmek de toplum içindeki içine kan bulaşmış çatışmayı bitirmeye çalışıyoruz.”

Sancar, sürecin gayet olgun bir şekilde ilerlediğine değinerek şunları kaydetti: “Konuşmayı becerdikçe normalleşiyoruz. Her konuşmamızda biraz daha normalleşiyoruz. Konuştukça demokrasi daha da gelişecek. ' Gizli anlaşmalar var mı? ' sorusuyla karşılaşıyoruz. Şeffaflaşması bu sürec için önemli. Gizli pazarlıklar da olur. Ancak dayatılarak da bir şeyler yapılamaz.”

Grup üyeleri konuşmaların ardından salondaki işadamlarının sorularını yanıtladı. ' CHP sürece neden dahil edilemedi? ' sorusuna Mithat Sancar ' ın cevabı ise şöyle: “CHP bu süreçte olmalı. CHP ' nin ulusalcı kanadı kendini bu ülkenin sahibi olarak görüyor. Bu yüzden de direniyor. CHP de bu sürece katkı sunmak isteyen sayı az değil. Hükümet, muhalefet kabul etmese bile bilgi vermeyi teklif etmeli.”
19 Nisan 2013 Cuma günü yayınlandı