Beyaz Gazete Ana Sayfa
Genişlet Işıklar
Bu Haber Diğer Kanallarda Nasıl Sunuldu

'Tarih onları affetmeyecek'

29 Şubat 2012 Çarşamba günü yayınlandı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP'nin 28 Şubat'ta, 27 Nisan'da, Ergenekon'la mücadelede hatırlamadığı demokrasiyi sadece kurultay kürsüsünde hatırladığını belirterek, "Demokrasiye bu kadar aşıktınız da 28 Şubat'ta neredeydiniz? Demokrasiye bu kadar tutkundunuz de 27 Nisan'da neden sesiniz soluğunuz çıkmadı? Bunların demokrasi aşkı platoniktir. Bunlar demokrasiyi ancak uzaktan severler. Yapacak bir şey yok, CHP'nin jetonu maalesef çok ama çok geç düşüyor" dedi.

Başbakan Erdoğan, partisinin Meclis Grup Toplantısı'nda gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Türkiye'nin 12 Eylül'le yüzleştiğini ve yine bir 12 Eylül'de gerçekleştirilen halkoylaması ile 12 Eylül'den de hesap sorduğunu ve 12 Eylülcülerin yargılanması için hukuk yolunu açtığını belirten Erdoğan, 'Kimsenin endişesi olmasın, bu millet 28 Şubat'la da yüzleşiyor ve yüzleşmeye devam edecek. 28 Şubat'ın bu ülkeye bu millete, demokrasi ve ekonomiye ödettiği bedelin hesabı da soruluyor ve sorulmaya devamedecek ' diye konuştu

KILIÇDAROĞLU'NA 'YUNUS EMRE' YANITI
Başbakan Erdoğan, AK Parti İstanbul Gençlik Kolları Kongresinde kullandığı Necip Fazıl'a ait ifadeler üzerinden günlerce birilerinin fırtınalar koparttığını belirterek, şöyle devam etti: 'Ne diyor üstat; 'Dininin, dilinin, beyninin, ilminin, ırzının, evinin, kininin, kalbinin davacısı bir gençlik' diyor. Tabii bu sözün sahibinin Necip Fazıl olduğunu bilemeyen cahiller, hemen yorum yapmaya başladılar. Çünkü o da, o zindanlarda çok çekti, oralardan haykırdı. Bazı CHP'liler nasıl olduysa Yunus Emre'yi hatırlamış, bize Yunus'la cevap veriyorlar. Biz kime karşı Yunus'un, kime karşı da Köroğlu'nun, Dadaloğlu'nun diliyle konuşacağımızı çok iyi biliriz. Mazlumun, mağdurun, masumun, yoldakalmışın, ihtiyaç sahibinin, insanın karşısında bizim dilimiz Yunus'un dilidir, Mevlana'nın dilidir. Ama zalime karşı, diktatörlere karşı, dikta heveslilerine, millet iradesinin düşmanlarına, onların taşeronlarına karşı da dilimiz Köroğlu'nun dilidir, Dadaloğlu'nun, Necip Fazıl üstadın dilidir. '

'GEÇMİŞTEN DERS ALINMADIĞI İÇİN 28 ŞUBAT YAŞANMIŞTIR '

Mehmet Akif Ersoy'un 'Geçmişten adam hisse kaparmış, ne masal şey. 5 bin senelik kıssa, yarım hisse mi verdi? Tarihi, 'tekerrür' diye tarif ediyorlar; hiç ibret alınsaydı, tekerrür mü ederdi' sözlerini hatırlatan Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: 'Evet, 27 Mayıs'tan ibret alınmadığı için 1 Mart yaşanmıştır; 12 Mart'tan ibret alınmadığı için 12 Eylül yaşanmıştır; tüm bunlardan gerekli ders çıkarılmadığı için 28 Şubat yaşanmıştır. İşte AK Parti bu kısır döngüyü kırmıştır. AK Parti, yaşananlardan ders çıkararak 9 yıl boyunca demokratikleşme alanında tarihi reformlar yapmış, tarihi adımlar atmıştır. Millet iradesi bu dönemde anlam, içerik, güç kazanmıştır. Her türlü vesayet sisteminin üzerine kararlılıkla gidilmiş, millet iradesine kast eden çetelerekarşı cesaretle mücadele verilmiştir. Dün olduğu gibi bugün de yarın da hiçbir şekilde vesayeti kabul etmiyor, millet iradesine dönük hiçbir girişime müsamaha göstermiyor, göz yummuyoruz. Özellikle bir şeyin üzerinde ısrarla durmamız lazım. Vesayetçi sistemin, vesayetçi siyaset anlayışının, özelikle bu ülkede millet iradesine musallat olmasına hiçbir zaman izin vermeyeceğiz. Demokrasilerde karar da, yetki de milletindir. '

