Polis telsizine sızdılar, sonrası utanç verici!
George Floyd'un polis tarafından öldürülmesiyle başlayan protesto dalgasında ünlü hacker grubu sahneye çıktı, ABD polis telsizinde çalan şarkıyı konuşuyor. Washington'daki gösterilere, Demokratların başkan aday adayı Elizabeth Warren'ın da katıldığı ortaya çıktı.
ABD'yi alt üst eden protestolarda sekizinci gün geride kalırken, sokağa çıkma yasaklarına rağmen New York, Washington, Los Angeles, Seattle, Sacramento ve Houston gibi kentlerde gösteriler vardı.
Protestolarda Başkan Donald Trump'ın göreve çağırdığı Ulusal Muhafız birlikleri ve polislerin göstericilerle dayanışma için diz çöktüğü görüldü. Bu kentler arasında Detroit, Los Angeles, Aurora, New Orleans ve New York var. Los Angeles'ta polislerden biri biber gazından gözü yanan bir göstericiye yardım etti.
Los Angeles'ta göstericilerin, askerin diz çökmesi için tezahürat yapmasına, Ulusal Muhafızlar olumlu karşılık verdi. Göstericiler, askerlerden yürüyerek kendilerine destek vermesini de istedi ancak askerler sabit durmak zorunda olduklarını belirterek bu isteği geri çevirdi. Iowa, Georgia ve Atlanta'dan da benzer görüntüler geldi.
Ülke genelindeki protestolar dün büyük oranda barışçıl geçti ancak New York'ta yine bazı mağazalar yağmalandı. New York polisi sokağa çıkma yasağının başladığı akşam 8'den sonra yaklaşık 200 protestocuyu gözaltına aldı.
New York'ta zaman zaman trafiği kapatan binlerce eylemciye Times Meydanı'nda sağlık çalışanları da destek verdi. Broadway Caddesi üzerinde ise göstericiler çevreledikleri polislerden diz çökmesini istedi ancak polisler diz çökmedi.
ABD'deki protestolarla birlikte yeniden ortaya çıkan dünyaca ünlü hacker grubu Anonymous ise, Chicago polis telsizi frekanslarını hackledi. Polis telsizlerinden, N.W.A müzik grubuna ait 1988 çıkışlı 'Lanet olsun polis' isimli şarkı iki dakika boyunca çaldı. Grup sanal eylemi üstlenmese de Twitter hesabından yine küfürlü bir mesaj paylaştı.
Protestolara destek veren Anonymous, George Floyd'u öldüren Minneapolis polis birimine karşı savaş ilan etmişti. 30 Mayıs'ta ise kentin polis teşkilatına ve belediyeye ait tüm web siteleri çökertilmişti.
Grubun Twitter hesabından 1 Mayıs'ta paylaşılan iletide, "ABD oligarşisine karşı savaşan, nesiller boyu süren yozlaşmış ırkçı sistemin adaletsizliğiyle mücadele eden protestocularla ve devrimcilerle dayanışma içerisindeyiz" ifadelerine yer verildi.
'Siyahların Hayatı Değerlidir' etiketiyle paylaşılan ikinci mesajda ise, "Polis kendini dizginleyemiyor, muhabirleri hedef alıyor, protestocuları tekmeleyip yumrukluyorsa ve şiddete karışıyorsa, birileri insanların kendilerini frenlemesini nasıl bekleyebilir? İnsanlar öldürülüyor" denildi.
Başkent Washington’da göstericiler Salı günü yeniden Beyaz Saray yakınlarındaki Lafayette Park yakınlarında toplandı.
Yaklaşık 15 bin kişi polis şiddetine karşı sloganlar atarken, gösterilere katılımın diğer günlere kıyasla daha fazla olması göze çarptı.
Beyaz Saray çevresine dün sabah itibariyle demirden güvenlik çiti örülürken, Lafayette Park'ı da yine gizli servis tarafından kapatıldı. Parkta güçlü bir askeri polis varlığı olduğu görüldü.
Sokağa çıkma yasağının akşam 7'de başladığı başkentte polis göstericilere göz yaşartıcı gazla müdahele etti. ABD'nin başkentinde birçok sokak kapatılmış durumda.
