Sel sularından tutunduğu fındık dalı ile kurtuldu...Selden yaralı olarak kurtulan işçi konuştu

sel felaketinden görüntü
Elektrik Direği Sağanak Yağmur Küçük Çocuk Sel Felaketi Yol Çalışması 

-işçi ile röportaj

( TRABZON )- Trabzon’un Araklı ilçesi Çamlıktepe mahallesinde dün 4 kişinin öldüğü, 6 kişinin de kaybolduğu selden yaralı olarak kurtulan Büyükşehir Belediyesi personeli Beytullah Bozali yaşadığı korku dolu anları anlattı - Beytullah Bozali: - “Kamyonla birlikte ben içindeyken 3 takla attık” - “Tutunduğum bir fındık dalı ile selden sürüklenmekten kurtuldum” - Selde yanında olan ve kaybolan arkadaşı "Buradan çıkıyoruz ama Allah’tan hayırlısı” demiş TRABZON

- Trabzon’un Araklı ilçesi Çamlıktepe mahallesinde meydana gelen ve 4 kişinin hayatını kaybettiği, 6 kişinin de kaybolduğu afetten yaralı olarak kurtulan Beytullah Bozali yaşadığı o korku dolu anları anlattı. 13 Haziran’da aynı yerde yaşanan sel nedeniyle Büyükşehir Belediyesi personeli olarak ‘büz’ nakli için gittiklerini belirten ve beraber gittiği 2 arkadaşı ve yol çalışması yapan 2 kişi ile birlikte toplamda 7 kişinin yağmurdan korunmak ve dinlenmek için afette yıkılan markete girdiklerini ifade eden Bozali, kendisinin de aracı park edip markete gireceği sırada sel sularına kapıldığını kaydetti.
Bozali, bölgeye giderken selde kaybolan arkadaşının kendisine "Buradan çıkıyoruz ama Allah’tan hayırlısı” dediğini söyledi.

Yaşadığı o korku dolu anları anlatan Bozali, dün saat 12:00’da Çamlıktepe’ye vardıklarını belirterek “Tam büzleri indireceğimiz sırada, sağanak yağmur başladı.
3 tanesini indirdik, muhtar bize ‘Çocuklar yazık günahtır, ıslanmayın geçin markete de yağmur kessin, devam edersiniz’ dedi.
Benim yanımda bulunan 2 arkadaşım geçti oraya. Bende marketin önüne arabayı çektim. O ara baktığımda yerden yaklaşık epey miktarda su akıyordu. Dedim sağlama alıyım arabayı. Marketin hemen aşağısında fındıklığa giden bir yol vardı. Arabayı oraya çektim. Arkasında da 2-3 tane binlik büz vardı. Ben arabayı çıkardığımda, orada bulunan Greyderdeki 2 kişi, benim 2 arkadaşım, marketçi, yaşlı bir adam ve bir de küçük çocuk vardı sanırım marketin içinde. Ben kamyonu çektim stop ettim, telefonumu şarja koydum. Soluma baktığımda demir direkler sallanıyor. Dere taşmış, ağaçlar gidiyor. Ben ne olur ne olmaz diye kamyonu biraz daha yukarı çıkarmak isterken bir şey beni kamyonla birlikte çevirdi. O sırada kamyonla birlikte ben içindeyken 3 takla attık” dedi.
Dere içinde kamyon üzerinden geçti, fındık dalı ile hayata tutundu Sel sularının kamyonu çevirmeye başladığında içinde hareket etmemeye çalıştığını kaydeden Bozali, "Ben hareket etmemeye çalıştım. O arada bir şey cama vurdu ön cam patladı. Ben oradan kendimi dışarı attım. Kendimi dışarı attığımda kamyonu gördüm, üzerimden aktı gitti. Bende derede sürüklenmeye başladım. Suyun içinde 2 - 3 takla attım, su yuttum. Yukarı çıkmaya çalıştım, biraz nefes aldım. O sırada istifra ettim. Elektrik direği üzerime doğru devrildi. O korkuyla sağ kolumla elektrik direğini tuttum. Üzerine çıkmaya çalışırken, kalas gelip koluma vurdu. Vurunca direği daha fazla tutamadım. Sonra yine sürüklendim. O sırada bir fındık dalını gördüm. Sol kolumla zorla fındık dalını tuttum ve kendimi çekmeye çalıştım. Dere bu sırada çok hızlı akıyordu. Zorla kendimi sudan çıkarıp, bağırmaya başladım” diye konuştu Mahalle halkından birinin daha sonra yanına geldiğini söyleyen Bozali, "O sırada yukarıdan aşağı köyün milletinden biri yanıma geldi. O da korktu, benim gibi bağırıyordu. Koluma girdi, çıktık mağara gibi bir yer vardı. Orası da sıkıntılıydı. Sonra eski bir eve geldik. Orada bulunan bir teyzenin telefonunu aldım. İlk olarak ağabeyimi aradım ve şefimize haber vermesini istedim. Daha sonra oradan alt tarafa doğru yürüdük orada ateş yaktık. Herkes ıslandı, titriyordu. Yukarıdan köyden gelenler oldu. Beni bir eve götürdüler. Üzerim hep çamurdu. Makasla üzerimde ki giysileri kestiler bana giysi verdiler. Bu sırada bir araba bulduk. Beni arabayı koyup hastaneye göndermeye çalıştılar. Fındıklıktan yalın ayak yokuş aşağı indik. Oradan yola indik. Çevre yolundan hastaneye geldik” şeklinde konuştu.
Bölgede 3 gün önce sel olduğunu hatırlatan Bozali, giderken arkadaşlarıyla arasında yaşadığı diyaloğu ise "3 gün önce sel olmuştu orada. Derenin altını oyduğu çökme bir yol vardı. Hatta giderken oradan çıkmıştım. Arkadaşım dedi ki bana, ‘Buradan çıkıyoruz ama Allah’tan hayırlısı. Çabuk çabuk boşaltıp gidelim. Ne olur ne olmaz’ diyerek anlattı. 2 arkadaşının akıbetini bilmiyor Bozali, beraber bölgeye gittiği 2 arkadaşının akıbetini bilinmediğini ifade ederek, "Yanımda 2 arkadaşım vardı. Onlar galiba orada kaldılar. Onların akıbetinden haberim yok. Dere sürükledi beni, mahalleden adam, geldiğinde yukarı çıkıp arkadaşlarımın bulunduğu markete bakalım dedik. Gittiğimizde marketin dümdüz olduğunu gördük. Ben şofördüm. Büz kamyonu ile gittim. Arkadaşlarımda yanımda indirip bindirmek için büz nakline geldiler” dedi.
Bozali’nin beraber çalıştığı arkadaşlarının felaketin ardından kendilerinden haber alınamayan Erdoğan Uzun ve Ali Kemal Coşkuner olduğu öğrenildi.
19 Haziran 2019 Çarşamba günü yayınlandı