Oda TV'nin sahte şeyhi her yerden kovulmuş!

Kendisini Uşşaki Tarikatı'nın lideri olarak tanıtan, 12 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismarda bulunduğu ortaya çıkan Eyüp Fatih Şağban ile ilgili gerçekler ortaya çıkıyor. Uşşaki Vakfı'nın birçok kez, sapık ile ilgili, 'Sahtekardır' açıklaması yaptığı belirtildi. Ayrıca, Şağban'ın tarikat tarikat gezdiği, 'Şeyh'lik hırsı yüzünden tüm tarikatlardan kovulduğu da öğrenildi. İşte Oda TV'nin sahte şeyhi ile ilgili çok çarpıcı detaylar...

Oda TV'nin sahte şeyhi her yerden kovulmuş!
Oda TV'nin sahte şeyhi her yerden kovulmuş!
Türkiye 1 haftadır Uşşaki Tarikatı'nın şeyhi olduğunu iddia eden 'Fatih Nurullah' takma adlı Eyüp Fatih Şağban'ın 12 yaşındaki kız çocuğuna yönelik alçak istismarını konuşuyor. Skandal olayın ardından Uşşaki Tarikatı da hedef tahtasına oturtulmuş durumda. 'Sahte Şeyh' için hazırlanan iddianame tamamlanırken, 55 yıla kadar hapsi isteniyor. Sapık Eyüp Fatih Şağban ile ilgili detaylar da her geçen gün günyüzüne çıkmaya devam ediyor.

SİVAS'TAN İSTANBUL'A GELDİ

Sahte şeyhin 28 Şubat'ın karanlık isimleri Ali Kalkancı ve Müslüm Gündüz, yabancı istihbarat örgütlerinin kontrolündeki Fetullah Gülen ile benzer bir yol izlediği görülüyor. Sivas'tan çıkara İstanbul'a gelen Şağban liseyi Megakent'te tamamlıyor. Güreşe merak saran Şağban eğitimini Spor Akademisi'nde tamamlıyor ve güreşte bazı dereceler elde ediyor.

NAKŞİBENDİ TARİKATI'NIN BİR KOLUNA KATILIYOR

Akademi yıllarından sonra tarikatlara merak saran Şağban, Nakşibendi tarikatının bir koluna intisap edip bir süre ders alıyor, ama iddiaya göre şeyh olma hırsı ve edep dışı davranışları nedeniyle tarikattan uzaklaştırılıyor. Bu defa rotayı Uşşaki Tarikatı'na çeviren Şağban, merkezi İstanbul-Kasımpaşa'daki tarikata girerek Sıddık Naci Eren'in sohbetlerine katılmaya başlıyor.

TARİKATLARDAN BİR BİR KOVULUYOR

Bizzat tanıklık edenlerin verdiği bilgilere göre daha ilk günlerden uygunsuz davranışları ile dikkat çeken Şağban, uyarılara rağmen davranışlarını değiştirmese de 'kapına geleni çevirme' düsturuyla tarikattan atılmıyor. Gözünü şeyhlik postuna diken Şağban, ilerleyen zamanlarda kendi dergahını açmak için Eren'den izin istiyor. Ancak yeterli olgunluğa erişmediği gerekçesiyle istediği verilmeyince, bu defa Eren'e saygısızlık ediyor ve buradan da kovuluyor.

İCAZET İÇİN ÜLKE ÜLKE DOLAŞTI

Şağban'ın çakma şeyhliği bundan sonra başlıyor. Türkiye'de kendisine icazet verecek şeyh bulamayınca soluğu yurtdışında alıyor. Hindistan taraflarına gidiyor, yine kimseden icazet alamayınca Kuzey Afrika yolunu tutuyor. Burada da istediğini alamıyor ve tekrar Türkiye'ye dönüyor. Bu kez adresi daha önce kovulduğu Uşşaki Tarikatı'nın Çorum'daki kolu oluyor.

Burada İbrahim İpek'in cemaatine katılıyor.Uşşaki Tarikatı'nın merkezi konumundaki Kasımpaşa'daki Asitane, Çorum'a bir mektup yazarak kovulan Şağban'ın tarikata kabulünün usulen yanlış olduğunu ifade ediyor. İpek, bu sırada vefat ediyor.

İBRAHİM İPEK'İN ÖLÜMÜNÜ FIRSATA ÇEVİRİYOR

İddiaya göre bu durumu fırsata çeviren Şağban, 'İpek'ten icazet aldım, bu yol bana kaldı' diyerek şeyhliğini ilan ediyor. İpek'in ailesi Kasımpaşa'daki tarikat merkezine gelip icazet verilmediğini ifade etse de durum değişmiyor, o yoluna devam ediyor.

KASIMPAŞA'DAN BİNA SATIN ALIP MÜRİD DEVŞİRİYOR

Şağban şeyhliğini garantiye almak için başka kollardan da icazet alma arayışına giriyor. Çakma şeyhin bir sonraki hamlesi Kasımpaşa'daki Uşşaki Asitanesi'ni devre dışı bırakmaya çalışmak oluyor. Asitane'nin 50-100 metre ötesinde bir bina satın alarak kendi dergahını kuruyor. Bu sayede hem mürid devşirmeye çalışıyor, hem de yurtiçi ve yurtdışındaki tüm toplantılarda kendini 'Biz Kasımpaşa'daki Uşşakileriz' diye tanıtıyor.