Anayasa Mahkemesi'nden emsal karar! Maaşı kesilen memurlar dikkat!

Anayasa Mahkemesi hakkında açılan soruşturma sonucunda görevden uzaklaştırılan, ardından beraat ederek işe iade edilen vergi dairesi müdürünün başvurusunu değerlendirdi. Mahkeme, açığa alındığı dönemde maaşından yapılan kesintinin faiziyle ödenmemesini mülkiyet hakkının ihlali saydı.

Anayasa Mahkemesi'nden emsal karar! Maaşı kesilen memurlar dikkat!
Anayasa Mahkemesi'nden emsal karar! Maaşı kesilen memurlar dikkat!
Anayasa Mahkemesi (AYM), hakkında açılan ceza davası sonunda beraat ederek işe iade edilen vergi dairesi müdürünün, açığa alındığı dönemde maaşından yapılan kesintinin yasal faiziyle ödenmemesini mülkiyet hakkının ihlali saydı.

Resmi Gazete'de yer alan karara göre, 2000'de Bursa'da vergi dairesinde müdür olarak çalışan kişi, 'bir vergi mükellefinden haksız menfaat sağladığı' gerekçesiyle gözaltına alındı,
hakkındaki disiplin soruşturması kapsamında da görevinden uzaklaştırıldı.

Hakkında ceza davası açılan ve yargılama sonunda beraatine karar verilen kişi, 2002'de işe iade edildi. Açığa alındığı dönemde maaşından 3'te bir oranında kesinti yapılan kişi, maaş farklarının kendisine yasal faiziyle ödenmesini talep etti. Hakkındaki ceza davasına ilişkin sürecin 2015'te beraat kesinleşmesi üzerine başvurucuya maaşından yapılan kesinti olan 4 bin 948 lira ödendi. Yasal faiz ise bu konuda bir hüküm bulunmadığı gerekçesiyle ödenmedi. Bunun üzerine başvurucu, Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu.
Başvuruyu değerlendiren Yüksek Mahkeme, başvurucunun mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar verdi. 

KARARIN GEREKÇESİNDEN

Anayasa Mahkemesinin gerekçesinde, başvurucunun, yaklaşık 12 yıllık dönemde maaşından kesilen 4 bin 948 lirasını kullanmaktan mahrum kaldığı, bu miktarın mülkiyet hakkı
kapsamında olduğu belirtildi. Başvurucunun talep etmesine rağmen maaşından yapılan kesintinin yasal faizinin ödenmediği aktarılan gerekçede, faizin, paranın değer kaybı karşısında önleyici bir tedbir olduğu vurgulandı.

Gerekçede, Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının, kamu otoritelerince mülke erişim ve mülkün kullanılmasının engellenmesi sebebiyle oluşan
zararların karşılanmasını gerektirdiğine işaret edildi. Başvurucunun aylıklarından yapılan kesintinin kendisine faizsiz olarak ödenmesinin kendisine aşırı bir külfet yüklediği ifade edilen gerekçede, mülkiyet hakkına yapılan bu müdahalenin ölçülü olmadığına dikkati çekildi.

Gerekçede, 'Başvurucu 2000-2002 dönemine tahakkuk ettirilen aylıkların üçte birine 2015'e kadar erişememiş, bu süre zarfında 4 bin 948 lira üzerinde tasarrufta bulunma imkanından mahrum kalmıştır. Başvurucunun 4 bin 948 lirasını kullanımından 12 yıldan fazla bir süre mahrum kalması, mülkiyet hakkına müdahale teşkil etmektedir.' ifadeleri kullanıldı