Washington'daki göstericiler arasında, dikkat çeken bir isim vardı: Demokrat Parti'nin başkan aday adaylarından Senatör Elizabeth Warren. Warren'ın maske takarak protestocular arasında yürüdüğü görüldü.
Başkan Trump'ın önceki gösteriler sırasında sığınağa götürüldüğü ortaya çıkmış, Salı günü sniper tüfeği taşıyan gizli servis personeli Beyaz Saray çevresinde görüntülenmişti.
ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), 82'nci Hava İndirme Tümeninin bulunduğu Fort Bragg ve 10'uncu Dağcı Tümeninin bulunduğu Fort Drum kışlalarından yaklaşık 1600 askeri başkent Washington'a konuşlandırdığını duyurdu.
Washington yakınlarındaki askeri üslere de sevkiyatlar yapıldığı ortaya çıktı. Başkent yakınlarındaki Andrews Hava Üssü'ne 82'nci Hava İndirme Tümeni Acil Müdahale Tugayı'ndan 750 askerin yanı sıra 10 Black Hawk ve 4 Chinook tipi olmak üzere 14 helikopter de intikal etti.
Washington'da önceki gece askeri helikopterlerin protestocuların üzerinden alçak uçuş yapması ise, depreme yol açtı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı. Askeri helikopterlerin söz konusu uçuşları, bir güç gösterisi olarak yorumlanmıştı.
ABD Kara Kuvvetleri, 82'nci Hava İndirme Tümeni'nden 750 asker ve çok sayıda helikopter Washington DC yakınındaki Andrews Hava Üssü'ne konuşlandırıldı.
Polis tarafından öldürülen George Floyd'un ailesi ise, olayın ardından ilk defa kamera karşısına geçti. Floyd'un altı yazındaki kızı Gianna ve annesi Roxie Washington, Minneapolis'te bir basın toplantısı düzenledi.
Göz yaşlarını tutmakta zorlanan Washington "Bizim elimizden neyi aldığınızı bilmenizi istiyorum" dedi ve ekledi: "Onlar günün sonunda eve dönüp aileleriyle birlikte oluyorlar. Ama Gianna'nın artık bir babası yok. Onun büyüdüğünü göremeyecek. Mezuniyetine gelemeyecek, düğününde yanında olamayacak. Ben çocuğum için ve George için buradayım. Onun için adalet istiyorum. Çünkü o iyi biriydi. Diğerleri ne düşünürse düşünsün."
Floyd'un gözaltına alınırken öldürüldüğü Minnesota eyaletinin insan hakları departmanı ise, ırkçılık yaptıkları gerekçesiyle polis teşkilatı hakkında suç duyurusunda bulundu. Eyalet yönetimi, polis teşkilatının son 10 yıldaki faaliyetleri ve politikalarını da inceleyeceğini duyurdu.
Minnesota'daki siyahlar, polisin uzun yıllardır kendilerine ayrımcılık yaptığından şikayetçiydi. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Minnesota Valisi Tim Walz, "Sokaklarımızda Ulusal Muhafızların dolaşmasıyla sükuneti sağlayamayız. Sükuneti, bu isyana yol açan sistematik sorunları çözerek sağlayabiliriz" dedi.
ABD'deki olayların başlangıcını, 25 Mayıs Pazartesi günü Minneapolis kentinde bir şarküterinin polise yaptığı bir ihbar oluşturuyor. Şarküteri çalışanları, 46 yaşındaki George Floyd'un alışverişten sonra kasada ödeme yapmak için verdiği 20 doların sahte olduğunu fark edip, polise haber verdi.
Olay yerine gelen polis de Floyd'u gözaltına almak istedi. Polisin gözaltı işlemi sırasında olaya tanık olan bir kişi, olayı baştan sonra Facebook'tan canlı yayımladı. Ayrıca, başka görgü tanıklarının da çektiği videolar olaydan kısa bir süre sonra sosyal medyada yayıldı.
Görüntülerde, 44 yaşındaki beyaz polis memuru Derek Michael Chauvin'in kelepçe takarak yere yatırdığı Floyd'un boğazına diziyle dakikalarca bastırdığı görülüyor. Floyd'un bu esnada 'Nefes alamıyorum' dediği ancak Chauvin'in buna rağmen duruşunu değiştirmediği de kameralar yansıdı.