'ERKLERİN SINIRLARINI AŞMASINI KABUL EDEMEYİZ '
'Demokrasi dışı kurumların, yasama, yürütme ve yargıya hükmetmesini de, demokratik erklerin sınırlarını aşmasını da kabul etmeyiz ' diyen Başbakan Erdoğan, milleti gayrı mümeyyiz görüp, milleti vesayete muhtaç görüp, kendi çıkarlarını öne çıkaranların bugün artık karşılarında milleti ve milletin partisi AK Parti'yi bulacaklarını söyledi. Babalarının 27 Mayıs gölgesinde, kendilerinin de 12 Eylül gölgesinde yaşadıklarını belirten Erdoğan, 'Ama bugün 28 Şubat'ın da müdahaleci zihniyetin de gölge etmesineizin vermeyiz. Genç nesillerin istikbalinin gölgelenmesine seyirci kalmayız ' dedi.

'BUNLAR DEMOKRASİYİ, KURULTAY KÜRSÜSÜNDE HATIRLAR '
Başbakan Erdoğan, 27 Mayıs'ın da, 12 Eylül'ün ve 28 Şubat'ın da, 31 Mart vakasıyla başlayan yaklaşık 150 yıllık çarpık bir görüşün ürünü olduğunu belirterek, şunları söyledi: 'Kendini milletin üzerinde gören bu seçkinci, kibirli ve ukala zihniyet çıkarının zedelendiği her dönemde millet iradesini çiğnemekten çekinmemiştir. Ne yazık ki başta CHP olmak üzere, kimi siyasi partiler de bu zihniyetin taşıyıcılığını ve hamiliğin yapmıştır. 27 Mayıs'a zemin hazırlayan, 27 Mayıs müdahalesine çanak ve alkış tutan CHP olmuştur. 12 Eylül müdahalesine zemin hazırlayan aynı şekilde CHP olmuştur. 28 Şubat'a sessiz, tepkisiz kalan, kenarda ellerini ovuşturan yine CHP olmuştur. Bunlardemokrasiyi sadece kurultaylarda işlerine geldiği için hatırlarlar. 28 Şubat'ta, 27 Nisan'da, Ergenekon'la mücadelede hatırlamadıkları demokrasiyi, bunlar sadece kurultay kürsülerinde hatırlarlar. Dikkat edin, kurultayda demiyorum, kurultaylarında demokrasi olmadığını zaten gördük. Sadece kürsüde demokrasiyi telaffuz eder bunlar. Demokrasiye bu kadar aşıktınız da 28 Şubat'ta neredeydiniz?lonların taşeronlarına kar Demokrasiye bu kadar tutkundunuz de 27 Nisan'da neden sesiniz soluğunuz çıkmadı? Hatta o kadarileri gittiniz ki 'Ankara'da da savcılar varmış' dediniz. Bunların demokrasi aşkı platoniktir. Bunlar demokrasiyi ancak uzaktan severler. Yapacak bir şey yok, CHP'nin jetonu maalesef çok ama çok geç düşüyor. '

'MAHMURLUKLARI GEÇİNCE ERGENEKON KONUSUNDA UYANACAKLAR '

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, geçen hafta 40 milletvekili Meclis'teki oylamaya katılmayınca, 'Bu kadar sık meyhaneye gitmeyin, gidecekseniz de bari hepiniz aynı meyhaneye gitmeyin' dediğini belirterek, şunları kaydetti: 'Yazar Oğuz Atay'ın güzel bir sözü var, çok enteresan, medya bunu herhalde yazar. 'Türk solu geç kalkar, çünkü bir gece önce sabaha kadar içmiştir'. 28 Şubat konusunda, 27 Nisan bildirisi konusunda geç uyandılar, iş işten geçtikten sora ayıldılar. İnşallah mahmurlukları geçince Ergenekon konusunda da uyanacaktan ve bize de tıpkı bugünkü gibi sadece 'günaydın' demek düşecek. '

'AK PARTİ'Yİ İZLEMEYE DEVAM ETSİNLER '
CHP'nin son kurultayında Kadın ve Gençlik Kolları Başkanlarını MYK'ya almakla övündüklerini belirten Erdoğan, 'Kendilerine orada da 'günaydın' diyorum. AK Parti'yi izlemeye devam etmelerini temenni ediyorum. Lütfedip tüzüklerimizi bir inceleseler, çalışma esaslarımızı inceleselerdi, bu kadar büyük gaf yapmazlardı. Kendi partisi içinde demokrasiyi tesis edemeyen, muhalif seslere baskı uygulayan bir genel başkandan biz açıkçası demokratik duruş beklemiyoruz. Bizde Gençlik ve Kadın Kolları başkanımızMYK'nın da, MKYK'nın tabii üyesidirler, toplantılar katılırlar ' dedi

