Ege Üniversitesi kendi enerjisini üretecek

Laboratuvardaki çalışmalardan detaylar
Güneş Enerjisi Rüzgar Enerjisi Elektrik Üretimi Güneş Enerjisi Santrali Araştırmacı 

-Prof. Dr. Necdet Budak röportaj
-Prof. Dr. Günnur Koçar röportaj

( İZMİR ) -- Ege Üniversitesi'nden yenilenebilir enerji hamlesi İZMİR

- Ege Üniversitesi (EÜ) Güneş Enerjisi Enstitüsü tarafından hazırlanan proje ile kampüsün ve hastanenin enerji ihtiyacının önemli bir kısmı otonom olarak çözülecek. Sistemin kurulması ile yıllık 10 milyon TL tasarruf sağlanarak bu kaynağın bilimsel projelere aktarılması sağlanacak. Ege Üniversitesi 24,5 milyon TL civarında olan yıllık enerji giderlerini minimize etmek ve doğa dostu kaynaklara yönelmek için harekete geçti. Ege Üniversitesinin tükettiği enerjinin yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılanması için Rektör Prof. Dr. Necdet Budak’ın isteği ile hazırlanan proje, yatırım planına alınmak üzere Kalkınma Bakanlığına gönderildi. EÜ Güneş Enerjisi Enstitüsü tarafından hazırlanan proje ile kampüsün ve hastanenin enerji ihtiyacının önemli bir kısmı otonom olarak çözülecek ve sistemin kurulması ile yıllık 10 milyon TL tasarruf sağlanarak bu kaynağın bilimsel projelere aktarılması sağlanacak. Hazırlanan proje ile güneş enerjisinden elektrik üretiminin yüksek maliyetleri ve kesikliliği göz önüne alınarak hibrit bir seçeneğin hayata geçirileceğini kaydeden Ege Üniversitesi Güneş Enerjisi Müdürü Prof. Dr. Günnur Koçar, "Yılda 24.5 milyon olan enerji maliyetimizi yüzde 40 oranında düşüreceğiz ve 10 milyon TL gibi bir tasarruf sağlayacağız” dedi.
Türkiye’ye örnek hibrit sistem kurulacak Projenin kendileri için çok önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Günnur Koçar şöyle konuştu: “Bu kazanç ileride, Çeşme, Menemen, Mordoğan ve diğer üniversite yerleşkelerinde rüzgar enerjisi santrali, güneş enerjisi santrali ve biyogaz üretim santrali kurulmasında kullanılabileceği gibi, öğrencilerin ve araştırmacıların fiziksel ve sosyal altyapısının güçlendirilmesi amaçlı olarak kullanılabilecek bir kaynak anlamına gelmektedir. Böyle hibrit bir sistem ülkemizde tek olacaktır. Bu sayede sunulan proje, ülkemizdeki enerji yatırımlarında da öncü ve örnek olacaktır. Böylece hem üniversitemiz hem de ülkemiz kazanacaktır.” "Örnek model" Güneş Enerjisi Enstitüsü’nün, sadece üniversite için değil, bölge ve ülkemiz için çok önemli bir enstitü olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Budak, “Akademik kadromuzun, araştırmacılarımızın, öğrencilerimizin hep birlikte ulusal bazda yapmış oldukları enerji projeleri kayda değer. EÜ Rektörlüğü olarak Güneş Enerjisi Enstitüsü ile birlikte geliştirdiğimiz projeler var. Yaptığımız projelerle hem aydınlanma hem de ısınma anlamında kampüsümüzün yarar sağlayacağını düşünüyoruz. Projelerimizi hazırladık, ilgili kurumlara sunduk. Bu sayede belki Türkiye’ye üniversiteler bazında üniversitelerin öğrencilerle birlikte yenilebilir enerji anlamında ciddi bir örnek model olacağını düşünüyoruz” dedi.
"Teknoloji ihraç eden bir ülke haline gelmeyi amaçlıyoruz" Projede kullanılacak malzemelerin EÜ Güneş Enerjisi Enstitüsünde, hücreden modüle ve panele kadar üretim hattı kurularak destekleneceğini belirten Prof. Dr. Necdet Budak, “Yapılan projelerde özellikle yerli ve milli sistemlere önem veren üniversitemiz, bu anlamda diğer üniversitelere de örnek olmayı amaçlamaktadır. Günümüzün enerji savaşları içerisinde, üniversitemiz, kalemiyle, bilgisiyle, birikimiyle yer almaktadır. Devletin sağladığı bu imkanların getirdiği büyük sorumluluğun bilinciyle, teknolojik dışa bağımlılığı yok etmek, ülkemizi teknoloji ihraç eden bir ülke haline getirmek, kendi yaşamlarını hiçe sayarak bu ülke için her türlü özveriyi gösterenlerin hatırasının önünde bizim için bir borçtur. Gerçekleştirilen her projede, ülkemizi her alanda bir adım daha ileri götürebilmek, gerçek hedefimiz olmalıdır. Üniversitemiz diğer alanlarda olduğu gibi enerji alanında da, çalışmaları sadece rafları süsleyen, uygulamadan kopuk, kişisel çıkarları ön planda tutan çalışmalar yerine, ülke sorunlarına ve ihtiyaçlarına dokunan, yerli sanayinin gelişmesini öncelik haline getiren, ülke ve dünya çapında projelere imza atacaktır” ifadelerini kullandı. Merkez projesi devam ediyor Güneş, biyokütle, rüzgar ve jeotermal enerji gibi yenilenebilir enerji kaynakları ile ilgili uygulamaya yönelik lisansüstü öğrenim vermek ve araştırma çalışmaları yürütmek amacıyla 1978 yılında kurulan enstitü, yine Türkiye’nin ilk ve tek olan Biyokütle Enerji Sistemleri ve Teknolojileri Merkezi (BESTMER) tamamlanarak yeni binasında faaliyete geçti. Enstitü bünyesinde güneş enerjisinden elektrik üretimiyle ilgili son teknolojilerin takip edildiği ve geliştirildiği, 10,5 milyon bütçeli bir merkez projesi de halen devam ediyor. (CA-SO-Y)
11 Mart 2018 Pazar günü yayınlandı