Suriye konulu 9. Astana toplantısının ardından - ASTANA

- Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentyev'in açıklaması - Eski Suriye Geçici Hükümeti Başbakanı Ahmet Tuma'nın açıklaması - Askeri muhalefet sözcülerinden Yasir Abdurrahim'in açıklaması - Muhalefet sözcülerinden Eymen el Asimi'nin açıklaması - Esed rejiminin temsilcisi Beşşar Caferi'nin açıklaması - Kazakistan 'ın başkenti Astana'da sona eren Suriye konulu 9. toplantının ardından heyetler, basın toplantıları yaptı - Rus heyetinin başkanı Aleksandır Lavrentyev, Türkiye'nin ateşkes gözlem misyonunun İdlib'de istikrarı sağlayacağına inandıklarını belirtirken, Rusya'nın Doğu Guta ve kuzey Humus'u "barışçıl bölgelere" dönüştürdüğünü savundu - Askeri muhalefet heyeti temsilcileri ise söz konusu iki Gerginliği Azaltma Bölgesi'nde halkın zorla yerinden edildiğini belirttiASTANA (AA) - Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentyev, Doğu Guta ve kuzey Humus Gerginliği Azaltma Bölgeleri'nden zorunlu tahliyelerin iki alana da barış getirdiğini savunurken, muhalefet heyeti sözcüleri, halkın her iki bölgeden de "terk et ya da öl" tehditi altında çıkmak zorunda kaldığını ifade etti.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Suriye Özel Temsilcisi Alexander Lavrentyev, görüşmelerin sonunda düzenlediği basın toplantısında, "Astana süreci hayattadır ve devam edecektir. Astana süreci, olumlu sonuçlar vermiştir." dedi.
Lavrentyev, Doğu Guta ve kuzey Humus'taki zorunlu tahliye sürecine değinerek, bu alanları Rusya'nın Suriye'deki "uzlaşı merkezi"nin çabalarıyla, "barışçıl bölgelere" dönüştürdüklerini savundu.Rus diplomat, muhalefetin temmuz ayında Soçi'de yapılacak garantörler toplantısına gelmeyi reddetmesi halinde ne olacağının sorulması üzerine "Soçi'ye gelmek istemezlerse Astana süreci devam eder. Yüksek düzeyli toplantıları yapmaya devam ederiz. Ama bence toplantı tüm tarafların katılımıyla olmalı." yanıtını verdi.Lavrentyev, Türkiye'nin İdlib'de kurduğu ateşkes gözlem noktalarının bölgedeki istikrarı sağlayacağına inandıklarını ifade etti.
Beşşar Esed rejiminin temsilcisi Beşşar Caferi ise yaptığı kısa basın açıklamasında, Suriye'nin tümünü ele geçirmekte kararlı olduklarını vurguladı. - Muhalefet, tehcirler ve süren bombardımandan şikayet ettiEski Suriye Geçici Hükümeti Başbakanı Ahmet Tuma askeri muhalefet heyetini temsilen yaptığı konuşmada, İdlib'te yerel nüfus ve diğer bölgelerden sığınanlarla birlikte yaklaşık 4 milyon kişinin yaşadığını ve bunların can güvenliğinin korunmasının öncelikleri olduğunu söyledi.

Alıkonulanların serbest bırakılması için kurulan mekanizmanın çalışmalarından memnun olduklarını dile getiren Tuma, anayasa komitesinin kurulması ve anayasa reformlarının diğer süreçlerle paralel gitmesi gerektiğinin altını çizdi.Tuma, "Rejim, bu konunun (anayasa) ilerlemesini istemiyor, büyük adımlar atmak istemiyor. Rusya'dan bu konuda rejime baskısını artırmasını istedik." dedi.
Askeri muhalefet sözcülerinden Yasir Abdurrahim de Gerginliği Azaltma Bölgeleri'nden biri olan kuzey Humus'un "insanların zorla yerinden edildiği bir bölgeye" dönüştüğüne işaret etti.Abdurrahim, Rusya'nın Suriye'deki hava saldırılarının sürdüğünü, "uzlaşma merkezi"nin Suriyelilere "terk edin ya da ölün" dayatması yaptığını vurguladı."Askeri muhalefet Soçi'ye gidemez. İnsanlarımıza saygımız var." diyen Abdurrahim, "Rusya'nın Suriye'de ne yapmak istediğine karar vermesi gerektiğini" kaydetti.
Muhalefet sözcülerinden Eymen el Asimi de, bazı haritalar göstererek, Esed rejiminin terör örgütü DEAŞ ile Hama'nın doğusu ve İdlib'in güneyinde iş birliği yaptığını anlattı.Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da basın açıklamasında, toplantının sonuç bildirisinin Cenevre'deki sürece atıfta bulunmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, Cenevre'de gelecek turun ne zamana olacağını daha sonra açıklayacaklarını kaydetti.

Can Güvenliği Basın Toplantısı Basın Açıklaması Terör Örgütü Muhalefet 

15 Mayıs 2018 Salı günü yayınlandı