'DERSİM KATLİAMINDAN DA GURUR DUYUYOR MUSUNUZ? '

Kılıçdaroğlu'nun kurultaydaki konuşmasında, 'CHP'nin tek partili dönemine sahip çıktığını ve geçmişleriyle gurur duyduğunu' söylediğini belirten Erdoğan, 'Sayın Kılıçdaroğu, Dersim katliamından dolayı da geçmişinizle gurur duyuyor musunuz? İstiklal Mahkemelerinden dolayı da gurur duyuyor musunuz? Yasaklarınızdan, baskılarınızdan, zulmünüzden, bu millete fitil fitil ödettiğiniz ağır bedellerden dolayı da gurur duyuyor musunuz? CHP'den bir enkaz devralan, 10 yılda ülke hazinesini dolduran, Türkiye'ninçehresini değiştiren Demokrat Parti'ye yaptığınız 27 Mayıs darbesinde dolayı da gurur duyuyor musunuz? Siz İstiklal Mahkemesi yargıcı Kel Ali ile, dersim katliamının mimarlarından Kılıç Ali ile, Necip Ali ile gurur duymaya, onların ismini parklara vermeye devam edin. Hiç merak etmeyin, biz bu ülkenin şehitleriyle, gazileriyle, alimleriyle büyük siyaset adamlarıyla gurur duyacak, onların isimlerini yaşatmaya devam edeceğiz ' dedi.

'MİLLET DİZİYİ BIRAKTI SENİ SEYREDİYOR '

En son Çorum İskilip'teki bir hastaneye İskilipli Atıf Hoca'nın adını vererek bir hakkı teslim ettiklerini belirten Erdoğan, 'Şimdi çıkmış, 'Başbakan 46 dakika konuştu, 45 dakikasını CHP'ye ayırdı, Başbakan CHP'den çekiniyor' diyor. Aynaya bak aynaya. Millet dizi seyretmeyi bıraktı sabah akşam keyifle seni seyrediyor. Ben de biraz herhalde şu tüzük kurultayında bakalım ne gibi değişiklikler olacak diye baktım. Bir de baktım ki Erdoğan kurultayıymış. Hatta bazı medya yorumcuları da 'grup konuşmalarındanbaşka bir şey görmedik' dediler. Entrika, ayak oyunu, yalan, iftira, komedi, kumpas, komplo, aksiyon ' şeklinde konuştu

Blonların taşeronlarına karaşbakan Erdoğan, CHP'den çekinmek için hiçbir neden olmadığını ifade ederek, 'Biz Sayın Kılıçdaroğlu'ndan ziyadesiyle memnunuz. CHP'den bu haliyle fazlasıyla memnunuz. Günde on vakit çark eden, ayaküstü on yalan söyleyen, hakareti politika zanneden, millet nezdinde CHP nezdinde tüm itimadını tüketen bir genel başkandan biz ziyadesiyle memnunuz. CHP'nin başında böyle bir genel başkan olduğu müddetçe evelallah AK Parti' de gücüne güç katmaya devam edecek. Ancak Türkiye'de bizanamuhalefetin bu durumda olmasından rahatsızız. Ana muhalefet partisi genel başkanının böyle bir ruh halinde olmasından rahatsızız. Biz CHP seçmenini böyle bir genel başkana mahkum edilmesinden rahatsızız ' dedi

CHP'Lİ İSA GÖK'ÜN TARTAKLANMASI CHP
Kurultayında Kılıçdaroğlu konuştuğu sırada CHP Mersin Milletvekili İsa Gök'ün tartaklandığını hatırlatan Erdoğan, 'Neredeyse orada işini bitireceklerdi. Sayın Kılıçdaroğlu oradaki rezalete engel olacağı yerde, şirazeden çıkmış şekilde hala bize hakaret ediyordu. Fakat bir taraftan da enteresan, oradaki emniyet mensuplarına 'beni CHP'lilerden korumayın' diyor. Ya dayağı yiyen CHP'li milletvekili, sadece bir dosya verecek, veremiyor. Ya senin milletvekilini dövüyorlar orada, sen hala diyorsun ki 'beniCHP'lilerden korumayın'. Bu kadar mantığın iflas ettiği an. İstediğiniz kadar hakaret edin, seviyeyi, üslubu ayaklar altına alın Sayın Kılıçdaroğlu, onların hepsi bizim kar hanemize yazılıyor. Sonuçta aynaya baktığınızda mahcup olan biz değil, siz olacaksınız ' diye konuştu


HABERDAR OLMAK İÇİN MAİL BÜLTENİMİZE KAYIT OLUN
Copyright BeyazGazete.Com ' Tüm Hakları Saklıdır. Web sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları haber kaynaklarına aittir. Kaynakları beraberinde belirtilmiştir. Haberleri kopyalamayınız. Norm Yazılım
Ajanslar
yukarı