Bir babanın üçüncü kez yıkılışı... Minik Özgü’nün ölümüne sebep olan alkollü sürücünün serbest bırakılması babayı isyan ettirdi

Baba Ferhat Ahırlı röp.
Alkollü Sürücü Yoğun Bakım Ünitesi Kırmızı Işık Tutuklu Sanık Mahkeme Kararı 

-Babadan detaylar
-arşiv görüntüler
-fotoğraflar

( ANTALYA -ÖZEL) - Özgü’nün babası Ferhat Ahırlı: - "Bizimkiler kırmızı ışıkta geçmiş. Onun içkili olması, dikkatsiz olması daha az önem arz ediyor" - "Bir cana değil 3 cana birden kıydı. Ben ve eşim yaşamıyor sayılırız" ANTALYA

- Antalya’da geçtiğimiz Kasım ayında, 8 yaşındaki Özgü Ahırlı'nın ölümüne, babaannesinin ise ağır yaralanmasına neden olan sürücü ilk duruşmada adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kızının ölümünün hemen ardından, sürücünün alkollü olduğunu sosyal medyada canlı yayın yaparken gören baba Ferhat Ahırlı ise mahkeme kararının karşısında adeta üçüncü kez yıkıldı. Antalya'da 25 Kasım 2017 tarihinde akşam saatlerinde gezmek için dışarı çıkan ilkokul 3'üncü sınıf öğrencisi Özgü İzem Ahırlı ve babaannesi Gülşen Ekinak'a Atatürk Caddesi üzerinde İlhami Y.'nin kullandığı 15 AC 006 plakalı otomobil çarptı. Yola savrulan babaanne ve torunu çeşitli yerlerinden yaralandı. Kazayı görenler 112 Acil Çağrı Merkezi'nden yardım isterken, sürücü İlhami Y., ambulansın gelmesini beklemeden Özgü İzem Ahırlı'yı aracına alarak, hizmetli olarak çalıştığı Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesine götürdü. Başı ve çeşitli yerlerinden ağır yaralanan Özgü İzem Ahırlı, yolda hayatını kaybetti. Babaanne Gülşen Ekinak ise yoğun bakım ünitesinde tedaviye alındı. Olaydan sonra gözaltına alınan ve 0.86 promil alkollü olduğu tespit edilen sürücü İlhami Y. tutuklandı. "Alkollüyken canlı yayın yaptım" Antalya 6. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ilk duruşmaya, tutuklu sanık İlhami Y., hayatını kaybeden çocuğun babası Ferhat Ahırlı, annesi Selma Ahırlı ile taraf avukatları katıldı.
Mahkeme heyetince söz verilen sanık İlhami Y., pişman olduğunu söyleyerek çocuğun annesi ve babasından özür diledi. Olay günü 3 arkadaşıyla Konyaaltı sahilinde alkol aldıklarını, aracı kullanırken hızının 40 kilometre olduğunu söyleyen İlhami Y., "Olay öncesi araçta elimde alkol şişesi varken sosyal medya hesabımdan canlı yayın yaptım. Işıklar Caddesi'ndeki trafik ışıklarına geldiğimde yeşil ışık yandığı için hareket ettim. Bu sırada bir şeye çarptığımı fark ettim, çarpmanın etkisiyle 6-7 metre gittikten sonra durabildim. Küçük kızı arkadaşım İsmail'le araca bindirdik, çalıştığım hastaneye götürdük. Hastaneye girdiğimizde küçük kız hayatını kaybetmişti, bunun üzerine hastane polisine teslim oldum" dedi.
Özgü'nün babası Ferhat Ahırlı da İlhami Y.'nin aracı alkollü ve hızlı kullandığını belirterek sanıktan şikayetçi olduklarını dile getirdi. Kamera görüntülerinde, çarpmanın şiddetiyle kızının 15 metre ileriye savrulduğunu vurgulayan Ahırlı, "Bu durum aracın hızlı olduğunu gösteriyor, ayrıca kızımın yerden çuval kaldırır gibi alıp en yakın hastaneye götürmek yerine çalıştığı hastaneye götürerek ölümüne neden oldu" ifadelerini kaydetti.
Mahkeme heyeti ise sanığın adli kontrol şartıyla serbest bırakılmasına karar verdi. "Onun içkili ve dikkatsiz olması daha az önem arz ediyormuş" Sürücünün, kazadan birkaç saat önce aracında alkol aldığını görmesiyle ikinci kez yıkılan baba Ferhat Ahırlı, sürücünün serbest bırakılmasına ise tepki gösterdi. Olay anında annesi ve kızının kırmızı ışıkta geçtiğini, ancak sürücünün de alkollü ve süratli olduğunu savunan Ahırlı, "Yanındaki bulunan arkadaşlar kendisinin içki aldığını söyledi, dikkatsizce kavşağa yaklaştığını, hızını kesmediğini söyledi.

Hakim de bunların hepsini dinledi. Ama takdirini yine Türkiye’deki saçma sapan trafik kanunlarına bağladılar. Bizimkiler kırmızı ışıkta geçmiş. Onun içkili ve dikkatsiz olması daha az önem arz ediyor demek ki" dedi.
"3 cana birden kıydı" Mahkemenin 18 Mayıs’ta görülmeye devam edeceğini kaydeden Ahırlı, sürücünün yüksek bir ceza alacağını düşünmediğini söyledi.

Olay karşısında eşiyle birlikte yıkıldıklarını hatırlatan Ahırlı, "İnsanın canı bu kadar kıymetsiz olmamalı. Düşünce suçundan yıllarca yatan insanlar var, bu da bir cana kıymış hatta bir cana bile kıymamış, ben ve eşim artık yaşamıyor sayılırız, 3 cana birden kıydı. Babaanne travma geçirdi. Daha yeni kendine geldi. Ölüm haberini erteleyebildiğimiz kadar erteledik ama en sonunda söylemek zorunda kaldık. Şuan daha kötü durumda" diye konuştu.

28 Mart 2018 Çarşamba günü yayınlandı